Nedim Buğral
Oyun Hareketi Derneği’nin kuruluşundan bu yana yaklaşık bir yıl geçti. Oyun hakkı temelli yürüyen projelerimizden birisi de “Okullarda Oyun Kültürü” konulu seminerlerimiz. Bir süredir bu platformda bu konuda yazıyorum. Aşağıdaki soruları ise drama, çocuk tiyatrosu ve oyun konusunda çalışanlar ile tartışmak üzere paylaşıyorum. Belki oyunun okul sahasında önemi konusunda bir kamuoyu yaratabilir, drama-tiyatro çalışanlarının ‘okullarda oyun’ konusunda sorumluluklarını masaya yatırabiliriz.
Bu yazıda okullarda çocukların oyun oynaması meselesinde birlikte kafa yormaya ne dersiniz?
1) Okul koridorlarında ne gibi düzenlemeler yaparsak koridorları çocuklar için daha oynanabilir hale getirebiliriz? Okul koridorlarında oyun oynamanın yasaklanmasına neden olan doğru ya da yanlış gerekçeleri ortadan kaldırmak için neler yapabiliriz?
2) Öğretmenin okulda, ebeveynin evde oyunu boş zaman etkinliği olarak görme durumunu nasıl değiştirebiliriz? Oyun neden çocuğun boş zaman etkinliği değildir?
3) Okul programlarını planlarken çocukların oyun ihtiyaçlarını gözetmek mümkün müdür? Mümkünse neler önerirsiniz?
4) Çocuklar okul bahçelerinde özgürce oynuyorlar mı? Yoksa çeşitli mazeretlerle çocukların bahçede oyun hakkı engelleniyor mu? Nöbetçi öğretmenler hangi motivasyonlarla nöbet tutuyor? Fonksiyonları nedir?
5) Hangi tip öğretmenler çocuklar tarafından çok sevilir? Nedeni ne olabilir?
6) Okullarda temizlik-gıda gibi ihtiyaç alanlarında denetleme, prosedürler belirgin iken; çocuk için bir diğer temel ihtiyaç ‘oyun’ konusunda nasıl bir mekanizma var? Ya da nasıl bir mekanizma kurabiliriz?
7) Oyun tabanlı eğitim, drama, çocuk tiyatrosuna dair yayınlar çokça varken, saf hali ile oyunun okuldaki yerine dair yapılmış çalışma, yayınlanmış eser var mı? Varsa da ne kadar çok?
8) Sürekli öğrenci ile temas halinde olan öğretmenin ‘çocuğun en temel gereksinimi oyun’ ile ilgili ne gibi çabaları olabilir? Öğretmenin, oyunun doğasını öğrenme, farklı oyun türlerinde pek çok oyun bilme, öğrenme iştahı var mı?
9) “Bir çocuğun eğitimsiz bir yılını telafi edebilirsiniz, ama oyunsuz bir yılını telafi edemezsiniz” önermesi, meseleyi doğru mu özetliyor? Yoksa çok mu abartılı buldunuz bu düşünceyi?
10) Köy okullarında ya da yarım gün eğitim verilen okullarda öğrenciler; tam gün şişirilmiş akademik program, İngilizce, sanat, spor programları içinde büyüyen özel okul öğrencilerinden daha mı özgür ve güçlü yetişiyor? Ve devlet okullarının tam gün eğitime geçecek olmasına bu pencereden baktığımızda öğrencisinden neler götürecek?
Diğer bir ifade ile kendi başına karar verebildiği anların fazla olduğu, serbestçe daha fazla oyun oynayabilen çocukla, plaza çocukları arasında kendine güven, karakterin güçlü olması hususunda ters orantı mı var? Yoksa bu bir kalıp yargı mı?
Peki, sizin ‘okullarda çocukların oyun kültürü’ne dair başka sorunuz var mı?