Öğrencilere Açık Mektup: ‘Beklemeyin’

Yazan: Dr. Sarah Bay-Cheng

Çeviren: Dr. Mehmet Özbek

Değerli sanat öğrencisi,

Sen elzemsin.

Dünyanın neresinde olursan ol, uyguladığın disiplin ya da okuduğun alan hangisi olursa olsun yaratıcı çalışmalarına bu yıl da devam edeceksin. Sana ihtiyacımız var.

Halihazırdaki tüm belirsizlik ve planlamaların ortasında, ‘işlerin normale dönmesini beklemek’ oldukça baştan çıkarıcı. Üniversitenin ilk yılını yeni bitirmiş birinin ebeveyni olarak zoom sınıflarının zorluklarını görüyor ve mevcut olan durum bitene kadar ara vermenin cazibesini idrak edebiliyorum. Fakat bir sonraki ‘normal’in neye benzeyeceği yahut ne zaman gelebileceği de henüz belli değil. Bazı şeyler hatırladıklarımıza benzeyebilir, bazıları ise ilelebet farklı olabilir. Böylesi bir belirsizlik kaygıya yol açsa da özellikle yeni nesil küresel sanatçılar için az bulunur bir fırsat da sunuyor.

Bugün üniversitelerde okumakta olan geleceğin sanatçıları, tasarımcıları ve akademisyenleri sanatın neler yapabileceğini keşfetmek ve geçmişin sorunlarıyla yüz yüze gelebilmek adına eşine az rastlanır bir fırsata sahipler. Bu keşif yolculuğuna katılanlar yaratıcı uygulamaların geleceği için zemin hazırlayacaklar. Şimdi bu değişikliklerin içinde yer alma ve ne tür bir geleceğe sahip olacağımızı belirleme zamanı.

Üniversitenin dışında, yaratıcı alanlar ve endüstriler halihazırdaki krize cevaben hızla değişim gösteriyor. Sanat eğitiminin kendisi de kamu ve profesyonel ortaklarla birlikte çalışarak bu değişimi yönlendirmek adına farklılaşmaya başlayacaktır. Günümüzde öğrenim gören öğrenciler bu tartışmalara en başından itibaren katılma ve gelecek tartışmalara gerçek zamanlı olarak hazırlanma şansına sahipler. İşte bu, tecrübeye dayalı gerçek eğitimdir. Bu, salt, yeniliklere geldikleri gibi uyum sağlamak değil, aynı zamanda gelecekte, bir sonraki adımda söz sahibi olmaktır.

York Üniversitesi Sanat, Medya, Performans ve Tasarım Bölümü Dekanı olarak bu uğurda sanat ve tasarım öğrencilerini önümüzdeki yıl ve sonrasında desteklemeyi taahhüt ediyorum: Öğrencilerin bahsedilen yenilikleri gerçekleştirmelerine, geleceğe hazırlanmalarına ve sanat için sürdürülebilir bir geleceğin parçaları olabilmeleri adına onlara yardımcı olmakta kararlı olduğumu belirtmek istiyorum. Bu sadece işleri farklı bir biçimde ele almakla ilgili değil, daha iyi nasıl yapılabileceği ile ilintilidir.

Dünyanın dört bir yanında ve birçok farklı kurumda fakülteler ve fakülte personelleri dur durak bilmeden bu geleceğe uyum sağlayabilmek ve hazırlıklı olabilmek adına çalışıyor. Fakat sizlerin de yardımlarınıza ihtiyacımız var.

Sanatların geleceğini tanımlamak için sadece birkaç kişi katılım sağlarsa, meydana gelecek kaçınılmaz yenilikler, o birkaç kişinin yararına olacaktır. Covid-19’un ardından, sanatın kolektif ve bireysel refahımız için ne kadar önemli olduğunu görmekle birlikte bu hastalığın etkilerinin eşitlik gözetmediğine de tanıklık ettik. Şimdi yeni neslin seslerini ve birbirinden farklı bakış açılarını kaybetmeyi göze alamayız. Yolda olan yenilikler, ne kadar deneyimli veya yetenekli olurlarsa olsunlar, sadece yerleşik sanatçılara bırakılamayacak kadar büyük ve önemlidir. Sanat için sürdürülebilir ve kapsayıcı bir gelecek sağlamak adına, başta sanat eğitimine yeni başlayanlar olmak üzere birçok farklı bakış açısına ihtiyacımız var.

Ne yaparsanız yapın, vazgeçmeyin. Bu sefer değil. Yaratıcı sanatların ve endüstrilerin geleceğini tanımlayacak olan değişimleri yönlendirme fırsatınız var. Eski yaşam koçumun masasında asılı duran bir deyiş vardı: “Bekleyenler için de güzel şeyler vardır. Ama o güzel şeyler, güzellikler uğruna koşturanların arkalarında bıraktıkları şeylerdir’’. Şimdi acele etme zamanı.

Tabii ki, kimsenin kendi sağlık ve güvenliğini ya da sevdiklerinin ve toplumlarının sağlıklarını riske atmalarından bahsetmiyorum. Şu anda öncelikli hedefimiz müşterek sağlığımıza dikkat etmek olmalıdır. Bu öncelik tam da sanat ve tasarım alanında bir sonraki adımın ne olacağına dair tartışmaya katılacak geniş kitlelere ihtiyaç duyduğumuzun bir göstergesidir. Uygulamalarımız hassas bir biçimde gözden geçirilmeli; mümkün olduğunca herkesi kapsamalı ve herkesin katılımıyla gerçekleşmelidir.

Beklemeyi göze alamayız ve geriye dönüp kaybettiklerimize bakamayız. Eğer içinde bulunduğumuz zamanı birlikte geçireceksek mümkün olan her şeyi geliştirmeliyiz. Her şeyden önemlisi önümüze ne tür yenilikler çıkarsa çıksın bütün bunların herkesin yararına olduğundan emin olmalıyız.

Bu bakımdan umarım sizler -genç sanatçılar, düşünürler, tasarımcılar, akademisyenler ve yenilikten yana olanlar- bu sonbaharda da yaratıcı ve eğitici olan yolculuklarınıza devam edersiniz. Yolunuz nereye düşerse düşsün, sesinizin ve bakış açılarınızın hepimizin içinde bulunduğumuz zamanı anlamamız, yarın için daha iyi bir olanak yaratmamız adına zaruri olduğunu bilin.

Biz sanatla ilgilenenlerin önümüzdeki yıl üzerinde çalışacağı şey cihazlarla, teknolojiyle ve yapılarla ilgili olmayacak. İnsanlarla, fikirlerle ve hayal gücüyle ilgili olacak. Farklı biçimlerde iletişim kurmayı ve yeni yollarla iş birliği yapmayı öğreneceğiz. Tüm bu değişiklikleri, yeni yetişmekte olan sanatçıların aktif katılımı olmadan kapsamlı bir biçimde gerçekleştirmek oldukça zor. Sanatın, endüstrilerin, sanat organizasyonlarının ve üniversitelerin kapsayıcı ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmak ve bu geleceği tanımlamak adına sizlere, gelecek nesillere, fikirlerinize ve yeteneklerinize ihtiyacı var.

Bir sonraki normali tanımlamak ve geliştirmek için gelecek nesillere ihtiyacımız var. Başlamak için sabırsızlanıyorum.

Dr. Sarah Bay-Cheng

Sanat, Medya, Performans ve Tasarım Bölümü Dekanı

York Üniversitesi, Kanada