Bahar Çuhadar
Şehir(ler) hem çaktırmadan hem de hızla değişiyor. Mahalleler tarih oluyor, bir zamanların ahşap köşkleri şimdinin apartmanları minik minik sitelere dönüşüyor. Kemal Sunal filmlerindeki müteahhitler ölmedi, arabalarının markaları değişti sadece. İstasyonlar kapandı, banliyö trenleri yok artık, hızlı tren var ama… Bu hareketliliğin orta yerinde kımıldamadan durmak, kurtlanmış eski mobilyaları kurtarmaya çalışmak kadar nafile bir çaba…
‘Ev’vel Zaman’ bizi dönüşüm orta yerinde, ne yapacağını bilemez halde kalakalmış iki kızkardeşin hayatına konuk ediyor. İlkin ve Veda; İstanbul’un, bir zamanların tatlı sayfiyesi, şimdilerde zamanın gerisinde kalmış semtinde, anneannelerinin kentsel dönüşümün eşiğindeki evinde buluşuyor. Biri ömür boyu kafasını çıkarmadığı bu mahalleden kurtulma, diğeri kentin karmaşasından kaçıp çocukluk anılarına sığınma, eskiyi diriltme peşinde. Onlara mahallenin eski müteahhidinin mimar çıkmış oğlu, çocukluk arkadaşları Erdem de dahil oluyor.
‘Ev’vel Zaman’ kentsel dönüşümü odağına alan ama bellek, anılar, büyümek üzerine de söz söyleyen incelikli bir oyun. Gülce Uğurlu’nun yazıp yönettiği, en sade ifadeyle ‘işinin ehli’ üç oyuncunun, Esme Madra, Funda Eryiğit ve Bedir Bedir’in rol aldığı bir oyun.
Oyunun alameti farikası ise sahnedeki dördüncü karakter/oyuncu diyebileceğimiz dekor. Çok uzun zamandır dekorun bir oyunun organik bir parçası haline gelişine, bu kadar zekice kullanılışına denk gelmemiştim. Meryem Bayram’ın tasarladığı 25 ahşap blok (ya da plaka) her bir sahnede farklı bir rol üstlenerek sahnelerin geçtiği mekânları kuruyor, atmosferi yaratıyor, oyunculara ‘oyun arkadaşı’ oluyor. Mezar, sandalye, çatı, ev eşyaları, apartman…. Oyunun hem aksesuarı hem dekoru olarak sürekli dönüşüyor bloklar. Bir sahnede hareketleniyorlar bile! Her sahnede bloklarla farklı bir düzenek kuruyor oyuncular ve bunu tertemiz bir koreografiyle yapıyorlar. (Bazı sahne aralarında blokların yerleşmesinin azıcık uzun sürmesi, böyle bir oyunda ancak nazar boncuğu olur.)
Çok iyi bir ritme sahip
Oyun; metin ve rejinin yanı sıra üç oyuncunun da etkili performansları ve dekorun yaratıcı katkısının eşliğinde çok iyi bir ritimle sürüyor. Bu dört unsur bir araya gelip bize yer yer duran, yavaşlayan, sonra hızlanan, yükselen bir öykü canlandırıyor. (Bu dengeli ritimde, belki ekibin metni sahne üstü çalışmaları esnasında oluşturmasının da payı vardır.) Yakup Çartık’ın ışık, Gökhan Deneç’in ses tasarımları da atmosferi bütünlüyor. Sinemada da tiyatroda da defalarca çok iyi işlerine tanık olduğumuz üç genç oyuncuyu; Madra, Eryiğit ve Bedir’i bu kez bir arada görmek için de iyi bir fırsat.
Prömiyerini geçen sene İstanbul Tiyatro Festivali’nde yapan ‘Ev’vel Zaman’ zekice ve naif bir iş. Metin ve/veya reji matematiği iyi kurulmuş oyunların seyirciye geçirdiği his de daha etkili oluyor. ‘Ev’vel Zaman’ bunun ötesinde geometrisi iyi kurulmuş bir oyun. Yönetmenlik, reji ve sahne tasarımı üzerine kafa yoranların bilhassa ilgisini çekecektir. Mimarlar da görse fena olmaz!
Yıldız: 4/5
EV’VEL ZAMAN
Yazan&Yöneten: Gülce Uğurlu
Oyuncular: Esme Madra, Funda Eryiğit, Bedir Bedir.
Süre: 75 dakika Bilet fiyatı: Öğrenci 35 TL, tam 45 TL.
Ne zaman, nerede: 9 Ocak Pazartesi, 20.30 Taşra Kabare Mekân
NEREDE BU OYUNLAR?
Her gece irili ufaklı pek çok salonda oyunlar oynanıyor, hepsinin bileti aynı mecrada satılmıyor ve oyunları takip etmek bitmeyen bir Google gezintisi gerektiriyordu. Ta ki 2015 Ekim’inde Tiyatrolar.com.tr önümüze gelene kadar. Tuhaf ama evet, bir sene öncesine kadar oyunların hepsini bir arada takip edebileceğimiz bir kaynak yoktu. Tüm oyunların (kısa süre önce sahneden kalkmış olanlar dahil) künye ve gösterim bilgilerine tek seferde ulaşma fırsatı sunan, oyun programı yaparken hayatı kolaylaştıran portalı hazırlayanlara ve akıl edenlere teşekkürler.
7 Ocak 2016 tarihinde Hürriyet Cumartesi’de yayımlandı.