Duygu Dalyanoğlu, Pınar Gümüş, Sezin Gündoğan
Bu metin, Mimesis Tiyatro/Çeviri-Araştırma Dergisi’nin 16. sayısında (Kasım 2009) yayınlanmıştır.
TDR’daki (The Drama Review) yazılarından tanıdığımız, aynı zamanda derginin editörlüğünü üstlenen Richard Schechner, 2008 yazında Türkiye’deydi. Schechner Boğaziçi Üniversitesi’nde, Amerikan deneysel performans tarihi üzerine 1960’lı yıllardan günümüze uzanan dönemi kapsayan bir ders verdi. Bu değerli tiyatro ve performans araştırmacısı ile yüz yüze görüşebilme fırsatımız, onun çalışmalarına ilişkin araştırma yapma niyetimizi kısa sürede Mimesis için hazırlayacağımız bir dosyaya dönüştürmemizde etkili oldu.
Schechner, performans alanının 60’lı yıllarda Amerika sanat camiasında ayrı bir disiplin olarak ortaya çıkışı ve gelişimine büyük katkıda bulunmuştur. Akademide tiyatro, performans eğitimi, toplumsal tiyatro, antropoloji ve performans ilişkisi gibi çok çeşitli konularda hem teorik hem de pratik çalışmalar yürütmüştür. Mimesis’in bu sayısında, Richard Schechner’in 1960’ların ilk yarısında başlayıp 1980’e kadar süren, pratik çalışmalarının ağırlıkta olduğu ilk dönemi diyebileceğimiz zaman dilimine odaklandık. Grup içinde yapılan okuma-araştırma çalışmalarının sonucunda ortaya çıkan bu dosya, Schechner’in performans teorisine giriş niteliği taşıyor.
Dosyada ilk olarak Schechner’in 1964-1980 yılları arasında Çevresel Tiyatro olarak adlandırdığı tiyatro deneyimi üzerine kaleme aldığımız bir yazı yer alıyor. Ardından da Çevresel Tiyatro’nun altı önermesinden biriyle aynı isimdeki Seyirci Katılımı makalesi geliyor. Seyirci Katılımı Schechner’in ve The Performance Group’un performansta hedefledikleri seyirci katılımını sağlamanın yollarına dair deneyimlerini içeriyor.
Schechner’in avangard bir çalışma olarak tanımladığı ve bir Çevresel Tiyatro örneği olarak önem atfettiği Dionysos 69 isimli oyunu üzerine Stefan Brecht tarafından yazılan Euripides’in Bakkhalar’ından Uyarlanan “Dionysos 69” makalesi ile dosya devam ediyor. Mekan, seyirci katılımı ve oyuncu-seyirci ilişkisi üzerinden Schechner’in uygulamalarının bir eleştirisini içeren yazı aynı zamanda söz konusu uygulamalara dair ipuçları barındırıyor.
1970 yılının politik atmosferi ve dönemin güçlü öğrenci hareketi içinden şekillenen teatral eylem biçiminin anlatıldığı Gerilla Tiyatrosu ise, Schechner’in, dönem koşullarıyla da paralel olarak performansın nasıl toplumsal bir araç olabileceğine dair değerlendirmelerini içeriyor.
TDR’ınaynı adlı özel sayısına giriş olarak Schechner’in kaleme aldığı Performans ve Sosyal Bilimler başlıklı yazı, kendisinin performans alanını kurmaya dair ilgisinin miladı olarak gösterdiği birkaç makaleden biri. Bu kısa yazı kuşkusuz performans teorisi ile ilgili olarak yazarın detaylı örneklerini ya da kapsamlı tanımlarını barındırmıyor. Ancak daha sonra kitaplarında oldukça ayrıntılı olarak ele aldığı performans tanımına dair önemli ipuçları ve özet ama bütünlüklü bir giriş fikri içeriyor.
Son olarak dosyamızda 1993 tarihli Beş Avangard… Ya da Hiçbiri isimli makalenin yazar tarafından güncellenen versiyonu yer alıyor. Bu makale, bu sayıda üzerinde çalıştığımız Schechner’in ilk döneminin bir ürünü değil. Ancak içerdiği avangard tanımlarının ve avangarda dair yorumların bugünü de içine alabilecek geniş bir zaman aralığını değerlendirme gücüne sahip olduğunu düşündüğümüzden bu makaleyi de bu sayıda yayınlamayı uygun bulduk.
Bu dosya, Schechner üzerine sürmekte olan araştırmamızın ilk belgelerini kapsıyor. Bir sonraki sayıda, Schechner’in kavramsal tartışmalara yoğunlaştığı 1980 sonrası çalışmalarına dair araştırmalarımızı Mimesis okuyucularıyla paylaşıyor olacağız. Bu bağlamda Schechner’in performans teorisi, performans ve sosyal bilimler ilişkisi üzerine kaleme aldığı ayrıntılı metinlerinin çevirilerini ve bu metinler üzerine değerlendirmeleri yayınlayacağız. Aynı zamanda, Schechner’in 1990’lardan itibaren doğu kültürü ile yakın teması sonucunda geliştirdiği oyunculuk eğitimi yöntemini de barındıran “rasaestetik” teorisine de yer vereceğiz. Ayrıca, performans teorisine ve diğer bütün çalışmalarına dair Schechner’le yapacağımız bir söyleşiyi de bir sonraki sayıda sizlerle paylaşmak planlarımız dâhilinde.