Mimesis Haber / İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 2004 yılından bu yana düzenlenen 19. İstanbul Tiyatro Festivali, dün akşam Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde sahnelenen Ne Yaptıysak Nafile… adlı oyun ile başladı. Festivalin ilk günü Polonya rüzgarı estiren Ne Yaptıysak Nafile… oyununu; ödüllü yazar Dorota Maslowska yazdı, ödüllü yönetmen Grzegorz Jarzyna yönetti. TR Warszawa ile Berlin Schaubühne am Lehniner Platz ortak yapımı olan Ne Yaptıysak Nafile…, festival seyircisinden büyük ilgi gördü.
İKSV Onur Ödülü Grzegorz Jarzyna’ya Verildi
Polonya-Türkiye arası diplomatik ilişkilerin tesisinin 600. yıldönümü ile ilgili kutlamalar kapsamında 19. İstanbul Tiyatro Festivali’nin konuklarından olan Polonya tiyatrosunun genç ve yenilikçi yönetmeni Grzegorz Jarzyna; festival tarihinin ikinci Onur Ödülü’nü İstanbul Tiyatro Festivali Direktörü Leman Yılmaz’ın elinden aldı.
Bugüne kadar sahnelediği prodüksiyonlarla birçok ödül alan Grzegorz Jarzyna’ya, 1998’den beri TR Warszawa’nın sanat yönetmenliğini üstleniyor. 2006’da başladığı kurumun genel müdürlüğü görevini de sürdüren genç yönetmen klasik tiyatro yapıtlarının oldukça cesur denilebilecek yeni uyarlamalarıyla ünlendi. Grzegorz Jarzyna, Avrupa’nın tanınmış romanlarını Varşova’da sahneye uyarlaması ve güncel “kışkırtıcı” metinleri sahnelemesiyle tanınıyor. Yönetmen aynı zamanda The European Capital of Culture-RUHR programı kapsamında Odyssey Europa projesine dahil edilen altı Avrupalı yönetmenden biri.
Festivalde Ne Yaptıysak Nafile… ve Nosferatu adlı iki oyunu ile seyircilerin karşısına çıkacak olan Grzegorz Jarzyna; festival izleyicisiyle ayrıca bir söyleşide buluşacak. Yönetmenin The Tropical Craze’den bölümlerin gösterileceği söyleşide, katılımcılar, sorularıyla hem Jarzyna’yı hem de son dönem Polonya tiyatrosunu daha yakından tanıma fırsatını yakalayabilecekler. 11 Mayıs Pazar akşamı Salon’da saat 17.30’da olacak söyleşinin ardından Grzegorz Jarzyna’nın Edinburgh Festivali’nde büyük beğeni toplayan oyunu 2007: Macbeth’in de DVD gösterimi ücretsiz yapılacak. Katılım için, rezervasyon@iksv.org adresine e-posta göndererek onay almak gerekiyor.
Ödüllü Genç Yazar Dorota Maslowska ve Polonyalılık
Polonya edebiyatının ödüllü yazarı Dorota Maslowska ile yazdığı oyunun hemen ardından söyleşi yapıldı. Osman Fırat Baş’ın çevirmenliği eşliğinde kalabalık denebilecek bir seyirci ile buluşan yazar, seyircilerin sorularını yanıtladı.
Yazarı kısaca tanıtmak gerekirse; 31 yaşındaki genç yazar Maslowska, kısa yaşamına üç roman, iki tiyatro metni sığdırabilmiştir. Maslowska’nın ilk romanı Beyaz-Kırmızı Bayrak Altında Leh-Rus Savaşı 2002 yılında, ikinci romanı Kraliçenin Tavusu 2006 yılında, üçüncü ve son romanı Aşkım, Kedilerimizi Öldürdüm 2012 yılında yayınlandı. İlk iki romanının bir kaç kez sahneye aktarılmasıyla birlikte Maslowska; öncü metinlere elini uzatan bir tiyatro olan TR Warszawa’nın siparişi üzerine iki tiyatro metni yazdı: Lehçe Konuşan İki Gariban Rumen (2006), Ne Yaptıysak Nafile… (2008).
Eserlerinde sergilediği pesimistik ve ironik dünya algısı ve dili olağanüstü kullanım şekliyle tanınıyor.
