Gültan Kışanak Çarşafa Hakaret Etti! Mi?

Pinterest LinkedIn Tumblr +

carsafMimesis Haber / Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da düzenlenen  Uluslararası Kürdistan Sanat Buluşması’nı, YeniAkit, Milli Gazete, Akşam, Haksöz, Haber 7’nin başını çektiği bazı basın yayın kuruluşları “Çarşaflı Kadınlara Hakaret” başlıklı şu haberle okurlarına duyurdular:

Diyarbakır’da BDP’li büyükşehir belediyesinin organize ettiği Uluslararası Kürdistan Sanat Buluşması kapsamında, 230 sanatçının Rojava’ya destek amacıyla çalışmalarını gönderdiği Kürdistan Sergisi açıldı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak,  Sümerpark Amed Sanat Galerisi’ndeki sergiye katıldı.

Kışanak’ın eserleri incelediği sırada çarşaf giydirilen veya çarşaflı olan altı kadının zincir vurularak galerinin ortasında “sanatseverlerin” beğenisine sunulduğu görüldü.,

Yukarıdaki haber büyük ölçüde aynı metin kullanılarak dolaşıma sokulmakla birlikte, YeniAkit, diğer yayın kuruluşlarından farklı olarak habere şu bölümü de ekledi:

Kışanak’ın eserleri incelediği sırada çarşaf-ı şerif giydirilen veya çarşaflı olan altı kadının zincir vurularak alçakça bir hakarete imza attılar.

Bu duruma göz yuman Gülten Kışanak‘ın ise bu konu hakkında nasıl bir açıklama yapacağı merak konusu.

Yapılan performansı alçaklık olarak tanımlayan YeniAkit, kazara da olsa, bir basın ilkesini hatırlatıyordu. YeniAkit’in talep ettiği açıklama Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından 9 Şubat’ta yapıldı. Açıklama  şöyleydi:

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığımız tarafından organize edilen “Uluslararası Kürdistan Sanat Buluşması” kapsamında Sümerpark Amed Sanat Galerisi’nde düzenlenen Kürdistan Sergisi’nde, bir sanatçının eseri ve eserin bir parçası olan performans sosyal medyada çarpıtılmıştır.

230 sanatçının Rojava’ya destek amacıyla çalışmalarını gönderdiği sergi kapsamında bir sanatçının, Kürtlerin yaşadığı acılara ve trajediye dikkat çeken bir tablosu sergilenmiştir. Tabloda, Kürtlere yönelik siyasi idamları da sembolize eden darağacı da kullanılmıştır.

Bu tablonun bir parçası olarak, IŞİD’in eline geçen Ezidi Kürt kadınlarının gördüğü eziyeti, pazarlarda köle olarak satılmasını, tecavüze uğramasını protesto eden bir performans sergilenmiştir. Performansta, Ezidi kadınların IŞİD teröristlerinden gördüğü baskı ifade edilerek protesto edilmeye çalışılmıştır.

Hal böyleyken, HüdaPar’a ve AKP’ye yakınlığıyla bilinen sosyal medyada ve bazı internet sitelerinde Büyükşehir Belediyemiz ve Belediye Eş Başkanımız Gültan Kışanak’ın, çarşaflı kadınlara hakaret ettiği yalanı yer almıştır. Eş Başkanımız Kışanak’ın Alevi kimliği de vurgulanarak, hedef gösterilmiştir.

Oysa ki;  kendileri bu tavırlarıyla IŞİD’in insanlık dışı uygulamalarının arkasında olduklarını bir kez daha göstermişlerdir. Çarşafı da bahane ederek aslında bu uygulamaların destekçisi olduklarını gözler önüne sermişlerdir.

Altını çizerek bir kez daha ifade ediyoruz; performansta anlatılmak istenen IŞİD’in kadınlara yönelik yaptığı zulümdür. Performansta, İslami değerlere ya da çarşaflı kadınlara hakaret, küçümseyici hiçbir ifade ve imge söz konusu değildir.

