[Bugün gazetesinden Erhan Afyoncu, son günlerde Muhteşem Yüzyıl adlı TV dizisinde, idamı ile sansasyona yol açan Şehzade Mustafa gibi tarihte gündeme gelmiş bir takım kişiler üzerinden, sanat ve Türk kavramlarının tarih boyunca nasıl bir araya geldiği ile ilgili aşağıdaki haber yorum yazısını kaleme aldı. Aktarıyoruz]
Türkler Avrupa’da bale, tiyatro, opera eserlerine, halk şarkılarına, şiirlere, hikâyelere konu olmuşlardır. Bunun sebeplerinden biri, Osmanlı tehlikesine karşı halkı canlı tutmak ve Hıristiyanlığa karşı olan tehdidi bertaraf edebilmek için siyasi bir kalkan yaratmak iken, diğeri Türkler’in gündemden hiç düşmeyen ve merak uyandıran bir konu olmasından dolayıdır.
Merak uyandıran Türkler
Türkler’le ilgili opera ve tiyatrolarda üç ana konu işlenmiştir: Yıldırım Bâyezid-Timur mücadelesi, Kanuni Sultan Süleyman ve oğulları, Türk korsanları tarafından esir alınıp, köle olarak satılan Hıristiyanlar.
Kanuni dönemi Avrupa’da Türk ilerlemesi sebebiyle oldukça ilgi çeken bir dönemdir. Kanuni ile Şehzade Mustafa, Kanunî ve Hürrem Sultan, Kanuni ve Pargalı İbrahim Paşa ile Şehzade Bayezid ve Şehzade Selim mücadelesi tiyatro eserlerine konu olmuştur.
Şehzade Mustafa’nın öldürülmesi Türk kamuoyunda büyük acılara sebep olurken Avrupa kamuoyunda ise asırlarca sürecek büyük bir merak uyandırmıştı. Rahmetli Metin And’ın “Türkiye’de İtalyan Sahnesi, İtalyan Sahnesi’nde Türkiye” ve “Tiyatro, Bale ve Opera Sahnelerinde Kanuni Süleyman İmgesi” isimli eserlerinde bu konuyla ilgili teferruatlı bilgilere rastlıyoruz.
Şehzade Mustafa Avrupa sahnelerinde
16. yüzyılın önemli oyun yazarlarından İtalyan Torquato Tasso, Kanuni üzerine “II Solimano” adında bir trajikomedya yazmıştır. Oyunda Kanuni’nin oğlu Mustafa ile İran Şahı’nın kızının aşkı konu alınır. Bu aşk yüzünden Veziriazam Rüstem Paşa’nın entrikaları sonucu, aşıklar suçlanır. Aşıklar suçsuzluklarını ispat etmelerine rağmen veziriazamın kötülüklerinin kurbanı olurlar. Yeniçeriler ise Rüstem’den aşıkların intikamını alırlar.
İtalyan Prospero Bonarelli’nin “II Solimano” adlı tragedyasını 1618’de ilk sahnelendiğinde 4 bin kişi seyretmiştir. 17. yüzyılda en çok seyredilen oyunlardan biridir. Oyunun konusu şöyleydi: İran Şahı’nın kızı Despina, Kanuni’nin oğlu Şehzade Mustafa’ya aşıktır. Rüstem Paşa ve Hürrem Sultan’ın entrikaları sonucu, Kanuni oğlu Mustafa’yı öldürtür.
Fransa’da da gündeme geldi
Belin’in “Mustapha et Zeangir” isimli 1705’te sahnelenen Alman trajedisinde de Şehzade Mustafa hadisesi ve Cihangir’in ölümü anlatılır. İngiliz yazar Roger Boyle’nın 1665’te oynanan “Mustapha, Son of Soliman The Magnificient” isimli oyunu ile yine İngiliz yazar David Mallet’in 1738’de Londra’da sahnelenen “Mustapha” isimli trajedisinde de konu Şehzâde Mustafa’dır.
Şehzade Mustafa meselesi Fransa’da da gündeme gelir. Champfort’un “Mustapha et Zeangir” isimli önce saray tiyatrosunda sahnelenen oyunu 1777’de Paris’te Fransuva Tiyatrosu’nda oynandığında büyük bir seyredilme oranına ulaşır.
Avrupa’da Türkler’le ilgili kitaplar
Yıldırım Bâyezid’in 1394’ten itibaren İstanbul’u kuşatma altına alması üzerine, Batı Avrupalı Hıristiyanlar gözlerini bu tarafa çevirdiler. Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa’daki Fransuva-Şarlken çekişmesinden dolayı yönünü iyice Avrupa’ya dönmesi ve Mohaç Muharebesi ile Macaristan’ı fethi üzerine herkes Türkler’le ilgilenmeye başladı. Bu konuda art arda kitaplar basıldı.
