Dikmen Gürün
Cumhuriyet çizerlerinden Turhan Selçuk’un 100. yaşı, geçtiğimiz hafta; 2022’nin şu son günlerinde, Metin Deniz’in sahne tasarımıyla Alan Kadıköy’de Baba Zula konseriyle kutlandı. Zülâl Kalkandelen “Çizginin Piri 100 Yaşında” başlıklı köşe yazısında “ödün vermez bir aydın, sağlam bir Atatürkçü” olduğunu vurguluyordu Turhan Selçuk’un…
Bu vesileyle, ben de küçük dokunuşlarla da olsa Turhan Selçuk’un 1950’li yılların sonlarından itibaren Milliyet gazetesinde çizmekte olduğu “Abdülcanbaz”ın 1970’lerin başlarında Dostlar Tiyatrosu ile buluşmasına selam etmek istedim.
“Abdülcanbaz” 1972’de, Dostlar Tiyatrosu’nda Genco Erkal, Mehmet Akan, Macit Koper ve Engin Ardıç tarafından sahneye uyarlandı. Oyunu Genco Erkal sahneye koydu. Sahne tasarımı Turhan Selçuk, koreografi Mehmet Akan, müzikler Arif Erkin’e aittir. Abdülcanbaz rolünde Ahmet Mekin, Gözlüklü Sami’de Genco Erkal’ın başarılı performanslarını bugün de hatırlar herhalde oyunu izleyenler. Ayrıca; Zihni Küçümen, Ulvi Alacakaptan, Cevza Şipal, Sedef Bediz, Yavuzer Çetinkaya, Macit Koper, Gökhan Mete, Deniz Çakır, Süleyman Tınaz, Erdoğan Tuncel Elhamra Tiyatrosu’nda perde açan bu kıymetli çalışmada başarıyı bütünleyen sanatçılardan bazılarıdır.
GELENEKSEL SEYİRLİK ÇİZGİLER
Oyunda, geleneksel seyirlik oyunlardan ve bu kapsamda tuluat tiyatrosundan yararlanılmıştır. Genco Erkal, temel hareket noktalarını şu sözlerle belirler: “Sık sık gerçeğin ötesine giden, gerçeği aşan çizgi-roman mantığını, mizahını, anlatımını yakalamak için tiyatronun olanaklarını zorlama döneğine giriyoruz böylece. Değişik türleri, biçimleri deniyoruz. Alışılmış kalıpların dışında, daha yaratıcı, daha özgür bir tiyatro diline ulaşmaya çalışıyoruz. (…) Oyunun bütünü, tuluat tiyatrosu havasında, doğmaca oynanıyormuş etkisini veren diyaloglarla sürdürülecek. (…) Geleneksel göstermeci tiyatromuzun açık biçimindeki rahatlıkla günümüze atıflar, günümüzün ünlü kişilerinin adları, sözleri, günümüzün şarkıları beklenmedik anlarda seyirciyi şaşırtacak, güldürecek, düşündürecek.” ¹
ELEŞTİREL DÜŞÜNCE
Dostlar’ın bütün oyunları gibi eleştirel düşünceye alan açan bir çalışmadır “Abdülcanbaz”. Ayşegül Yüksel, Genco Erkal’ın Dostlar Tiyatrosu Serüveni kitabında “çizgi-roman tiyatro” denemesinde topluluğun elde ettiği başarıyı vurgular. “Çadır tiyatrosu, ortaoyunu, tuluat, kukla tiyatrosu, müzikli tiyatronun anlatım öğelerinin tümünü kaynaştırdığı, parodi ve ‘oyun içinde oyun’ özelliklerini de içeren Abdülcanbaz güncelliğini bugün de koruyan bir ‘çelişki’nin oyunuydu: Anlatılan, ulusal bağımsızlık adına verilen zorlu bir savaştan yengiyle çıkmış Abdülcanbaz gibi, ‘iyi’den ve ‘doğru’dan yana olan, ‘yürekli’ kişilerin bile Gözlüklü Sami gibilerinin çıkarcılığı, hainliği, vurgunculuğu karşısında etkisiz kalmalarının öyküsüdür.” ²
Ve, son olarak yine Ayşegül Yüksel’in kitabında Turhan Selçuk’un “Abdülcanbaz”a dair söylediklerine bakalım: “Roman ve çizgi roman arasındaki farkı düşünelim: Birisinde istenilen yalnız yazı ile anlatılır; ötekisinde yazı çizgi ile desteklenir. Bugün klasik sayılan Batı romanlarının kendi çağlarındaki baskılarını görenler bilirler. Bu kitaplarda resim(…) iç sayfalarda da bol bol kullanılmıştır. Şimdiki çizgi roman türü buradan giderek geliştirilmiştir. (…) Ele böyle alındığında, çizgi-romandan oyun çıkarmak, romandan oyun çıkarmaktan zor değil, daha kolay olur sonucuna varılır. Çünkü çizgi-romanda diyaloglar ve takdimler sahne tekniğine romandan daha yakındırlar. Bu veriler göz önünde tutulursa, ustalıkla oyunlaştırılan Abdülcanbaz’ın, sahnedeki başarısının asıl nedeni açıkça belirmiş olur.” ³
1 Genco Erkal “Çizgi Romandan Sahneye” Özgür İnsan Ocak 1972, sayı 8.
2 Ayşegül Yüksel, Genco Erkal’ın Dostlar Tiyatrosu Serüveni, Kırmızı Kedi Yayınevi, 2019, s. 90.
3 A.g.e. 90.