Mimesis Haber / Boğaziçi Üniversitesi son günlerde bir istifa çerçevesinde dönen akademik ortam tartışmalarına konu oluyor. Mimesis Tiyatro Çeviri/Araştırma Dergisi hakem kurulu üyeleri arasında da yer alan Yard. Doç. Dr. Suna Ertuğrul geçtiğimiz hafta istifa etti. 15 yıldır Boğaziçi Üniversitesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde öğretim üyeliği yapan Ertuğrul’un istifası akademik camiada tartışma yarattı. Derslerin başladığı hafta gerçekleşen bu istifanın sıradan bir olay olarak değerlendirilemeyeceği, en başta Ertuğrul’un akademik kimliğine ve eğitim anlayışına yakından tanıklık eden öğrencileri tarafından dillendiriliyor.
Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde görev yapan diğer öğretim üyelerinin sistematik mobbing‘ine maruz kaldığı iddia edilen Suna Ertuğrul’un özellikle son dönemde artan baskılar ve engellemeler sonucunda istifa ettiği belirtiliyor. Baskıların temelinde, hocanın bölümün farklılıklara ve değişime açık olmayan “geleneğinin” dışında kalması ve öğrencilerle akademik araştırma ortamının gerektirdiği gibi özgürlükçü ve eşitlikçi bir ilişki kurması olduğu iddia ediliyor.
Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü, bölüm öğrencilerine yaptığı açıklamada bölümün demokratik bir yapısı olduğunu ve herhangi bir baskının söz konusu olmadığını, Suna Ertuğrul’un her zaman istediği içerikteki dersleri açabildiğini iddia etti. Suna Ertuğrul ile açacağı dersin içeriğini bildirdiği 20 Ağustos’tan sonra herhangi bir iletişim kurulmadığı belirtilen Bölüm Başkanı Aslı Tekinay imzalı açıklamada dersler başladıktan sonra gerçekleşen bu istifaya herhangi bir anlam verilemediği ifade edildi. Buna karşın Suna Ertuğrul’a sahip çıkan öğrencileri bölümün açıklamasının alenen yalan olduğunu açıkladı. Dersinin içeriğine müdahale edilmesinin dışında, açacağı dersin tüm gereklerini yerine getirdiği halde ilk derse gelmediği gerekçesiyle hakkında tutanak tutulacağı kendisine bildirilince Ertuğrul’un istifaya karar verdiği ifade edildi.
Suna Ertuğrul yaptığı açıklamada sürecin ayrıntılarına değinmezken bu istifanın en temel nedeninin “bölüm”le arasındaki ideolojik farklılık olduğunu ve kavga etmeye artık mecali kalmadığını anlatıyor. Bilgi birikimini bu akademik ortamda olmasa da her daim paylaşmaya açık olduğunu belirten Ertuğrul, baskılar karşısında öğrencilerin kenetlenmesinden mutluluk duyduğunu belirtiyor.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Ertuğrul’un göreve geri çağrılması ve ders müfredatının öğrencilerin ihtiyaçları ve çağın gerekleri doğrultusunda yeniden oluşturulması için bir eylemlilik süreci başlattı. Bir eylem ve ardından iki forum gerçekleştiren öğrenciler talepleri karşılanıncaya kadar sürece devam edeceklerini belirtiyor.
Suna Ertuğrul’un hakem kurulu üyeleri arasında yer aldığı Mimesis Tiyatro Çeviri/Araştırma Dergisi yayın kurulu ise olayı özgürlükçü bir akademik eğitim açısından vahim bulduğunu belirterek şunları ifade etti: Suna Ertuğrul gibi araştırmacı bir kimliğe ve samimi bir eğitim anlayışına sahip akademisyenlerin marjinal kalarak eğitim sisteminde barınamaması son derece üzücü. Umuyoruz ki çabalar sonuç verir ve akademik ortam sahip olması gereken niteliklere kavuşur.
Sezin Gündoğan / Mimesis Haber