1995-1996 Dönemi’nde Yeni Üyelerle Yapılan Eğitim Çalışmaları
Fırat Güllü
Bu metin Mimesis Tiyatro/Çeviri-Araştırma Dergisi’nin 6. sayısında (1996) yayınlanmıştır.
BÜO’da yürütülen bütün eğitim çalışmalarında olduğu gibi vücut çalışmalarında da tek hedef katılımcıların bilgi ve becerilerini artırmak değildir. Çalışma sürecinde ortaya çıkarılacak ilkeler ve yöntemler yoluyla gelecek dönemler için eğitim programları örgütleyebilmek, aynı derecede önemli bir başka hedeftir. Son 6-7 yıl boyunca sistemli olarak yürütülmeye uğraşılan vücut çalışmalarının söz konusu hedefler doğrultusunda yabana atılmayacak sonuçlar doğurduğunu söyleyebiliriz. Özellikle, Mimesis 5’de yayınlanan ve ’93 Yaz çalışmaları sonrasında kaleme alınan “Kartal Grubu Raporu” BÜO’nun vücut çalışmalarına dair ilkelerinin netleştirilmesinde önemli bir rol oynamıştı. BÜO’nun 1995-96 dönemi çalışmaları ışığında hazırlanan bu rapor ise ilkinden farklı olarak, vücut çalışmalarını son dönemde çalışma koşullarında yaşanan değişime adapte etmeye yönelik bir deneyimi genel hatlarıyla değerlendirmek amacıyla kaleme alındı.
1995-1996 çalışma döneminde, BÜO’da vücut eğitimi programı yeniden gözden geçirildi. Çalışma sorumlularını bunu yapmaya iten en önemli neden, BÜO’nun geçmiş yıllardan gelen birikiminin yeni oyunculara aktarılması sürecinde sorunların yaşanmasıydı.
BÜO’da ’93 Yaz döneminde yapılan vücut çalışmalarının, olumlu etkileri Kalyon Bar prodüksiyonu sırasında somut bir biçimde gözlemlenebilecek verimli çalışmalar olduğu söylenebilir. Bu dönemde sistemli ve araştırmaya dönük bir çalışma örgütlenebilmiş ve hiç de küçümsenemeyecek bir birikim elde edilmiştir. Bunda, çalışmanın kendine has bazı özelliklerinin önemli etkisinin olduğunu kabul etmeliyiz: Her şeyden önce nesnel koşullar – toplam oyuncu sayısı (15-20 kişilik bir grup), deneyimli oyuncuların dağılımı (kadronun büyük bir kısmını deneyimli oyuncular teşkil ediyordu), çalışma mekanının özellikleri (bütün grupların rahatça çalışabileceği ve birbirini gözlemleyebileceği geniş bir alan), çalışma için ayrılan zaman (yaz dönemi programı çalışmalara yeterli zaman ayrılmasına izin veriyordu) vs…- olabildiğince elverişliydi; ikincisi, grupların disipline verdiği önem sayesinde uygun bir çalışma ortamının örgütlenmesinde zorlanılmamıştı; üçüncüsü, her grup, faaliyetlerine ilişkin bir rapor hazırlamak ve hareketler üstünde eğitici olarak uzmanlaşmak gibi temel hedeflere sahipti.
Ancak ’93 Yaz’ını izleyen dönemde, yeni oyuncularla yapılan vücut eğitim çalışmalarında aynı verimlilik gözlemlenemedi. Çünkü, öncelikle nesnel koşullarda önemli değişiklikler yaşanmıştı. Kulüpteki oyuncu sayısı neredeyse iki katma çıkmıştı ve bu kalabalık kadronun büyük çoğunluğunu deneyimsiz oyuncular oluşturuyordu. Ayrıca yeni öğretim döneminin başlaması, çalışmaların yürütüleceği uygun mekanların ve zamanın temin edilmesinde önemli sorunlar yaratıyordu. Diğer yandan bu türden çalışmalarda belli bir yetkinliğe ulaştığını düşünen eski oyuncular kadroda yaşanan nüfus artışının da etkisiyle yavaş yavaş çalışmalardan uzaklaştı, bu da büyük bölümünü yenilerin oluşturduğu bir kadro içinde disiplinin sağlanmasını zorlaştırdı. En önemli sorun ise çalışmanın hedefleri konusunda çalıştırıcıların kafasının net olmamasıydı; çalışmalarda, o güne kadar kulüp içinde uygulanagelen çeşitli jimnastik hareketleri herhangi bir perspektife oturtulmadan yeni oyuncularla tekrarlanıyordu.
