Mimesis Haber / Nedim Saban’ın 27 Ağustos Perşembe günü belediye tiyatro salonlarının son dönem kullanım politikaları üzerine sosyal iletişim ağı Facebook üzerinden yaptığı açıklamayı yayınlıyoruz.
Tiyatrodaki çalışma arkadaşlarım ” lütfen yazma, salonsuz kalırız” diye korkuta dursunlar, gönül verdiğin mesleğim için, yanlış bulduğum tüm uygulamaları, sanatı yaşatmak adına yazmaya devam edeceğim. Kötülükleri belgelemek bizim sanatçı olarak tarihe karşı sorumluluğumuz. Kadıköy Belediyesi salonlarını provalarımıza tahsis etti, bu karanlık günlerde festivaller yaparak topluma örnek oldu, ancak ne yazık ki yanlış uygulamalar da yapıyor. Demokrat belediyeleri bu konuda rahatlıkla ve kıyasıya eleştiririm. Çünkü bir özeleştiridir bu ve aydın insanların hatadan dönme şansı vardır. Yıllardır Kadıköy salonları özel tiyatrolara ücretsiz kullandırılırken şimdi kira talep ediliyor. Çok yüksek bir kira değil bu, ama AKP belediyeleri tam tersine perde açılsın diye yandaş tiyatrolara ödenek ayırırken, Bakırköy, Beşiktaş, Kadıköy kira talep etmeye başladı. Daha acısı Kadıköy Belediyesi, Devlet Tiyatrosu’na da salon vermiş. Bir ülkede normalde devlet salon yapar, belediyeye verir, bu kez tam tersi bir durum var. DT bu salonların bazı haftalarını özellerin elinden alacak, ucuz bilet politikasıyla farklı bir seyirci kitlesi yaratacak, bir anlamda haksız rekabet yapacak. Bizler ise nerede be zaman oynayalım, kira parası çıktı mı, bilet satıldı mı, bilet satıldığı halde masraflar çıktı mı, ayda bir kez oynanan oyun için reklam yapmaya değdi mi, oyuna çok seyirci geldiği için bir ikinci gün uzatma şansı bulur muyuz, gibi dertlerle uğraşmaktan işimizle uğraşmamayacağız. İşte ana muhalefetin bizi iktidara ve kapitalizme yem etme öyküsünün bazı kesitleri. Öte yandan Devlet Tiyatrosu Yönetmeliği’nde de özel tiyatroya yardım etme zorunluluğu var. Bu yardım hazır salonumuzu elimizden alarak olacaksa, aman daha fazla destek istemiyoruz.