[Medyascope haber platformundan Sahra Atila’nın Emre Kınay ile yaptığı söyleşinin bir kısmını okuyucularımızla paylaşıyoruz.]
Kültür ve Turizm Bakanlığı kamuoyundan gelen tepkiler üzerine tiyatro, opera ve bale gösterilerinin il hıfzıssıhha kurullarının kararları dışına alındığını yani daha önce getirilen yasakların iptal edildiğini açıkladı. Konuyla ilgili görüşünü aldığımız oyuncu ve Duru Tiyatro’nun kurucusu Emre Kınay, salgın nedeniyle sahne sanatlarının çok zor durumda olduğunu söyledi.
“Hükümetlerin sabahtan akşama değişen önlemleri olamaz”
Salgın döneminde sahne sanatlarının her açıdan etkilendiğini, tiyatronun sadece oyunculardan ibaret olmadığını, arkasında çalışan bir ekip olduğunu söyleyen Emre Kınay, salgın döneminde alınan kararların anlık olduğunu, bir anda alınan kararlarla en az bir aylık çalışmanın boşa gittiğini belirtti:
“Salgın nedeniyle cumhuriyet döneminin en zor zamanını yaşıyoruz. Salgın anlık kararla yönetiliyor. Tiyatro sadece oyuncudan ibaret değil, arkasında bir ekip çalışıyor. Biz son derece desteksiz kaldık. Derdimizi anlatacak bir makam da yok. Kültür Bakanlığı var ama orası da sesler ayyuka çıktığında cevap veriyor. Buradan evine ekmek götüren on binlerce insan var. ‘Ben cuma kapatıyorum cumartesi açıyorum’ demekle olmaz. Bakanlık ‘İptal ediyorum’ dediği zaman herkes biletini iade alıyor daha sonra bir aylık çalışmamız bizim boşa gidiyor. Hükümetin sabahtan akşama değişen önlemleri olamaz.”
Bakanlıkların önlem alırken ilgili kişilerin fikirlerine başvurması gerektiğini söyleyen Kınay, Kültür Bakanlığı’ndan randevu aldığını fakat rahatsızlandığı için gidemediğini belirtti. Erteleme talep ettiğinde ise cevap alamadığını sözlerine ekleyen Kınay, yetkililerin bunu etrafa ‘Randevu verdi, gelmedi’ diye lanse ettiğini söyledi.
“Yardıma değil, desteğe ihtiyacımız var”
Yemek sektörü dışında herkesin sıkıntı içinde olduğunu söyleyen Kınay, salgından önce hiç borcunun olmadığını fakat salgın sonrası borç içinde olduğunu belirtti. Duru Tiyatro’nun sezonu 10 Ekim’de “İki Bekar” isimli oyunla açacağı bilgisini veren son kararı şöyle değerlendirdi:
“’Kapsam dışı bıraktık’ diyorlar ama biz nasıl yaşayacağız burada. ‘Kapalı alanlara girmeyin, eğlenmeyin’ dediniz. Fakat bütün yaz boyunca partiler serbestti, mitingler serbestti… İşin sonbahara gelince ayyuka çıkacağını öngöremediyseniz ben bunu söylediğimde bana kızmayın. Tiyatrolar olarak yardıma değil, desteğe ihtiyacımız var.”
Röportajın tamamı için: