"Majesteleri'nin Tiyatrosu" Kuruluyor

Pinterest LinkedIn Tumblr +

akp-majestelerinin-tiyatrosunu-kuruyor-2711131200_l[M Ayhan Kara’nın Oda Tv’de yayınlanan yazısını okuyucularımızla paylaşıyoruz.]

Geçtiğimiz günler tiyatrolu günler oldu ama gittikçe eksilen şekilde… Önce bir büyük ustayı, hatta bir dönemin efsanesini kaybettik. Nejat Uygur’u, “altı yıllık koma”nın ardından bir sevgi seliyle uğurladık ebedi istirahatgahına.

Bir tiyatrosever olarak ona ilgim tiyatronun yanında akrabalık bağları… Ailemizin anne tarafından eniştesidir. Nejla Uygur’la annem hala-dayı çocuğudur, dolayısıyla biz de çocuklarla (Behzat, Süheyl ve diğerleriyle) kardeş torunu oluyoruz.

Dün de Tuncay Özinel’i uğurladık son yolculuğuna. Kadıköy Halk Eğitim’deki tören sonrası sahnede son kez alkışlandı tiyatroya gönül veren, tiyatro için yaşayıp ölen ve başta “Dilaver” olmak üzere birçok tiplemeyle tiyatroseverlerin gönlünde yer edinen usta tiyatrocu. Acıklı törende konuşan oyunculardan Ulvi Alacakaptan, onun tiyatroya aşkının yanında ne kadar da düzgün ve bonkör bir patron olduğunu da anlattı. Odatv yazarlarından Halit Kakınç, Cihat Tamer ve törende tüm söz alanlar anılarla bir “Tuncay Özinel resmigeçiti” yaptırdılar.

Bu arada, Halit Kakınç’la tanışıklığımızı gıyabiden vicahiye çevirdik! Tören çıkışında kuzenler Behzat-Süheyl-Süha Uygur’la sohbet ederken tiyatro adına ne kadar da vefalı olduklarını düşündüm.

Törene giderken Ali Erdoğan’la karşılaştık, beraber devam ederken de başka bir köşede Enis Fosforoğlu’yla… Bir an Moda ve Bahariye’deki tiyatroları düşündüm; neredeyse eski İstanbul’daki gibi adım başı özel tiyatro… Dostum bizim Moda-Bahariye o bakımdan bir harika!

İlk olarak hem de kriz zamanı 2001’de Oyun Atölyesi açıldı Moda’da… Haluk Bilginer, Zuhal Olcay ve arkadaşları elini taşın altına koydular ve iki apartmanın zemin katlarını birleştirip tiyatroya çevirdiler! Ali Erdoğan yönetimindeki Kabare Dev Aynası da 12. yılında… Sonra Müjdat Gezen Tiyatrosu geldi Bahariye’ye, Şifa’da KAL Salonu’na Duru Tiyatro ve daha kimler kimler… Son olarak da bu sezon başında Oyun Atölyesi’yle yolları ayrılan yönetmen Kemal Aydoğan ve aralarında Mert Fırat, Esra Kızılcan, Onur Ünsal’ın ad olduğu bir grup oyuncunun kurduğu Moda Sahnesi de eski Moda Sineması’nda yerleşik bir sahne kurdu. Tabii, Tuncay Özinel Tiyatrosu’nu, yine Kadıköy’de sahne alan Uygur Tiyatrosu’nu atlamamak gerek…

Neden Tiyatro

Şimdi, bazı okurlar nerden bu tiyatro ilgisi diyebilirler… Birkaç satırla anlatmalıyım… İlk izlediğim oyun Şişli Siyasal Bilgiler’e yeni girdiğim zaman Dostlar Tiyatrosu’nun Osmanbey’deki salonunda izlediğim John Steinbeck’in unutulmaz romanından uyarlanma “Bitmeyen Kavga”ydı. Rahmetli Yavuzer Çetinkaya’yı da ilk olarak sahnede o oyunda izlemiştim. Meğer bu ilk oyun bir tiyatro tutkusunu ateşleyecekmiş! Üniversite’de Sarıyer Halk eğitim Merkezi’nin tiyatro bölümünden okul arkadaşım Gürhan Başaran’la bir tiyatro grubu kurmaya karar verdik ve başardık da! Hem de 12 Eylül döneminde cuntayı eleştiren bir oyunu sahneledik! “İonescu’nun “Kel Şarkıcı”sındaki “İtfaiye Şefi” karakteri aslında Kenan Evren’i simgeliyordu! Siyasi polis provaları izlese de bir şey görememişti! Unutulmaz bir anıdır o günler…

Bilenler vardır; son 10 yıldır da sadece Gazete Kadıköy’de tiyatro eleştirileri ve röportajlarımı yayımlarım. Belki de bundan sonra benzer çalışmalarımı Odatv’de de yayınlarım, okurlar arasında tiyatroseverler oldukça vardır diye düşünüyorum. Devlet Tiyatroları’nda, Şehir Tiyatroları’nda da oyun izlerim özel tiyatrolar kadar… Ki, asıl söylemek istediklerimi sona sakladım bu yazıda… Hani derler ya; turpun büyüğü heybede!

Majestelerinin Tiyatrosu

AKP Hükümeti ve İstanbul Şehir Tiyatroları tiyatroyu “majestelerinin tiyatrosu” haline getirmek için her yolu deniyor. İstedikleri kadrolar, repertuvar oyunları, adı konulmamış sansürler, görünmez baskıların ardı arkası gelmiyor. Özel tiyatrolara Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca yapılan destek yardımlarında da majestelerinin tiyatrosuna uygun adımlar atılıyor. Bu konuda iki skandal peş peşe patladı! Bakanlık, ilk olarak Gezi’yi destekleyen ve aralarında Dostlar Tiyatrosu, Orta Oyuncular, AST, Oyun Atölyesi, Levent Kırca Tiyatrosu’nun da olduğu 20 civarında kuruluşa yardımı kesti. Ardından da tiyatrolara ‘ahlaklı oyun’ kriteri geldi! Buna göre, bakanlık yardıma uygun bulduğu tiyatrolara “genel ahlak kurallarına uygun” oyun sahnelemeleri hususunda protokol imzalama zorunluluğu getirdi. Buna göre, genel ahlaka uygun oyun sergilemeyen tiyatroya yapılan yardım 15 gün içinde yasal faiziyle geri alınacak.

***

Evet, “majestelerinin medyası”, “majestelerinin üniversitesi” ve daha majestelerinin bilmem nelerinden sonra “majestelerinin tiyatrosu” için de son adım atılmıştır! Tiyatro ise isyan tarafındadır şimdi, isyan günlerinin tiyatrosu başlamaktadır.

Paylaş.

Yanıtla