Bahar Çuhadar
İstanbul’un farklı noktalarında kurulan açık hava sahneleri, pandemi sezonu boyunca birbirinden uzak kalan tiyatrocularla seyirciyi buluşturmaya devam ediyor. İşte bu hafta için bir seçki…
ÇARPIP GEÇECEK BİR OYUN
Önce Bir Boşluk Oldu Kalp Gidince Ama Şimdi İyi-Talimhane Tiyatrosu
Esra Bezen Bilgin’in yıllandıkça efsaneleşen performansı, İngiliz oyun yazarı ve senarist Lucy Kirkwood’un kaleminden incelikle dökülmüş bir metinle buluşuyor. Günümüzün en yakıcı meselelerinden düzensiz göçmen konusunu Ukrayna’dan parlak hayallerle İstanbul’a gelen Dijana üzerinden anlatan oyun, içerdiği tüm yoğun dramatik detaylara inat sarkastik bir tonla sürüyor. Güliz Gençoğlu ile Bilgin’in el ele yükselttiği oyun, Mehmet Ergen’in rejisiyle sokakta, gözümüzün önünde yaşananlara özgün bir büyüteçle bakıyor. Çarpıp geçeceğine iddiaya gireriz.
Oyun, Sakıp Sabancı Müzesi’nde ‘Müzede Sahne’ etkinliği kapsamında 20 Ağustos 21.30’da Fıstıklı Teras’ta seyirciyle buluşacak. Etkinlikte 17 Ağustos 21.30’da Meltem Cumbul’un tek kişilik performansıyla ‘Ben, Sevgili Milena’, 18 Ağustos aynı saatte DOT yapımı ‘Sesin Resmi’, Esra Bezen Bilgin ile Yağız Can Konyalı performanslarıyla izlenebilecek.
TİYATROLARLA DAYANIŞMA ZAMANI
Yaz Buluşmaları-Tiyatro Kooperatifi
Tiyatro Kooperatifi’nin pandemi sürecini sert geçiren tiyatrolara nefes olmaya niyetlenen yaz buluşmalarında sıra yetişkin oyunlarında… 17 Ağustos akşamı Altkat Sanat’ın ‘Sevdadır’ adlı oyunuyla başlayacak program kapsamında 18 Ağustos’ta Entropi Sahne’nin ‘Korkuyu Beklerken’, 19 Ağustos’ta Eylül Sahnesi’nin ‘Dimios’, 20 Ağustos’ta Reha Özcan Kumpanyası’nın ‘Bir Garip Orhan Veli’ adlı oyunları görülebilir. Gösterimler Caddebostan Sahil Amfi Tiyatro’da saat 21.00’de gerçekleşecek.
YILDIZ KENTER’İN ANISINA
Ben Anadolu-Mam’art
Yıldız Kenter’in önerisiyle Güngör Dilmen tarafından kaleme alınan ve 16 farklı kadını yorumlayan Yıldız Kenter’in uzun soluklu performansıyla özdeşleşen oyun şimdi Ayça Bingöl’e emanet. Görkem Yeltan’ı yönetmen gözüyle, Anadolu’yu Anadolu yapan ve binlerce seneye yayılan kadın karakterleri tanıyoruz. Tanrıçalar, sultanlar, mitolojik karakterler, köylüler, kantocular, hemşireler… Bu toprakların özünü oluşturan; toprakla, ağaçla, masallarla, tarihle, savaşlarla, sokaklarla bir olan; Anadolu’nun farklı çağlarına tanıklık eden kadınlar Ayça Bingöl’ün yorumunda vücut buluyor. Disiplinlerarası sanatsal yolculuğun katmanlarına kurulacak tek kişilik bir performans… 18 Ağustos Çarşamba, 21.00’de Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda.
İSTANBUL’A YENİ BİR GÖZLE BAKIN
Remote İstanbul-Rimini Protokoll
Alman Rimini Protokoll’ün Beykoz Kundura ile ortak projesi seyirciyi İstanbul sokaklarında bir keşfe çağırıyor. Stefan Kaegi’nin gelişmekte olan şehirlere özel tasarladığı ve 50’nin üstünde ülkede sahnelenen performansın İstanbul uyarlamasını Jörg Karrenbauer yazıp yönetti. 30 Ağustos’a kadar (perşembeden pazara haftada dört gün) Manolya Parkı’ndan Koşuyolu’na bir yapay zekânın sesi eşliğinde kulaklıklarla yola çıkıp şehirle kurduğunuz ilişkiye yeni bir katman eklemek için bir fırsat… Detaylı bilgi beykozkundura.com’da.