Röportaj: Ayşe Draz & Mehmet Kerem Özel
Dans sanatçısı Canan Yücel Pekiçten’in Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır adlı performansı 23 ve 24 Nisan’da Kundura Sahne’de izleyiciyle buluşuyor. Sanatçıyla Batı’nın kolonyal geçmişini tartışmaya açarak, Seylan Çayı’nın tadını çıkarmanın “öteki” yollarını aradığı yapıtı üzerinden sohbet ettik.
Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır, Konsept, Koreografi ve Performans: Canan Yücel Pekiçten Dramaturjik Destek: Ayrin Ersöz, Rodia Vomvolou, Suzy Blok, Ses Tasarımı: Sair Sinan Kestelli Ses Kayıt: Ayşe Zeynep Hatipoğlu (Çello), Video ve Sahne Tasarımı: Canan Yücel Pekiçten, Fotoğraf: Serhat Koç
Son yıllarda hem koreografisini gerçekleştirdiği hem de içinde bir dans sanatçısı olarak yer aldığı işlerle ön plana çıkan Canan Yücel Pekiçten, pandemide verilen mecburi bir aradan sonra All about the Heart (Yüreğe dair) adlı işini 9 ve 10 Nisan’da, sezonda kapılarını zengin bir dans programıyla açmış olan Beykoz Kundura Sahne’de sahneledi. Pekiçten’in 23 ve 24 Nisan’da ise gene Kundura Sahne’de, Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır adlı yapıtı Türkiye prömiyerini yapıyor olacak. Sanatçının çay demleme ritüelini Batı’nın bir şeyleri yapmanın en verimli yolunu öğretme arzusunu temsilen kullandığı Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır adlı yapıtında Pekiçten, beyaz çoraplarını, beyaz çamaşırlarını, tüm bedenini, inci taneleri ve dünya ile bağlantı kurduğu beyaz küreleri çaya daldırarak, kolonyal bir ürün olan Seylan Çayı’nın tadını çıkarmanın “öteki” yollarını arıyor.
Seylan Çayı’nın Tadı Nasıl Çıkarılır, Konsept, Koreografi ve Performans: Canan Yücel Pekiçten Dramaturjik Destek: Ayrin Ersöz, Rodia Vomvolou, Suzy Blok, Ses Tasarımı: Sair Sinan Kestelli Ses Kayıt: Ayşe Zeynep Hatipoğlu (Çello), Video ve Sahne Tasarımı: Canan Yücel Pekiçten, Fotoğraf: Geert Snoeijer
Dansın özü sizce nedir?
Dansın kendisi öz olabilir. Sally Banes’in de dediği gibi “Kendinde şey”dir dans. Substance Over Form,”Özün Önceliği Prensibi” anlamına gelen tamamen sanat alanı dışında, vergi uygulamalarında kullanılan teknik bir terim. Bambaşka bir disipline ait olan bu teknik terim ile dansı hep yan yana düşünürüm.
Sanatın dönüştürücü gücüne inanıyor musunuz? Nasıl?
Bir eseri gördükten sonra bazen hayatın olağan akışı içerisinde karşılaştığım şeyleri algılama ve ilişkilenme biçimimde bir dönüşüm olabiliyor.
Bir iş üretirken hangi kaynaklardan beslenir, nelerden ilham alırsınız? Rüyalarınızın işlerinize etkisi olur mu?
Bulunduğum çevre, bu çevreyi değiştirme arzusu, bu yeni değişiklikte nasıl konumlandığım ve konumlandırıldığım, insanlarla ilişkilerim, koşullandırılmış durumları fark ettiğim anlar, korktuğum-tiksindiğim şeyler, sanat tarihi, beklentiler, gülemediğim, gülümseyemediğim durumlar, anlar ilham verebiliyor. Rüyalarımda gördüğüm imgelerden ilham aldığımı hatırlamıyorum ama uykuyla uyanıklık arasındaki o hâl, tuhaf bir durumun içinde oluş hâli beni etkiler.
Söyleşinin devamını okumak için tıklayın.