İhsan Ata
Dostoyevski’nin yazdığı ilk roman olan “Netoçka Nezvanova”, 2017-2018 sezonunda Yabancı Sahne tarafından oynanmaya başladı. Yazarın eseri yazdığı sırada Sibirya’ya sürülmesi nedeniyle roman sonsuza kadar yarım kaldı. Deniz Hamzaoğlu’nun dramaturgisini ve yönetmenliğini yaptığı oyunda Gülay Say ve Zafer Altun görev alıyor.
Oyun; Petersburg’ta fakirlik çeken bir kız olan Netoçka’nın yüksek sınıf bir aile tarafından evlatlık alınması, üvey kız kardeşi Katya ile tanışıp çok iyi anlaşmasına rağmen kısa bir süre sonra Katya’nın ailesi zoruyla Moskova’dan ayrılmak zorunda kalması, ilerleyen günlerde ise Katya’nın ablasıyla 8 yıl boyunca beraber yaşaması ve zamanla ablanın anne figürüne dönüşmesi sürecini ele alır.
2012 yılında Gülay Say ve Deniz Hamzaoğlu tarafından kurulan Yabancı Sahne, klasik eserlere getirdiği çağdaş dramaturgiyle bilinen bir ekip. 5. oyunu (Suç ve Ceza, Beyaz Geceler, Küheylan, 4.48 Psikoz) Netoçka Nezvanova, diğer oyunları gibi yine çağdaş bir dramaturgiyle sahneye uyarlanmış. Sahne etmenlerini oluşturan diğer tüm unsurlardan arınarak bambaşka bir forma dönüşen oyun, eşine az rastlanır bir dirilikle seyirciye aktarılıyor.
Her şeyden önce seyirciyi diri tutacak atmosferi yaratan efekt, müzik, ışık, dekor vs gibi tüm malzemelerin minimum düzeye indirilerek öze yönelmiş olmaları, oyunun iç tempoyla hikayeci üslupta ilerlemesi bir kere inanılmaz risk. Diğer taraftan repertuarı oluştururken klasik bir romanla işe başlanıyor. Yani elinizde hazır bir oyun yok. Önce eseri seçip sonra onu oyunlaştırıp en son sahneleme kısmına geçiliyor. Haliyle bir alt birikim gerekiyor.
Bir rotayla yola çıkıp ısrarla bu rotadan şaşmaları zamanla kendi seyircisini de oluşturmuş. Ben Yabancı Sahnenin oyunlarına giderken bir sanat filmi kafasıyla giderim her zaman. Oyun anlatımında özün ön plana çıkarılmasıyla ilgileniyor bu ekip. Geri kalan her şeyin bir illüzyondan ibaret olduğunun farkında.
Netoçka’yı canlandıran Gülay Say bu ekibin en önemli parçası. Yabancı Sahnenin dinamosu. Karakteri çıkarırken canlandırdığı kişileri derinlemesine analiz ettiği ortada. Say’ın canlandırdığı karakterler arasında geçiş yaparken ani ruh değişimleri, ses tonu, jest, mimik vs. oyunculuk adına ne ararsanız hepsini bu isimde bulmak mümkün. Seyirciyle kurduğu diyalog, 1 saat boyunca gösterdiği üstün performans için ne kadar konuşsak az. Bu kıymetin mutlaka ama mutlaka görülmesi gerekiyor. Oyunda Sayın Say’a eşlik eden Zafer Altun’u da unutmamak lazım.
Deniz Hamzaoğlu oyunu sahneye koyarken kıymetli oyuncusuna güvenip altından kalkacağından emin. Riskleri düşünmeden oyunun ruhuyla ilgilenmiş. Seyirciyi ikinci plana koymuş. Önemli kısımları öne çıkarmış. Finali de çok güzel bağlamış. Dramaturgi bu ekibin zaten can damarı. Okumakta zorlandığımız hatta burun kıvırdığımız klasik eserleri alıp derinlemesine inceleyip bir de oyunlaştırmak kolay iş değil. Bir dener iki denersiniz. Karşımızda bu ilkeyle yola çıkmış ve repertuarını böyle oluşturmuş 5. yıllık deneyimiyle bir ekip var karşımızda. Tebrikler Hamzaoğlu!
Özetle Yabancı Sahnenin oyunlarını henüz izlemediyseniz mutlaka görün. Netoçka Nezvanova ile kimsesiz küçük bir kızın hikayesine tanık olacaksınız.
Not: Oyun takvimini yabancisahne.com ‘dan takip edebilirsiniz.
