Sezon kapananı bir aydan fazla zaman geçti ve tiyatro dünyası ya dinleniyor ya da sezona hazırlık yapıyor. Bazı yaz etkinliklerine ve özellikle genç tiyatro mekanlarının yaz programlarına rağmen alışıldığı üzere tiyatro gündemi yaz uykusunda. Fakat tam da hükümetin değişeceği bu günlerde tiyatrocuların yeni hükümetten beklentilerine dair ses seda yok. Ne kurum tiyatrolarının, ne özel tiyatroların ne de amatör tiyatro bölgesinin bir çıkışı bulunmuyor.
Özel tiyatrolara devlet desteği için Kültür Bakanlığı’na yapılacak başvuruların tarihi yaklaşıyor. Geçtiğimiz senelerde bazı özel tiyatro gruplarına devlet yardımı yapılmaması tiyatrocular arasında bir hareketlilik başlatmıştı. Bazı gruplar Gezi sürecinde göze batmış ve kendilerine bir nevi ceza kesilmişti. Diğer taraftan aynı tiyatro grubunun beş ayrı projesine birden destek verilmesi gibi uygulamalar ve yardım sözleşmesine “genel ahlaka uygunluk” kriteri eklenmesi tepki toplamıştı. Bu sene özel tiyatrolar nasıl davranacak, devlet nasıl hareket edecek, göreceğiz.
Öte yandan belediyelerin tiyatro salonu inşa etmeleri için bir yasa çıkarılması konusunda başvuruda bulunulması oldukça olumlu. Ancak bu opera ve tiyatro salonlarının hangi ihtiyacı karşılayacağı, nasıl imar edileceği, kimlerin hizmetine açılacağı ve de en önemlisi halkın bu salonlarda kültür üreticisi olmasının önünün açılması gibi konular uygulamada çok önem kazanıyor. Belediyelerin bu konularda tiyatrocuların ve halkın görüşlerini alarak ilerlemesini sağlayacak oluşumlara ihtiyaç var.