IŞİD’in kadınları, pazarlarda sattığı, cariye olarak aldığı, tecavüz ettiği, öldürdüğü bilinmektedir. Buna rağmen böyle zorlama haber bile diyemeyeceğimiz yalanlar üretmek, kelimenin tek anlamıyla çarpıtma, yalan ve dolandır. Belediyemizi ve Eş Başkanımızı IŞİD’e, onun Türkiye’deki ve bölgemizdeki uzantılarına hedef göstermektir.

Bu tutumu kınıyor ve protesto ediyoruz.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamanın ardından Hüda-par Diyarbakır İl Başkanlığı aşağıdaki açıklamayı yaptı:

İki gün önce Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin de organizesine katkı sunduğu Rojava’ya destek amacıyla “Uluslararası Kürdistan Sanat Buluşması” adlı bir sergi açıldı. Sergide 7 bayana çarşaf giydirilip ellerine zincirler vurularak sözde DAİŞ’in Ezidi kadınlara yaptıkları aşağılayıcı uygulamalarına dikkat çekilmeye çalışılmıştı. Oysa herkes bilmektedir ki Ezidi kadınları çarşaf giymemektedir. Eğer Ezidi kadınların yerel giysileri içinde zincire vurulsaydı elbette kimse bunlara tepki göstermezdi. Çarşafın kölelik alameti olarak gösterilmesi serginin amacının Kürdistan halkının tesettürüne dolayısıyla inancına hakaret etmektir.

Bu sergiyi ziyaret eden Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eş başkanı Gültan Kışanak’ın zincire vurulmuş çarşaflı kadınların bulunduğu yere gidip fotoğraflar çekmesi ve bunun basında yer alması ve Kürdistan kadının onuru olan çarşafa yapılan hakareti görmezden gelmesinin onun adına utanılacak bir durumdur.

 Kürdistan kamuoyu başta olmak üzere yapılan tüm tepkilere rağmen şu ana kadar bu organizeyi yapanlar ile destek verenlerden ve özellikle Kışanak’tan kamuoyundan özür dilemeleri beklenirken pişkin ve alaycı açıklamalarına devam etmeleri onların amacının çatışma ve gerginlik ortamı oluşturarak halkımıza mağduriyetler yaşatmak istemeleri olduğu gözden kaçmamaktır. Bu hain ve sinsi planlarını Espinoza’nın emir ve direktifleri doğrultusunda yaptıklarından doğrusu kamuoyu şüphelenmektedir.

Geçen aylarda Silopi’de ve Mazıdağı’nda aynı çirkeflikten sonra böyle bir rezilliğin Diyarbakır gibi İslami hassasiyeti yüksek olan bir yerde tekrar edilmesi provokatörlüktür. Bu tür alçakça senaryoların Cizre’de nelere mal olduğunu ve ne acılar yaşandığını herkes gördü. Diyarbakır halkının İslam’a olan bağlılığını test etme hakkına hiç kimse sahip değildir. Ve hiç kimse yaptığının altından da kalkamaz. İslam aşığı halkımız inancına yapılan bu tür saldırı ve hakaretleri asla kabul etmeyeceği gibi bu hain işbirlikçilere gereken ve anlayacağı dilden cevap vermesini de bilir.

Sizler halkımızın inancını benimsemeyebilirsiniz, halkımız gibi inanmayabilirsiniz, ateistte, dinsiz de olabilirsiniz ama halkımızın inancıyla, tesettürüyle alay etme, basite indirgemeye ve kutsallarımızı aşındırmaya çalışmanızı asla kabul etmeyeceğiz. Karikatür krizinden ders almanız gerekirken tam tersi davranmanız kimlerin adına tetikçilik yaptığınızı asıl amacınızın ne olduğunu ele vermektedir. 

Kürdistan kadınının onuru ve izzeti olan çarşafa ve tesettüre olan saygısızlığınızdan dolayı kamuoyundan özür dilemenizi bir daha halkımızın inancıyla ve tesettürüyle alay etme cüretinde bulunmamanızı kamuoyu adına bekliyoruz.

Paylaş.

Yanıtla