Sanat yönetmenliğini Grzegorz Jarzyna’nın yaptığı TR Warszawa’nın siparişi üzerine yazılmış olan Ne Yaptıysak Nafile’den -oyun önsözünün de yardımıyla- kısaca bahsetmek gerekirse;
Oyun kahramanları aynı aileye ait farklı kuşaklardan kadınlardır: anneannesine eziyet etmesinin dışında bir de (oyunda Varşova’nın yıkıntıları) ‘pikselleri kurcalayan’ ve ‘internetten indiren’ Küçük Metal Kız, tutkulu bir ‘Tesco bültenleri’ okuyucusu ve de ‘yük taşıma paletlerinin mağazalarda klasik fiziksel metotla taşınması uzmanı’ olan bir anne ve ailenin en büyüğü, sürekli olarak gençliğini, savaşı hatırlayıp duran Tekerlekli Sandalyedeki Gamlı Yaşlı Kadın. Kadınlar, eski bir apartmanın giriş katında tek odadan ibaret birbirlerine yakın, ama farklı gerçeklikler içinde yaşamaktadırlar. Hatta başka dillerde konuşmaktadırlar.
Temel deneyim, olabilirliğin yokluğu. Kızın annesi, arkadaşıyla birlikte çöplükte bulunmuş ‘senin için değil’ dergisini okur. Heyecanla bu yıl tatile nerelere gitmeyeceklerini, bu bahar hangi elbiseleri ve kozmetik ürünleri almayacaklarını konuşurlar. Bu sahnelerin saçmalığı Eugene Ionesco’nun oyunlarını akla getirir ve tıpkı Fransız oyun yazarının yarım yüzyıl önceki oyunlarındaki olduğu gibi, banal, komik durumlarda ölümün ve trajedinin arası uzak değildir. Olumsuzlamaya ve imkansızlığa dayalı dünya sadece atomlarına dağılmış bir toplumun ve ekonomik nedenlerle dışlanma sorununun acı verici tanımı değildir. Olumsuzlama çok daha derinlere ulaşır ve gerçekliğin ontolojik özüne değer.
Yazar, röportajlarından birinde en çok ses getirmiş oyunu Ne Yaptıysak Nafile… ya da Lehçeden tam çevirisiyle İyiyiz Biz Bize üzerine şunları söylemiştir: “Kuşakları çarpıştırdım: o cayırtıyı, ‘istatistiki Polanyalı’ diye bir şeyin olmayışını, bütün bunların üzerinde buluşabileceği ve “biz” diyebileceğimiz bir platformun yokluğunu ortaya çıkarmak için dilleri, düşünme biçimlerini, iş görme biçimlerini, diğer günlük şeyleri çarpıştırdım. Oyundaki bütün bu şeyler hayli ürkütücü, abartılı, ama sanırım burada ilk kez potansiyel olarak iyi bir şey söylemekteyim. Elbette doğrudan doğruya hiç bir olumlu mesaj formüle etmiyorum, ama bu ‘ne kadar da korkunç bir ülkede yaşıyoruz, ay burası ne renksiz!’ sloganıyla yazmamış olduğum ilk şey. Tersine, bugün en azından benim kuşağımda tamamen alaya alınmış, çamura bulanmış ve sanki kusurmuş, sanki kaderin bir tokadıymış gibi görülen Polonyalılığa ve Polonyalı olmaya benim verdiğim onay buradadır”
Ne Yaptıysak Nafile… oyunu 10 Mayıs Cumartesi günü 20.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde bir kez daha izleyiciyle buluşacak.
Grzegorz Jarzyna’nın Yazıp Yönettiği Nosferatu Oyunu 13 Ve 14 Mayıs’ta
Yine Grzegorz Jarzyna’nın yazıp yönettiği ve TR Warszawa ile Teatr Narodowy tiyatrosunun sahneleyeceği bir diğer oyun ise Nosferatu olacak. Grzegorz Jarzyna’nın Bram Stoker’ın gotik öyküsü Dracula romanından esinlenerek sinemanın görsel öğeleriyle zenginleştirerek sahneye aktardığı oyunda gerçeklik ve bilinçaltı arasında yaşanan gelgitler sahne diliyle ortaya koyuluyor.
Nosferatu, 13 Mayıs Salı ve 14 Mayıs Çarşamba akşamları 20.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde olacak. Lehçe olan oyunlar Türkçe üst yazıyla izlenebilecek.
Ömer Özdinç / Mimesis Haber