Birgül Yeşiloğlu Güler
Çocuklar doğdukları andan itibaren her zaman ve her yerde oyun oynarlar… Herkesin bildiği üzere çocuklar oyunlarla büyürler… Oyunlarla hayatı anlamaya ve anlamlandırmaya çalışırlar… Çocuklar, oyun oynayarak dış dünyayı keşfederler… Çünkü çocuk olmanın mesaisi budur; Oyun oynamak! Onlar oyun oynayarak dünyanın en zor işini yaparlar… Çocukların oyun oynaması için ahım-şahım oyuncaklara da gerek yoktur. Küçük bir parça eşya, bir obje ve minicik bir alan onların oyun kurması için yeter de artar bile… “Hadi ben anne olayım, sen de baba…” diye başlayan hayalleri yaratıcı yazarlığın, rejisörlüğün ve oyunculuğun ilk basamağıdır oysa… Oyun oynama eyleminde bu kadar usta(laşmış) çocuğa -işte bu nedenledir ki- oyun beğendirmek zordur! Çocuk, iyi kurulu oyun ile kötü kurulu oyunu anlama ve değerlendirme konusunda ustadır… Çocuklar oyunlar konusunda külyutmazlar! Anımsatmak gerekir ki, onları kandırmak zor, hatta neredeyse imkânsızdır. Çünkü onlar yaşamdaki gerçekliğin katıksız tek isimleridir!
Bursa Devlet Tiyatrosu’nda geçen sezondan beri bir çocuk oyunu sahnelenmekte… Çizmeli Kedi… Oyuna yönelik gözlem ve düşüncelerimi paylaşmadan önce oyunun yazarıyla ilgili bilgi tazelemenin faydalı olacağı kanaatindeyim.
Yazar Charles Perrault -masallarından dolayı- tanınmış bir isim aslında… Uyuyan Güzel, Kırmızı Başlıklı Kız, Külkedisi ve Çizmeli Kedi yazarın dünya çapında tanınmış masallarıdır. Çizmeli Kedi oyununu “İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Oyunculuk Bölümü mezunlarından Metin Aslan oyunlaştırmış”.[1] Giysi tasarımını Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Sahne Tasarımı mezunlarından Aylin Akay Dinler yapmış. Bilindiği üzere çocuk tiyatrosunda kostüm, sadece kostüm değildir. Çocuklar oyun ile aralarındaki bağı -öncelikle- dekor ve kostüm üzerinden kurarlar. Bu nedenle tasarımcının hem oyunun kurgusuna hizmet edecek, hem de çocuk seyircinin ilgisini çekebilecek kostümler tasarlaması gerekmektedir. Çizmeli Kedi oyununda Aylin Akay Dinler bunu fazlasıyla başarmış… Oyun boyunca -özellikle- Farfara’nın ışıldayan çizmeleri, Narçiçeği’nin ateş kırmızısı prenses kıyafeti ve Kont Ekşi Surat’ın göz alıcı pelerini dikkat çekiciydi…
“Çocuk tiyatrosu özel bir uzmanlık alanıdır ve çocuk tiyatrosu yapmak özel bilgi, birikim ve donanım gerektirir.”[2] Çocuk tiyatrosu düşüncesinin “ilk kez Meşrutiyet Döneminde çocukların tiyatroyla uğraşmaları, okullarda tiyatro çalışmaları yapılması biçiminde ortaya atıldığı ve çocuklar için Mektebi Temsil, Mektebi Temsili, Küçükler İçin Temsil ve Mektep Temsilleri adları altında oyunlar yazıldığı ve çevrildiği” bilinmektedir.[3] 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen ve 193 ülke tarafından onaylanmış olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 31. maddesinde; “çocuk dinleme, boş zamanlarını değerlendirme, oyun oynama, yaşına uygun eğlenceye, sanatsal ve kültürel etkinliklere katılma hakkına sahiptir ” denilmektedir. Bu nedenle çocuk tiyatrosunun bir ülkenin geleceğine atılmış en önemli köprülerinden biri olduğunu vurgular ve ekler Özdemir Nutku; “Çocuk tiyatrosunun bina değil, bir ülkedir.”[4]
Çocuk sahnede gördüğünü ve duyduğunu hayal dünyasıyla anlamlandırır ve yorumlar. Bu süreçte onun için en önemli unsur eğlenmektir. Çocuklar tiyatroya önce eğlenmeye sonra öğrenmeye gelirler. “Çizmeli Kedi” oyunu bu anlamda eğlenceli bir reji olarak Bursa Devlet Tiyatrosu sahnesinde çocuklarla buluşuyor. Oyun boyunca eğlenen ve mutlu olan çocuk seyirci hoşnut bir doyumla tiyatrodan ayrılıyor. Çocuk seyirci üç ana gruba ayrılmaktadır. Bunlardan “birinci yaş grubunu 5-7 yaş, ikinci yaş grubunu 7-12 yaş ve üçüncü yaş grubunu ise 12-15 yaşları”[5] oluşturmaktadır. Okul öncesi dönemdeki çocuğun soyut düşünme becerisi tam olarak gelişmediğinden o yaş grubuna hitap eden oyunlarda soyut kavramların somut gerçeklerle anlatılması gerekmektedir.
