Metin Boran
Osman Kavala, hümanist, kültür insanı, yardım sever, sivil toplum hareketinin öncülerinden, birikimi ve mütevazı kişiliğiyle tanıyanları kendisine hayran bırakan donanımlı bir entelektüel. Osman Kavala, 80’li yılların başında eğitimini tamamlayarak Fransa’dan Türkiye döner ve 12 Eylül’ün o karanlık günlerinde yayınevi kurarak kültürel alanın demokratikleşmesi ve toplumsal aydınlanma için bir hareket başlatır. Sonraki yıllarda yayıncılığın yanı sıra sivil toplum örgütlülüğünde ve insan hakları çalışmalarında aktif olarak yer alır. Sosyal, kültürel alanda yaptığı çalışmalarla çoğulcu ve demokratik bir toplum idealine katkı sunmayı hedefler.
Osman Kavala ile 2002 yılında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda Genel Sanat Yönetmeni olarak çalıştığım sırada tanıştık. Adını ve çalışmalarını biliyor ve uzaktan takip ediyordum. O yıl Anadolu Kültür A.Ş. kurulmuş farklı kentlerde kültürel ve sanatsal alanda proje yürütmeyi amaçlıyorlardı. Osman Kavala ve Anadolu Kültür’ün çalışanları ile neler yapabileceğimizi konuştuk. İlk olarak Büyükşehir, Sur Belediyesi ve Anadolu Kültür ortaklığında Sur Belediyesi Çocuk Şenliği yapılması kararı verildi ve hemen çalışmalara başladık. Bu çalışmalarda Anadolu Kültür adına Zafer, Mine ve tiyatro oyuncusu Melike sorumluluk üstlendiler ve programı organize ettiler. Sur ilçesinin yoksul mahallelerinde yaklaşık 3 bin çocuk sanatla buluşturuldu. Bu çalışmalarda İstanbul’dan ve ülkemizin çeşitli illerinden ressam, tiyatrocu, dansçı, ritim eğitmeni atölyeler yaptı. Çocuklara ayrıca çeşitli gösteriler sunuldu çoğu gösteriye çocuklar da kendi üretimleriyle katıldılar.
Anadolu Kültür ertesi yıl Diyarbakır Sanat Merkezi’ni (DSM) açarak kendi mekanında edebiyat, sanat ve kültürel etkinlikler yapmaya başladı. Bu etkinlikler arasında sinema atölyesi, söyleşiler, edebiyat konuşmaları, oyun gösterimleri ve paneller yapıldı. DSM’nin bu etkinliklerine katılan kursiyerlerin çoğu bazı kavramlarla ilk defa tanışıyor sanat disiplinlerinden haberdar oluyordu. Sonraki yıllarda DSM özgür bir akademi gibi çalışmalarına devam etti.
Osman Kavala ve Anadolu Kültür bu çalışmalarla Anadolu’da öncelikle kültürel birikimi ve geleneği bugüne taşıyarak etnik çeşitliliği önemsiyor ve bu değerleri bir zenginlik görüyor toplumsal alana çıkarılmasını önemsiyor ve bu amaç doğrultusunda çalışıyordu. Osman Kavala ile daha sonra İstanbul’da Sosyal Kültürel Hayatı Geliştirme Derneği ve Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde de ortak projelerde çalıştık.
Sanat ve sanatçı dostudur Kavala, kültür insanıdır. Kültürel üretimlere değer verir, destekler ve bu üretimlerin toplumsal düzlemde yaygınlaşması için katkı sunar.
Toplumsal ve kültürel alanın demokratikleştirilmesi ve farklı kültürlerin bu alanda kendini ifade etmesi için samimiyetle çalışan deneyimli kültür insanı Osman Kavala 1000 gündür tutuklu. Hukuktan, yasadan, yargı sürecinden, adaletten ve anlayan herkesin ortak kanısı Kavala’ya haksızlık yapıldığıdır. Kavala’nın desteklediği sanatsal ve kültürel üretimler ve etkinler, ayrıştırıcı değil, birleştirici bir ortak yaşam idealine hizmet eder. Toplumsal alanda homojen bir kültür anlayışına karşı çoğulculuğu öne çıkarır ve bu kültürel zenginliğin Anadolu’nun tarihsel bir gerçeği olarak altını çizer.
Osman Kavala özgür bırakılsın.