Savaş Aykılıç
“Kontrabas” Oyunu İstanbul Devlet Tiyatrosunda; Çeyrek Asırdır Metin Belgin İle Hayata, Sanata, İnsana, Topluma Olan Ezbere “Kontra Basıyor”
27 Martı Küçük Sahnede Kutladık
27 Mart Dünya Tiyatro Günü için Beyoğlu Atlas Pasajında Küçük Sahne’deyiz. Seyircilerimiz bir ayine gider gibi bakımlı giyinmiş gelmişler. Herkesin yüzü gülüyor. Herkes umutlu, coşku dolu. Bahar geldiği, sıcaklar başladığı için mi, tiyatro bayramı olduğu için mi, yoksa her ikisi için mi bilmiyorum ama o küçücük salon dolup taşıyor.
27 Mart Dünya Tiyatro Günü Bildirisini Bu Yıl Demet Taner Kaleme Aldı
Oyun öncesi İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdür Yardımcısı Ayşen İnci çıkıyor sahneye ve bu yılki Dünya Tiyatro Günü Türkiye Bildirisi’ni okuyor. Bu yıl bu bildiriyi Haldun Taner Yılı olması nedeniyle olmalı; Haldun Taner’in eşi Demet Taner hazırlamış. Eşler gitgide birbirine benzermiş, doğruymuş, eşini dinlerken sanki Haldun Taner’in o eşsiz tiyatro ve insan birikimini ve bilgeliğini duyumsuyoruz.
Modernizmi Sorgulayan Bir Yazar Olarak Patrick Suskind
Patrick Suskind, eserlerinde modern insanı ve modern hayatın (modernizmin) doğaya, doğasına yabancılaşmasını, yalnızlaşmasını ve iletişim bozuklukları gibi konuları tercih eden bir yazar. Kontrbas oyununda da, bütün bu konuları ayrıntılarıyla ve ustalıklı bir örgüyle ördüğüne şahit oluyoruz.
Hayata “Kontra Basmış “Bir Müzisyenin Hayatla ve Sanatla Yüzleşmesi
Kontrabas, bir müzisyenin kontrabası üzerinden hayatla sanatla ve kendine tuttuğu aynayla yüzleşmesinin hikayesi. Modern hayatın “mutlu olmak için başarı şart” ilkesini yerine getirmekte zorlanan, hatta düpedüz başarısız olan veya kendini öyle gören bu yüzden de son derece mutsuz, huzursuz ve huysuz olan ama sanattan ve mesleğinden söz açıldığında bülbül gibi şakıyan, orkestrada aşık olduğu kadını uzaktan ve karşılıksız (platonik ) seven, içi sanat, müzik ve insan sevgisi ile dolup taşan utangaç bir müzik adamının öyküsü.
İşine ve müzik aleti kontrabasına aşık bir sanat adamı her gün en az sekiz saat çalmak; prova yapmak ve konser vermek zorunda kalırsa geriye nasıl bir sosyal yaşam kalır? Bir gün ara verse “kendisine ihanet eden” bu “dişi” ve “kıskanç” enstrümanı ile karı koca gibi olan bir sanatçının karı koca gibi didişmesi, çekişmesi, yüzleşmesi…
Kontrabas, deyim yerinde ise hayatta da “kontra basan” / sıra dışı düşünen, ezber bozan bir oyun. Bir sanatçının, bir bireyin toplum orkestrası içindeki yerini sorgulaması, orkestranın (toplumun) önyargıları, birey üstündeki mutlak baskısı ve otoritesi ve yaratıcılık üzerinden özgürleşmek ve aşkınlaşmak…
Kontrabas Çeyrek Asırdır Rekora Koşuyor
Metin Belgin, işte bu tek kişilik oyunun yönetmeni ve virtüöz oyuncusu. Yirmi dört sezondur. Neredeyse çeyrek asırdır! İlk oyunu oynadığı yıl doğanlar bugün yirmi beş yaşında! Ülkemiz için de, belki dünya için de bir rekor.
Metin Belgin; “Kontrabas Benim Oyunculuk Laboratuarım”
“Kontrabas oyunu benim oyunculuk laboratuarım. Yaşayan canlı bir organizma gibi bu oyun da benimle birlikte yaş aldı, olgunlaştı. Aynı metni her seferinde küçük dokunuşlarla, tıpkı müzikte olduğu gibi, hızlanarak, yavaşlayarak ve duraklarını her seyirciye göre farklı akort ederek oynamak bir oyuncu için paha biçilmez bir deneyim.”, diyor usta oyuncu Metin Belgin.
Oyun Bir Rüzgar Gibi Geçiyor Metin Belgin İse Fırtına Gibi Esiyor
Gerçekten de oyun ne zaman başladı ne zaman bitti, bir saat yirmi dakika nasıl geçti anlayamadan Metin Belgin kan ter içinde, sahnede bir an bile düşmeyen ritmiyle, mükemmel oyunculuğu ve oyunu sunumuyla sahnede fırtına gibi esti.
Virtüöz Oyuncudan Oyunculuk Dersi
Bir müzisyenin (genelde hemen tüm sanatçılar böyle galiba) hassas, zaman zaman kırılgan, naif, medcezirli ruh durumlarını canlandırmada, bir insan olarak rol kahramanının hayatla ve sanatla ilgili korkularını, kaygılarını, endişelerini ve umutlarını seyirciye iletmede sıra dışı bir işe imza atıyor oyuncumuz.
Çevirmen Hale Kuntay’a Plaket
Oyun sonrası da yapılan mini bir törenle Ayşan İnci, Metin Belgin’e 24.sezon anısına hazırladıkları “Fotoğraflarla Metin Belgin” albümünü sunuyor. Metin Belgin de oyunun çevirmeni (çeviride bir duayen olan ve Kontrabas’ta da eli öpülesi bir işe imzasını atan) Hale Kuntay’a bir plaket hediye ediliyor.
İyi ki varsın TİYATRO. Nice sezonlara inşallah Kontrabas, nice nice oyunlara ve alkışlara Metin Belgin.
Yazan : Patrick Suskind
Çeviren:Hale Kuntay
Yönetmen :Metin Belgin
Dekor Tasarımı : Ethem İzzet Özbora
Giysi Tasarımı : Serpil Tezcan
Işık Tasarımı : Yakup Çartık
Oyuncu : Metin Belgin
Müzik Danışmanı : Kerim Soysal
Sahne Amiri : Şafak Doğan Yalçın