Mimesis Haber / AK Parti milletvekili Zeynep Karahan Uslu’nun verdiği 5651 Sayılı İnternet Yasası’na ilişkin değişiklik teklifi, torba yasaya girdi. İnternetteki ‘sakıncalı içeriklerin’ acil şekilde kaldırılmasını düzenleyen kanun teklifi Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı.
Kamuoyunda teklifin alenen ‘sansür’ olduğu, internet sitelerinin kapatılmasını kolaylaştırdığını ve internetin kaderinin tamamen hükümetin elinde olacağı yönündeki tepkiler hızla artıyor. Teklife göre artık internet sitelerini kapatılması için mahkeme kararına ihtiyaç duyulmayacak. sBakanlık hatta TİB (Telekominkasyon İletişim Başkanlığı) bile gerekli görürse internet sitelerini kapatabilecek.
Kamuoyundan Tepkiler
Konu ile ilgili kamuoyunda oluşan bazı tepkiler şöyle;
Dijital Türkiye Platformu: Platform yazılı bir açıklama yaparak konu ile ilgili tavrını ortaya koydu. Yapilan yazılı açıklamada “ Dileğimiz, 5651 Sayılı yasada öngörülen değişikliklerin tekrar gözden geçirilmesi, sivil toplum kuruluşlarının da (STK) görüşleri alınarak, internetin denetimine ilişkin uygulamaların ölçülü ve dengeli bir şekilde yasalaşmasını sağlamaktır” açıklamasını yaptı. Dijital Türkiye Platformu yazılı açıklamasında, “Devlet, bilgi toplumuna geçişte temel olan vatandaşların bilgiye erişim ve bilgi toplumu araçlarını eşitlik ilkesi çerçevesinde kullanım haklarını güvence altına almakla yükümlüdür. Beklentimiz devletin, vatandaşların ve kurumların bilgi toplumuna dönüşümde kullanacağı her türlü araç ve alt yapıya erişimlerini temin etmesi ve bunları sağlarken tüm engelleri ortadan kaldırmasıdır” denildi.
Facebook: Facebook’tan, The Wall Street Journal Türkiye’ye yapılan açıklamada, “Yasa önerisini dikkatle inceliyoruz. Yeni yasa, haziran ayından bu yana hükümet yetkilileri tarafından sık sık eleştirilen sosyal medyada birçok içeriğin engellenmesinin önünü açacak. Yasayla birlikte, istenirse tek bir tweet ya da tüm web sitesinin erişimine kısıtlama getirmek kolaylaşacak” denildi.
Tüsiad: “Tasarı, internet erişimini engelleme kararlarının oranlı-ölçülü olmasını sağlayacak çözümler getirmemektedir. Ayrıca özel hayatın gizliliğinin ihlali iddiası halinde İdarenin emriyle erişimin engellenmesine imkan tanınması hukuk devleti normlarıyla örtüşmemektedir. Tasarı, temel hak ve özgürlükleri ve her geçen gün büyüyen internet ekonomisini olumsuz etkileyecek hükümlerden arındırılmalı. Bilgiye erişim ve bilginin yayılımında çok önemli etkiye sahip internetin ülkemizde sürekli yasaklama refleksleri ile tartışılması, bilgi toplumu olma hedefimizle de çelişkili bir durumdur.”
Bülent Eczacıbaşı: Konu ile ilgili bir basın toplantısı yapan Eczacıbaşı, sansürün ülkemize yatırım yapmak isteyen yatırımcıları korkutacağını vurgulayarak şunları söyledi: “İnternet tabii ki yüzde 100 serbest olmamalı. Tabii ki kategorik suçlar olmalı. Ama yeni suçlar getirilmesin, diyoruz. Sivrisineği bazuka ile öldürmeyelim. Bu düzenlemeler bizi çok irite ediyor. Bu düzenlemelerin iler tutar yanı yok. Biz daha fazla özgürlük beklerken bu torba yasa ortaya çıktı ‘Bu düzenlemenin bedeli iyi düşünülmeli. Sonuçta karşımıza uluslararası sorunlar çıkacak. Hiçbir yatırımcı veri akışının bu derece aşırı denetlendiği ortamda yatırım yapacağı ülkeyi risksiz görmez.”
Tasarı Yumuşatıldı Mı?
Bazı internet sitelerinde tasarının Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülürken yumuşatıldığına dair haberler yayınlandı. Füsun S. Nebil ‘Türk İnternet’ isimli sitede konu ile ilgili yazdığı yazıda bunun doğru olmadığını belirterek değişiklik yapılmış gibi gösterilen maddeleri analiz etti.
“Şimdi baktığım bir kaç yayında yumuşama olarak verilen maddelere bakalım;
- Verilen önerge ile, “özel hayatın gizliliği veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerine bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde doğrudan başkan veya ilişkili olduğu bakanın emri üzerine erişim engellenmesi başkanlık tarafından yazılır” maddesindeki bakanın engelleme yetkisi kaldırılmış. Sadece Telekomünikasyon İletişim Başkanı talimat verebilecekmiş. Bunu yumuşama olarak kim adlandırdı merak ediyorum. Sonuçta eskiden 2 kişi, şimdi 1 kişi bu talimatı veriyor. Mahkeme kararı diye bir şey yok. Talimat var.
- Sadece özel hayatın gizliliği durumunda talimatla engelleme söz konusu olabilecekmiş. İyi de, “özel hayatın gizliliği”nin sınırı nedir? Örneğin bizi yöneten kişilerin yolsuzluk konusundaki haberleri bir “özel hayat gizliliği midir?” Halkın kendisini yöneten kişilerin nasıl yönettiğini, 2 tane iyi şey yapıp, 1 tane kendisine bir şey ayırmayacağını nasıl bileceğiz. Yoksa “bir şeyler yapıyor, eh o kadar da yesin artık..” mı diyeceğiz? Bunu nerden öğreneceğiz? Bu maddedeki yumuşama nerdedir?
- Verilen önerge ile engelleme kararına yönelik olarak, sulh ceza mahkemesine itiraz yolu da açılıyor. Bu iyi bir madde. Buna yumuşama denilebilir. Makyaj dediğimiz maddelerden birisi bu.
- Tüzel kişilerin TİB’e başvurmak kaydıyla itiraz hakları da elinden alındı. Yeni düzenlemeyle artık sadece gerçek kişiler özel hayatı ihlal gerekçesiyle TİB’e başvurabilecek. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konuda uygulamaya bakmak lazım.”
Senem Han Uysal / Mimesis Haber