Bu yeni durumlar göz önüne alınarak yeni bir çalışma biçimi yaratılmayınca kaçınılmaz olarak temel bazı sorunlar baş gösterdi: İlk olarak vücut çalışmaları diğer eğitim çalışmalarının bir parçası olmaktan çok ‘sabah jimnastiği’ tarzında ‘yararlı ama kaytarılabilecek’ çalışmalar olarak algılanmaya başlandı; ikincisi, çalışmalarda önceki dönemde büyük öneme sahip olan araştırma öğesi yavaş yavaş ortadan kayboldu ve bunun sonucunda egzersizler mekanik bir biçimde uygulanan şablonlara dönüştü; üçüncüsü, çalışma sorumluları, sözü edilen şablonları aktaran profesyonellere döndüler, böylece ’93 Yaz dönemindeki kadrolaşma anlayışının aksine klasik öğreten-öğrenen ilişkisini temel alan didaktik bir çalışma yöntemi ortaya çıktı. Bütün bu sorunlar BÜO’da vücut çalışmalarına bir tıkanıklık getirdi. Gerek eski oyuncuların ’93 Yaz döneminde elde ettikleri çıkışı sürdürmeleri anlamında, gerekse varolan birikimin yeni gelenlere aktarılması aşamasında tam bir duraklama dönemine girildi.
’95 Sonbahar döneminde, BÜO’daki vücut eğitim çalışmalarında yaşanan sorunların dayatmasıyla, değişen koşullar da göz önünde bulundurularak yeni bir çalışma programının oluşturulması kararlaştırıldı. ’95 Yaz döneminde buna yönelik bazı ön hazırlıklar yapıldı. 1995-1996 çalışma döneminde ise, fiziksel eylem ve mim çalışmaları repertuarından da yararlanılarak yeni bir çalışma programı oluşturuldu ve denemeye tabi tutuldu.
1995-1996 çalışma döneminde uygulanan yeni program kısmen önceden düşünülmüş ve masabaşında planlanmış olmakla birlikte yeni oyuncuların performansları doğrultusunda yeniden gözden geçirilmiştir. Çalışmalar başlamadan önce programın temel olarak üç bölümden oluşması uygun bulunmuştu:
1. Dönem: Oyuncuların vücut kontrollerini geliştirmeye yönelik basit ısınma setlerinin jimnastikten uzak, teatral bir atmosfer içinde uygulanması.
2. Dönem: Oyuncuların fiziksel sınırlarını zorlamalarına ve geliştirmelerine yönelik kompleks egzersiz setlerinin uygulanması.
3. Dönem: ’93 Yaz’ında elde edilen birikimin grup çalışmalarıyla yeni üyelere aktarılması.
Çalışmalar ilerledikçe bu üç aşamalı planın içeriği daha da netleşti ve zaman zaman düşünülenden farklı yerlere evrildi; sonuçta aşağıdaki program ortaya çıktı:
l. Dönem: (Kasım ’95-Ocak ’96)
Çalışmalara başlarken yeni oyuncuların sahne üzerinde yaratıcı davranmalarını engelleyen temel gövdesel sorunların -denge, vücut kontrolü, yüz kaslarının kontrolü, esneklik, kondisyon vs…- ortadan kaldırılması amaç edinildi. İlk çalışmalarda basit ısınma setleri uygulandı ve oyunculardan bunları kontrollü bir biçimde tekrarlamaları, vücutlarını boş bir çuval gibi kullanmamaları ve basit düzeydeki ısınma hareketlerini analiz etmeleri istendi. Çalışmalar ilerledikçe BÜO’nun oyunculuk üslubuna dair bazı temel öğelerin tanıtılmasına yönelik egzersizler de programa dahil edildi. Bunların başlıcaları şunlardı:
i) Stilize yürüyüşler: Kaz adımı (sert askeri adımlar), horoz yürüyüşü (geniş yuvarlak adımlar), parmak ucunda seri adımlar vs… (Unutulmaması gereken en önemli nokta grup halinde yapılan bütün hareketlerde uyum ve eşzamanlılığın önemli olduğudur.)
