(8 Temmuz 2011 tarihli Hürriyet Gazetesi’nde yayımlanan, Doğan Hızlan imzalı köşe yazısını okurlarımızla paylaşıyoruz.) İSTANBUL Opera Festivali sürüyor. İlgi görüyor ve İstanbul’da yaşayanlar, festivale sahip çıkıyor.
Her festivali için beni öncelikle ilgilendiren, orada yaşayanların festivallere yabancı kalmaması.
İKSV’nin klasik müzik festivali de Caz Festivali de yoğun bir seyirci toplar bu sene de bunun tekrarını yaşadık ve yaşıyoruz.
Hiç kuşkusuz, bu festivallerin gerçekleşmesini sağlayan sponsorlara hepimiz teşekkür borçluyuz, onlar olmasa birçok etkinlikten yoksun kalırdık.
İstanbul Opera Festivali’ni yazmadan önce, bu yaz gittiğimiz festivallerin sponsorlarından söz etmeli.
İstanbul Müzik Festivali’nin sponsoru Borusan.
Onun dünyada da tanınan, beğenilen, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın klasik müzik severler sadık bir dinleyicisi oldular.
Caz Festivali’nin sponsoru Garanti Bankası.
İstanbul Bienali’nin sponsoru Koç Holding.
İstanbul Film Festivali’nin sponsoru Akbank.
Tiyatro Festivali’nin sponsoru Aygaz-Opet.
İstanbul Opera Festivali’nin sponsoru da Denizbank.
Size tam bir sponsorlar listesi sunmadım. Yaz festivallerinin ardındaki ekonomik gücü sağlayanlardan bir bölümünü sıraladım.
Bir şeyi hatırlatmakta fayda görüyorum, festivaller başladığından beri övünerek ve sevinerek anlattığımız festivallerin yaşamasını sağlayan kurumlar bunlar.
DEVLETİN, hükümetin yetkili kişilerinin sanata ilgi göstermelerini, konserlere gitmelerini çok isterim. Çünkü sanatçıya duyulan bu yakınlık, onları onurlandırır. Yalnızlıktan kurtarır.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrünnisa Gül’ün, Libretto’sunu A. Turan Oflazoğlu’nun yazdığı Okan Demiriş’in bestelediği IV. Murat operasını seyretmeleri hoşuma gitti.
Rumelihisarı, çarşamba akşamı opera severlerle en üst basamağına kadar dolmuştu.
Metnini Bertolt Brecht’in yazdığı Kurt Weill’in bestelediği Mahagonny Kentinin Yükselişi ve Düşüşü’nü Gaertnerplatz Devlet Operası’ndan seyrettik.
Birinci sınıf bir temsildi.
Eskimeyen, etkisini kaybetmeyen bir eserin hangi özellikleri taşıdığını buradan çıkarmak mümkün.
Festival kitapçığındaki bir cümle, her şeyi özetliyor:
“Mahagonny’de en büyük suç, meteliksiz kalmaktır.”
Çok sevdiğim bu gösteriyi birkaç kez Grammy Ödülü almış bir icradan izledim.
James Conlon’un şefliğinde Los Angeles Opera ve Korosu icra etmişti, sahneye de John Doyle koymuştu.
Aynı gece Yıldız Sarayı’nda da Mozart’ın Saraydan Kız Kaçırma operası temsil ediliyordu.
Rengim Gökmen, Saraydan Kız Kaçırma beş kez oynandı, derken çok mutluydu.
Yekta Kara’nın da festivaldeki başarısı için adını analım.
FESTİVAL programına bakın, gidebileceğiniz bir opera mutlaka bulacaksınız.