Bu hafta, dünyanın farklı ülkelerinden İstanbul’a gelen genç balerin ve baletler, kentin en önemli sahnelerinden birinde parmak uçlarıyla yürüyecek. Onların, bedenleri, ruhları ve yaratıcı güçleriyle sanatseverlerin zihninde bıraktıkları izler ise uzun zaman silinmeyecek. Çünkü 5-10 temmuz tarihleri arasında bale dünyasının kalbinin İstanbul’da atmasını sağlayan İstanbul Uluslararası Bale Yarışması başladı.
İlki 2008 yılında düzenlenen ve başlar başlamaz Uluslararası Bale Yarışmaları Federasyonu’na oybirliğiyle kabul edilerek rüştünü ispat eden etkinlik, genç dansçılara kendilerini gösterme imkânı sağlamakla kalmıyor, dünyanın en önemli bale toplulukları ve dansçılarını da İstanbul’a taşıyor.
İstanbul 2010 Ajansı ve Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen II. İstanbul Uluslararası Bale Yarışması’nın özel davetiyle İstanbul’a gelecek olan Nacho Duato Topluluğu, İngiliz Kraliyet, Küba, Stutgart ve Kirov balelerinin başdansçıları Alina Cojocaru, Johan Kobborg, Viengsay Valdes Herrera, Elier Bourzac, Sue Jin Kang, Olesya Novikova ve Leonid Sarafanov, 10 temmuz cumartesi akşamı yapılacak Gala Gacesi’nde dans edecek. Bale sanatıyla yakından ilgilenenler bu kadar ünlü dansçıyı birarada görmenin imkânsız denecek kadar zor olduğunu bilir. O yüzden 10 temmuz akşamı, 19.30’da Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenecek Gala Gecesi’ni kaçırmamanız tavsiye edilir.
Yarışma 2010’a özgü değil
Dün sabah, İstanbul Uluslararası Bale Yarışması konusunda basını bilgilendirmek için Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen toplantıya konuşmacı olarak 2010 Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Kurt, Devlet Opera ve Balesi Müdür ve Genel Sanat Yönetmeni Rengim Gökmen, Yarışma Sanat Yönetmeni Nilay Yeşiltepe Güngör ve 2010 Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmeni Beyhan Murphy katıldı.
28 ülkeden 102 sanatçının başvurduğu yarışmaya İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin de destek verdiğini belirten Yılmaz Kurt’tan sonra, Devlet Opera ve Balesi Müdür ve Sanat Yönetmeni Rengim Gökmen söz aldı.
Bale dansçılarının kısa bir meslek hayatı olduğu herkes tarafından bilinir. Rengim Gökmen de bu noktaya temas ederek, dansçıların çok genç yaşlarda kendilerini kanıtlamak zorunda kaldıklarını ve bale yarışmalarının bu amaca hizmet etmesi dolayısıyla bale sanatı açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Yarışmanın, 2008 yılında, 2010 Ajansı’nın desteğiyle başladığını ve bundan sonra da iki yılda bir düzenleneceğini söyleyen Rengim Gökmen, “Bu etkinlik, 2010’a özgü değildir. Her ne pahasına olursa olsun yarışma ileriki yıllarda da devam edecek” dedi. Daha sonra söz alan Beyhan Murphy, dünyanın en önemli dansçılarını İstanbul’da izlemenin ne kadar önemli olduğuna temas etti.
İlk yarışmanın birincisi Türk
Son olarak İstanbul Uluslararası Bale Yarışması Sanat Yönetmeni, balerin, koreograf ve eğitmen Nilay Yeşiltepe Güngör söz aldı. Sadece 60 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen yetiştirdiği dansçı ve koreograflarla dünya çapında bilinirlik kazanan Türk balesinin, yarışma sayesinde daha çok tanınacağını söyleyen Nilay Yeşiltepe Güngör, yarışmanın eleme sisteminden de söz etti. Buna göre 28 ülkeden 102 dansçı DVD kayıtlarıyla yarışmaya başvurmuş. İlk eleme için oluşturulan ulusal juri, 50 dansçı seçerek, bunları yarı finaller için İstanbul’a davet etmiş.
6-7 temmuz akşamı 20-26 yaş arasındaki dansçılar, Büyükler Kategorisi’nde, 8 temmuzda ise 15- 19 yaşları arasındaki dansçılar Küçükler Kategorisi’nde yarışacak. Bunun sonucunda Büyükler Kategorisi’nde dokuz, Küçükler Kategorisi’nde ise yedi dansçı belirlenecek. Bu dansçılar da 9 temmuz akşamı, NTV tarafından yayınlanacak finalde yarışacaklar. Sonuçlar, aynı gece belli olacak ve ödüller sahiplerini bulacak.
Büyük ödülün 12 bin 500 Euro tutarında olduğu yarışmanın jurisi ise klasik bale alanında dünyanın en önemli isimlerinden oluşuyor. Juri başkanı ise 20. yüzyılın dahi koreografı Yuri Grigoroviç.
2008’deki ilk yarışmada birinci seçilen ve akabinde dünyanın önemli sahnelerinde dans etme imkânı yakalayan Kadir Okurer de gala gecesinde dans edecek.