ii) Mimden alınan yürüme ve koşma egzersizleri: Oyuncu bulunduğu mekanda hiç mesafe katetmeden olduğu yerde koşar, yürür vs…
iii) Ağır çekim koşu: Belli bir hızda koşarken çalıştırıcının verdiği işaretle ağır çekim koşuya geçilir. Hareket yapılırken denge üzerinde yoğunlaşılmalı ve koşma eyleminin bütün gövdeye yayılmasına özen gösterilmelidir. İleriki çalışmalarda koşma eylemi değişik aksiyonlar içinde tasarlanabilir (örneğin ağır bir şey taşıyarak, bir ip tarafından çekilerek vs…).
iv) Yüz kaslarını kullanarak mask oluşturma egzersizleri: Korku, fiziksel aksiyona yüklenmek mekanikleşmeyi getirecektir, bu yüzden maskların iç aksiyonla doldurulması önemlidir. Sonraki çalışmalarda oyuncudan yüz masklarına uygun gövdesel duruşlar (ağlama maskı, düşük omuzlar, öne eğik bir gövde vs…) ve gövdesel duruşlara uygun yürüme biçimleri (ağlama maskı, düşük omuzlar, öne eğik bir gövde,
v) Refleksif hareketler: Refleksif hareketler bir duruştan, bir eylemden ya da aksiyondan diğerine ani ve net bir geçiş ilkesine dayanır. (Örneğin, koşarken, verilen bir işaretle aniden ters yöne dönmek ya da durmak; ağlama maskından ani bir değişimle gülme maskına geçmek vs…).
vi) Eşzamanlı grup hareketleri: Bir grup oyuncu aynı aksiyonda ve ortak ritimde hareket ederler. (Bir egzersiz örneği: Bir grup ‘kızgın’ oyuncu aynı ritimde ve topluluk görüntüsü arz ederek bir grup ‘korkan’ oyuncunun üzerine yürür, diğer grup da aynı ritimle geri çekilir. Dışarıdan verilen işaretle her iki grup refleksif bir geçişle rolleri değişirler vs…)
Çalışmalar Ocak ayı başlarına kadar bu doğrultuda devam etti, temel sahne alışkanlıklarının, kadrodakilerin büyük bir kısmı tarafından kazanıldığı izlenimi uyanınca, çalışmalarda yeni bir evreye geçmeye karar verildi. Kadro içerisinde denge, esneklik ve kondisyon sorunları halihazırda devam ediyordu. Bu nedenle basit düzeydeki stilizasyon çalışmaları bir süre için kenara bırakıldı ve sözü edilen sorunları çözmeye yönelik egzersiz setleri üzerinde yoğunlaşıldı.
2. Dönem: (Ocak-Şubat ’96)
Bu dönemde daha yoğun ve vücut kontrolünü zorlayıcı, kondisyonu ve esnekliği geliştirici çalışmalar yapıldı:
i) Kondisyonu geliştirmeye yönelik temel egzersizler: Uzun süreli ritmik koşular, sıçrama hareketleri vs…
ii) Vücudu güçlendirmeye yönelik temel egzersizler: Squad, mekik, şınav vs…
iii) Denge ve esnekliği geliştirmeye yönelik temel egzersiz setleri: Burada yapılan egzersizler jimnastik hareketlerinden yola çıkılarak tasarlanmıştı. Ancak çalışmanın basit bir jimnastik çalışmasına dönüşmesini önlemek için oyuncuların gövdesel imgelemini kışkırtmayı amaçlayan, vücudun bütünlüklü olarak kullanıldığı, belli bir ritme ve akışa sahip egzersiz setlerinin oluşturulması amaçlandı. Bu yapılırken bazı temel ilkelere sadık kalınmaya çalışıldı:
- Setler, vücutların boşaltılmasına imkan sağlayan ara zamanların ortaya çıkmasına izin vermemelidir. Oyuncuların çalışmadan kopmaması sağlanmalıdır.
