Metin Boran
Büyük usta Ferhan Şensoy aramızdan ayrıldı. Çok yönlü, üretken bir sanatçıydı. Ardında büyük bir birikim bıraktı. Kitaplar, oyunlar, sinema filmleri, besteler…
Ferhan Şensoy, tiyatroda komedi, mizah, ironi ve eleştiriyi en ustaca kullanan, cesur muhalif tavrıyla, nevi şahsına münhasır bir tiyatro insanı olarak sanatseverlerin belleğinde haklı yerini aldı.
Ferhan Şensoy yazdığı ve sahnelediği oyunlarla geleneksel Türk tiyatrosunu, çağdaş gösterim teknikleriyle ustaca buluşturarak kendi tiyatro anlayışını oluşturdu.
Fransa’da tiyatro eğitimini tamamlayarak ülkemize dönen Şensoy, başlangıçta usta yazar Haldun Taner’in yanında Devekuşu Kabare’ye kısa skeçler yazdı.
1980 yılında oluşumuna öncülük ettiği Ortaoyuncular Topluluğu’nu kurarak aynı anlayışta bulunan usta oyuncuları bir araya getirerek halk tiyatrosu geleneğini sürdürmek üzere oyunlar yazdı. Ortaoyuncular ilk olarak ustanın yazdığı Şahları da Vururlar adlı oyunu çeşitli tiyatrolarda sahneledi. Tiyatrosunda Münir Özkul, Erol Günaydın, Rasim Öztekin gibi deneyimli oyuncularla sahneye çıktı.
Ferhan Şensoy 1989 yılında İstiklal caddesinde bulunan Halep pasajında mimar Campanaki tarafından yapılan, önce tiyatro, opera ve sinema salonu olan Ses Tiyatrosu’nu tadilat yaparak Ortaoyuncular’ı oraya taşır. 1989 yılından sonra kendi tiyatro anlayışını daha da geliştiren Şensoy, yazdığı oyunlar ve gösterim üslubuyla kendi seyircisini yaratır.
Ferhan Şensoy yazar olarak oyunlarında toplumsal eleştiriyi başat tavır olarak benimsemiş bu tavrına uygun bir sahneleme üslubu ile ciddi komedi örneği oyunları seyircisiyle buluşturarak halk tiyatrosunda öncü rol üstlendi.
Ferhan Şensoy toplumcu tavrı ile düşünce dünyası derin, kalemi güçlü, cesur ve muhalif bir tiyatro insanı olarak yazdığı ve sahnelediği Şahları da Vururlar, Muzır Müzikal, İstanbul’u Satıyorum, Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı, Kiralık Oyun, İşsizler Cennete Gider, Beni Ben mi Delirttim gibi oyunları toplumsal aksaklıkları, yolsuzluk ve ahlaksızlıkları iktidar odaklarının yüzüne çarpan oyunlar olarak literatüre geçti.
Usta yazar Ferhan Şensoy kendi yazdığı oyunların yanı sıra Alman komedyen Karl Valentin’den ve Anton Çehov’dan yaptığı adaptasyonları da seyircisiyle buluşturdu.
Yazar, yönetmen ve oyuncu olarak Ferhan Şensoy kendi anlayışı doğrultusunda düzinelerce oyuncu yetiştirdi ve mevcut oyuncular arasında idol oldu. Kendi yazdığı Ferhangi Şeyler adlı oyununu 1987 yılından başlayarak yaklaşık 30 yılda 1670 defa sahneleyerek bir rekora imza attı.
Tiyatro ustalığının yanı sıra sinema ve edebiyatta da üretimlerde bulunan Ferhan Şensoy şiir, deneme ve anı türünde yazdığı kitaplarla da yazın alanında adından söz ettirdi. Sinemada da oyuncu olarak görev alan Ferhan Şensoy, özellikle 80’li yılların başında farklı yönetmenlerle değişik türde yapımlarda önemli roller üstlendi.
Ferhan Şensoy sanat hayatının en verimli yıllarında bu dünyaya veda etti. Ölümüyle Türk tiyatrosunun en has perdesi bir daha açılmamak üzere kapandı. Çünkü üstat sahne ve rol arkadaşının yanına gökyüzüne çıkarken kendi dilini, üslubunu, mizah anlayışını ve cesur eleştirel tavrını da götürdü. Ama sesi ve alaysı tavrı ve cesareti Ses Tiyatrosu’nda yankılanacak.
Tarih de Ferhan Şensoy’a hakkını verecek. Çünkü Ferhan Şensoy bir entelektüel olarak tiyatroda bir birikimdir. Bir yazardır. Bir üslup, bir tavırdır. Bir değerdir.