Pina Bausch Dans Tiyatrosu’nda dans ve prova yönetmeni olarak çalışan, 2002’den ölümüne kadar olan süreçte Pina Bausch’un asistanlığını yapan Daphnis Kokkinos, 24 Ekim Salı günü Türkiye’deki izleyicilerin sorularına cevap vermek için Akbank Sanat’taydı. Almanya Federal Cumhuriyeti Başkonsolosluğu İstanbul, Türk Alman Kültür İşleri Kurulu Derneği, İstanbul Üniversitesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji bölümü ve Akbank Sanat’ın işbirliğiyle gerçekleşen etkinlikte Daphnis Kokkinos, Pina Bausch’un dans tiyatrosuna dair soruları yanıtladı.
“İnsanların nasıl hareket ettiğinden çok, neyin onları hareket ettirdiğiyle ilgilenirim.”
Söyleşide de sıkça referans verilen, Pina Bausch’un bu ünlü sözü aslında onun harekete olan bakış açısıyla ilgili bizlere çok şey söylüyor. Kokkinos, Pina Bausch’un dansçıların serbestçe doğaçlamalarına izin verdiğini ve dansçıları anlamı sadece hareketle değil, ses ve oyunculukla da kurmalarına teşvik ettiğini anlattı.
Pina Bausch’un provalarda sıkça “sahnede bir dansçının hareket ettiğini değil bir insanın hareket ettiğini” görmek istediğini belirtti. Dolayısıyla Pina Bausch sahnede virtüozitenin değil; sorduğu soruların, hareketle oluşan anlam ve duygunun peşinde koştu.
Farklı coğrafyalarda prodüksiyonlar hazırlamanın kendilerine çok şey kattığından bahseden Kokkinos; Pina Bausch’un işlerinde herkesi ilgilendiren, benzer dertler, ortak duygulardan yola çıktığından bahsetti. Pina Bausch’un dansçıların deneyimlerine alan açtığını çünkü insanlığın ortak noktalarının her bireyde kendisini farklı bir biçimde, harekette, ifadede gösterdiğini düşündüğünü söyledi. Dünyanın dört bir yanındaki insanları birleştirebilecek tema, duygu,dertlerden vb. yola çıkarak gösterilerindeki hareket dilini oluşturan Pina Bausch, kurduğu disiplinlerarası sahne diliyle dans tiyatrosunun kurucusu oldu.
“Tekrar Etmiyorum, Yeniden Deniyorum”
Daphnis Kokkinos söyleşiye Pina Bausch’un bir anısıyla son verdi. Kokkinos, Café Müller’de icra edilen sarılma ve tekrar düşme bölümlerinin aynı hareketleri “tekrar etmek”le eleştirildiğini aktardı. Pina Bausch ise bu eleştiriye karşılık “tekrar etmiyorum, yeniden deniyorum” diyor. Bahsi geçen sahne parçasında, eşit bir ilişki kurmayı deneyen bir kadın ve erkeği ve bu ilişkiyi ataterkil normlara göre şekillendirmeye çalışan bireyin çabasını tekrar tekrar izliyoruz. Bu hareket serisi, her tekrarda daha büyük bir eforla icra ediliyor. İcradaki tekrar ve efor, tekrar tekrar kurulan ve bozulan bu rollerin çarpıklığını gözler önüne seriyor. Café Müller’in dramaturjisiyle de oldukça ilintili olan bu yanıt, Pina Bausch’un sahne üzerinde hareketle kurduğu anlam ve bu anlamı kurma yöntemi açısından güzel bir örnek oluşturuyor.
Tanztheater Wuppertal Pina Bausch kumpanyası Pina Bausch’un sanat anlayışını kuşaktan kuşağa aktarmaya ve yeni sanatçılar yetiştirmeye devam ediyor. Pina Bausch’un vefatının ardından yeniden ele alınan eseri Café Müller, İKSV Tiyatro Festivali kapsamında 25 Ekim ve 26 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Sahne’de izlenebilecek.