Avrupalılar’ın Kıbrıs’ın Türkler tarafından fethi üzerine ilk defa bir araya gelerek İnebahtı Deniz Savaşı’nda Osmanlı donanmasını yok etmelerinin yankısı ise çok büyük oldu. İnebahtı Savaşı ve daha sonra gelişen hadiseler üzerine 1570-1572 yılları arasında 360 eser basıldı.
Türkler’le ilgili yayın yapıldı
Romanyalı tarihçi Carl Göllner’in araştırmaları neticesinde vardığı sonuç, XVI. yüzyılda Türkler’le ilgili Avrupa’da 2463 kitap, broşür ve el ilânı basıldığıdır. Bu ilgi sadece belirli ülkelere mahsus değildi, Avrupa’nın hemen hemen her şehrinde Türkler’le ilgili yayın yapılıyordu. Frankfurt’tan Paris’e, Londra’dan Lyon’a, Roma’dan Prag’a, Venedik’ten Viyana’ya her yerde bu tür kitaplar basılmıştı. Osmanlılar’la ilgili en çok yayın Ausburg’da yapılmıştı. Bu şehirdeki 29 matbaada basılan kitap ve broşür sayısı 134’tü.
Almanca, Latince, İngilizce, İtalyanca, İspanyolca başta olmak üzere hemen hemen her Avrupa dilinde Osmanlılar üzerine basılmış eserlere rastlanmaktadır. 2463 yayının 1000 kadarı Almanca, 455’i ise Latince’dir.
Şehzade Mustafa nasıl öldürüldü?
Genç tarihçi Aykut Can tarafından derlenen “Şehzâde Mustafa ve Şehzâde Bâyezid Nasıl Öldürüldüler” isimli kitapta, “Osmanlı İmparatorluğu’nda şehzâdelik, kardeş katli, Şehzâde Mustafa’nın hayatı, Şehzâde Mustafa’nın nasıl öldürüldüğü, Düzmece Mustafa isyanları, Şehzâde Bâyezid’ın isyanı ve öldürülmesi, İtalyan gözüyle Şehzâde Mustafa’nın öldürülmesi, Alman gözüyle Şehzâde Mustafa’nın katli, Rüstem Paşa ve Şehzâde Mustafa ile ilgili mersiyeler” bir araya getirilmiş. Şehzâde Mustafa ve öldürülmesi hakkında derli toplu bilgi sahibi olmak isteyenler ile kardeş katli meselesini anlamaya çalışanlar bu kitabı okuyabilirler.
Opera eserlerinde Şehzade Mustafa
Valentini’nin 1756’da Torino’da oynanan operasında Kanuni’nin Hürrem ile evlenmesi, Hürrem Sultan’ın Rüstem Paşa ile işbirliği yaparak oğlu Cihangir’i tahta çıkarmak için Şehzade Mustafa’ya karşı faaliyetleri anlatılır. Oyunda Şehzâde Mustafa ise İran Şahı Tahmasb’ın kızı Sofî’ye aşık gösterilir. Bu durumu kullanan Rüstem Paşa, Şehzade’yi İran’la işbirliği yapmış gibi gösterir.
Savunmasızca öldürdü
İran Şahı’na gönderildiği iddia edilen mektupta Şehzade şahın kızıyla evlenmek istemekte ve bunun karşılığında ise iki devlet arasında uzun süreli barış tesis edilecektir. Kanuni bu mektubu oğlunun yazdığına inanır ve Mustafa’yı Amasya’dan yanına çağırtıp, kendini savunmasına izin vermeden öldürtür. Şehzade Cihangir, Hürrem Sultan’ın çocuğu olmasına rağmen hadiseden etkilenerek intihar eder. Kanuni büyük pişmanlık duyar. Mustafa’nın yerine ona benzeyen bir kölenin öldürüldüğü söylentileri çıkar. Ancak doğru olmadığı anlaşılır.
Kanuni’nin çocukları
Kanuni Sultan Süleyman’ın 10 veya 12 çocuğu olduğunu tahmin ediyoruz. İsimleri bilinenler şunlardı: Şehzâde Mustafa, Şehzâde Selim, Şehzâde Bâyezid, Şehzâde Cihangir, Şehzâde Mahmud, Şehzâde Murad, Şehzâde Mehmed, Şehzâde Abdullah, Mihrimah Sultan ve Raziye Sultan.
İki çocuğu kaldı
Şehzâde Mahmud ve Murad ile ismi bilinmeyen bir kız çocuğu Kanuni’nin saltanatının ilk yıllarında öldü. Hürrem Sultan’ın oğullarından Abdullah birkaç yaşındayken, Mehmed ise 20’li yaşlarda vefat etti. Şehzâde Mustafa ve Şehzâde Bâyezid öldürüldüler. Şehzâde Cihangir ve Raziye Sultan da babalarının sağlığında hayatlarını kaybettiler. 1566’da Kanuni vefat ettiğinde hayatta sadece II. Selim ve Mihrimah Sultan kalmıştı.