- Setler düzenlenirken ritmik yapı iyi kurulmalı ve oyunculara dinlenme şansı verecek hareketler zorlayıcı hareketleri dengelemelidir.
- Setler vücudun bütünü düşünülerek oluşturulmalı, vücudun belli bir bölümünde yoğunlaşıldığında diğer bölümlerin kontrolü unutulmamalıdır.
Şubat ayı sonunda BÜO, 1996 yılı eğitim çalışmasının bir parçası olarak sergilenmesi düşünülen Varol Kanlıca’nın Engellenemez Düşüşü adlı oyunun çalışmalarında yoğunlaştı ve eğitim çalışmaları belli bir dönem için kesintiye uğradı. Böylece denge, kondisyon, esneklik ve güç arttırmaya yönelik egzersiz setleri oluşturma faaliyeti yarım kalmış oldu.
3. Dönem: (Mayıs ’96)
Varol Kanlıca’nın Engellenemez Düşüşü‘nün sergilenmesi sona erdikten sonra, oyunda açığa çıkan sorunlar doğrultusunda vücut çalışmaları da yeniden programlandı. Oyuncular stilize mizansenlerde oynarken ya da stilize grup hareketleri yaparken zorlanıyorlardı, bu nedenle stilizasyon üzerinde yoğunlaşan bir çalışmanın yapılmasına karar verildi. Kısa bir dönemi kapsayan bu çalışmalarda ileriye dönük sistemli bir programa malzeme sağlamaya yönelik bazı denemeler yapıldı.
i. İlk dönemde yapılan eşzamanlı grup hareketlerinin teatral bir kurgu içerisinde geliştirilmesi. (örneğin bir grup esirin muhafızlarla çatışması ya da bir grup avcının varolmayan av hayvanını takip etmesi vs…)
ii. Partnerle ilişkiyi temel alan fiziksel aksiyon egzersizleri. (bir egzersiz örneği: İki kişi televizyon izlemektedir. Birisi yavaş yavaş gülmeye diğeri ise ağlamaya başlar. Hareketler eşzamanlı bir biçimde gittikçe büyütülür ve groteskleşir. Belli bir noktadan sonra yine yavaş ve eş zamanlı olarak başlangıç aşamasına dönülür vs… Bu egzersizde hareketler olabildiğince büyütülmeli ve gövdenin bütününe yayılmalıdır.)
iii. Temel mim egzersizleri: Olmayan bir yüzeyi tanımlama, yüzeye yaklaşma ve uzaklaşma; olmayan bir nesneyi boyutlandırma; varolmayan bir canlıyı sahne üstünde taklit etmek ya da onunla ilişkiye geçmek (boyutlandırmak, tepki vermek, vs.) yoluyla görünür kılma vs…
Bu bir yıllık çalışma döneminde yapılanlar henüz sistemli bir hale getirilememiştir ve dağınık bir görünüm arz etmektedir. Ancak çalışmanın geleceği açısından önemli olabilecek bazı yönelimlerin ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Önümüzdeki dönemde yapılacak çalışmaların sorumluluğunu üstlenecek olan grup, yaz aylarında bu yönelimler doğrultusunda yeni üyelere yönelik programı şekillendirmeyi planlamaktadır. Yine yaz döneminde, eski oyuncularla, kış döneminin bir uzantısı olarak ’93 Yaz’ındakine benzer bir çalışmanın yapılması düşünülmektedir. Ayrıca yeni bir perspektif kazandıracağı düşüncesiyle programa dans çalışmalarının da eklenmesine karar verilmiş ve Mayıs ayında Semah çalışmalarına başlanmıştır. Bu çalışma yaz aylarında da sürecektir.