İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’ndaki görevine son verildikten sonra ailesiyle Almanya’ya yerleşen tiyatrocu Kemal Kocatürk’ün ihracının yürütmesi durduruldu. Mahkeme, işlemin hukuka aykırı olduğuna, niteliği dikkate alındığında telafisi zor veya imkânsız zararların ortaya çıkabileceğine hükmetti. Kocatürk, “Adalet tecelli etti. Zaten bir yanlıştı, yanlıştan geriye dönülmüş oldu. Mahkemenin bu şekilde belirlemiş olması kadar mükemmel bir şey olamaz. Umarım emsal karar olur” dedi.
İstanbul 11. İdare Mahkemesi’nin kararında, Kocatürk hakkında, İBB’nin İnsan Kaynakları Müdürlüğü’ne ulaşan isimsiz bir ihbarın ardından, sosyal medya paylaşımları nedeniyle soruşturma başlattığı belirtildi. Disiplin cezalarının, ağırlığı ve önemi sebebiyle Anayasa’nın 38. maddesindeki suç ve cezalara ilişkin kurallara tabi tutuldukları anımsatılan kararda, “Kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesine dikkat çekildi. Ceza yaptırımına bağlanan her bir fiilin tanımının yapılması ve kanunun ne tür fiilleri suç sayarak yasakladığının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirtilmesi gerektiği vurgulanarak, “Suçun karşılığı olan cezanın ve suç sayılan fiili gerçekleştiren kamu görevlisinin hangi disiplin kuralını ihlal ettiğinin açık bir şekilde ortaya konulması da zorunludur. Söz konusu fiil, mevzuatta öngörülen tanıma uymuyorsa verilen disiplin cezasının hukuka aykırı olacağı açıktır” denildi. Kararda, davacının paylaşımlarının,“Herhangi bir siyasi parti yararına veya zararına fiilen faaliyette bulunmak” fiili kapsamında olduğunun anlaşıldığı ifade edildi. Kocatürk’ün, fiilinin “Yasaklanmış her türlü yayını veya siyasi veya ideolojik amaçlı bildiri, afiş, pankart, bant ve benzerlerini basmak, çoğaltmak, dağıtmak veya bunları kurumların herhangi bir yerine asmak veya teşhir etmek” suçu kapsamında değerlendirilerek memurluktan çıkarılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı belirtildi.
‘Türkiye’ye dönmem’
Kararı gazetemize değerlendiren Kocatürk, mahkeme sonucunun Türkiye’de adaletin yarım yamalak olsa da işler halde olduğunu gösterdiğini dile getirerek “Benim durumumda olan yüzlerce insan var. Umuyorum onlar için de bir emsal karar olur. Onlar da işlerine yeniden kavuşurlar” dedi. Kararın şimdiki yaşantısını etkilemeyeceğini ifade eden Kocatürk şöyle devam etti “Türkiye’ye dönsem ne yapacağım? Almanya’da çocuklarım okula gidiyor. Berlin’e yerleştik. Ben orada işimle ilgili çalışmalara başladım. Artık Türkiye’ye dönmeyi düşünmüyorum. Bu saatten sonra dönmek zor artık. Bu karar adaletin yerini bulması açısından önemliydi. Özlük haklarımı almam konusunda da önemliydi. Şu an emeklilik hakkımı aldım. Sonrasında da emekli olmayı planlıyorum. Şehir Tiyatroları ile de ilişiğimi keseceğim.”
Belediye ihracın arkasında
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ise mahkemeden davanın reddini istedi. İBB’nin dosyaya sunduğu savunmada, Kocatürk’ün oyuncu olarak dikkat etmesi gereken statünün aksine, bir siyasetçi edasıyla eylem ve söylemlerde bulunduğu, kişisel görüşün ifadesi sınırlarını aşan, alenen bir siyasal oluşumu eleştiren, başka bir siyasal düşünceyi öven eylemlerde bulunduğu öne sürüldü.