Bursa Devlet Tiyatrosu’nda sahnelenen “Çizmeli Kedi” çocuk oyununda dekor -çift yönlü kullanılan işlevsel- panolar üzerinden tasarlanmış. Bu panolardan biri kralın sarayını, diğeri ise halkın yaşadığı ülkeyi simgelemektedir. Sahne geri planında kullanılan -ışık oyunlarıyla akıyormuş gibi görünüyor- tahta köprü dekorun en can alıcı parçası… Sahneleme matematiği seyirciye göre sağ köşe de değirmen, sol köşe de saray olarak dengelenmiş.
Oyunun konusuna gelince; Kral tarafından saraydan kovulan Farfara kendine kalacak bir yer aramaktadır. Bu esnada Rüzgâr’la tanışır ve onun yanında yaşamaya başlar. Rüzgâr, bir şenlikte karşılaştığı Kralın kızı Narçiceği’ne âşık olmuş ancak -yoksul olduğu için- aşkını söylemeye cesaret edememiştir. Bu arada kötü kalpli Kont Ekşi Surat’da halka zulüm etmektedir. Farfara kıvrak zekâsı ile çeşitli oyunlar yaparak Rüzgâr ve Narçiçeği’nin bir birine kavuşmasını sağlar. Oyun -her masalda olduğu gibi yine- mutlu sonla biter. Yoksul delikanlı Rüzgâr ile Prenses arasındaki sosyal uçurum aşkın karşında yok olmuş, iki genç sonunda evlenebilmiştir. Kötü kalpli Kont Ekşi Surat, Kral tarafından cezalandırılmış ve sürgüne gönderilmiştir. Farfara ise mutludur. Çünkü tekrar sarayına tekrar geri dönmüştür.
“Çizmeli Kedi” çocuk oyunu oyunculuk açısından değerlendirildiğinde; “Farfara” rolünü oynayan Sıdıka Derya Gümral’in -özellikle- minyon yapısıyla çocukların sevgisini kazanma da zorlanmadığı gözlenmektedir. “Maskara”, “Zımpara” ve “Kont Ekşi Surat’ın Kedisi” rollerini sırasıyla Cenk Turan, Mutlu Dereli ve Cem Korkmaz oynamakta… Üç oyuncunun da -özellikle- beden esneklikleri açısından alkışa değer bir performans sergilediklerini söylemek haklı bir tespit olacak… Kral rolünü oynayan Harun Türköz, sesi ve abartısız oyunculuğuyla sahneyi başarıyla dolduruyor. I. ve II. Muhafız rollerindeki Fatih Muti ve deneyimli oyuncu Adnan Tunalı oynamakta… Oyunun ana karakterlerinden olan “Narçiçeği”ni Cansu Yılmaz canlandırmakta… Genç aktristin yerinde ve dozunda kullandığı mimikleriyle çocuk seyircinin sempatisini kazanmakta… “Yaşlı Adam” rolündeki Emre Işık bedenini ve ritmini yavaşlatma açısından oldukça başarılıydı. “Fakir Köylü Kadın” rolündeki Gizem Çıracı ile oyunun kötü karakteri “Kont Ekşi Surat”’ı oynayan Savaş Ak samimi oyunculuklarıyla çocuklar tarafından beğeniyle izlendi. Kont Ekşi Surat, -elindeki sihirli asasıyla- biraz fantastik, biraz masalsı, biraz da çizgi film kahramanı olarak algılanıyor çocuk seyirci tarafından… Oyununun ana karakterlerinden “Rüzgâr” ı oynayan genç aktör Çağlar Ozan Aksu, abartısız ama güçlü oyunculuğuyla çocukların tarafından beğeni kazanıyor.
Çocuk oyunlarını türleri açısından “gerçekçi, masalsı ve fantastik”[6] olarak üç gruba ayırmak mümkün… “Masalsı çocuk oyunları” grubunda ele alınıp, değerlendirilen “Çizmeli Kedi” oyunu, Berrin Kulya Balkanlar’ın kendi söylemiyle “tiyatro kokan” rejisiyle Bursa Devlet Tiyatrosu sahnesinde küçük seyircisini beklemekte… Şimdiden çocuklarımıza eğlenceli seyirler…
[1] Devlet Tiyatrosu, 2011-2012 Çizmeli Kedi Kitapçığı, s.11
[2] Kuyumcu, Nihal. (2007). Çocuk Tiyatrosu mu Dediniz, Mitos-Boyut Yay., s.33
[3] Özerten, Tekin (1979). Türkiye’de Çocuk Tiyatrosu Çalışmaları, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara. s,36
[4] Baykul, Yalçın. (2013). Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu Üzerine Bir Anket Çalışmasının Öğrettikleri, Dramatik 04, İstanbul, s.150
[5] Bilgin, Metin. (2013). Tiyatromuzdan Çocuk Tiyatrosuna, Dramatik 04, İstanbul, s.103
[6] Bkz. Kuyumcu, Nihal. (2000). Çocuk Tiyatrosu, Mitos Boyut Yay., s. 71-85