Mimesis Haber / İstanbul Tiyatro Festivali’ni takip edenler bu defa oyun seyretmek için değil, oyun yazımı için biraraya geldiler. Royal Court ve British Council işbirliği ile geçtiğimiz sene başlatılan ve bu yıl 2-7 Haziran tarihleri arasında ikinci ayağı gerçekleştirilen oyun yazarlığı atölyesine katılamayanlar, 3 Haziran günü festival kapsamında düzenlenen bir açık çalışmada Cezayir Lokantası’nda buluştular. Royal Court Uluslararası Koordinatörü Richard Twyman, oyun yazarları Mark Ravenhill ve Zinnie Harris’in yürütücülüğünü yaptığı ve yaklaşık 40 oyun yazarı ve yazar adayının katıldığı atölyede, oyun yazımına yönelik giriş düzeyinde bir çalışma yapıldı.
Açılış konuşmasını yapan Richard Twyman amaçlarını şöyle özetledi: “Kürt, Türk ve İranlı oyun yazarlarıyla Kasım ayında başlattığımız atölyenin ikinci ayağını düzenlemek için hazır buradayken, atölyeye katılamamış, sürecimize aşina olmayan diğer tiyatro yazarlarıyla biraraya gelelim, ne yaptığımızı onlara gösterelim, onlar neler yapıyorlar öğrenelim istedik.”
Çalışmada yapılan ilk egzersiz ile yürütücüler tarafından verilen üç cümleye bir dördüncüsünün eklenmesi talep edildi:
Bir kadın kalabalık bir salona giriyor ve beraberinde getirdiği bavulu ortalığa bırakıyor. Duvara gidip büyük harflerle “MARKOVNA” yazıyor. Odada bulunanlardan biri orayı terketmek üzere harekete geçiyor fakat kapının kilitlenmiş olduğunu görüyor.
Katılımcılar tarafından yazılan cümlelerin 10 tanesi rastgele seçilerek hep birlikte değerlendirildi. Değerlendirme sırasında verili durumlar, oyun kişleri arasındaki ilişkiler, ipuçları, çatışma olasılıkları, entrika gibi unsurlar masaya yatırıldı. Atölye yürütücüleri eklenen aşamanın gerilimin seyrine nasıl bir etkide bulunduğuna özellikle dikkati çektiler.
Bir sonraki egzersiz iki karakterin bir obje dolayımı ile ilişki kurmasını hedefleyen bir çalışmaydı. Bir obje belirleyip sahnede geçen konuşmaları ve eylemi o obje etrafında geliştirmek oldukça faydalı bir egzersiz olarak tanımlandı. Katılımcılara bir bardak su, ayna, bıçak, şapka, eldiven objeleri rastgele paylaştırıldı ve 10 dakika içinde her katılımcıdan kendi nesnesine ilişkin bir sahne parçası yazması talep edildi. 10 dakikanın ardından yazılan sahne parçalarından biri okundu ve atölye yürütücülerinin yönlendirmesiyle oluşturulan metin hep birlikte değerlendirildi. Mark Ravenhill, yazarın varsayımları değerlendirmesini, seyircinin neyi varsaydığını bilmesi gerektiğini vurguladı.
Katılımcıların atölye yürütücülerine oyun yazarlığına ilişkin merak ettiği soruları yönelttiği son bölümün ardından atölye sona erdi.
Özgür Çiçek / Mimesis Haber