[Akit gazetesinin emek gençliğinin düzenleyeceği kampı saldırgan biçimde haberleştirmesi üzerine emek gençliği tarafından yapılan açıklamayı aktarıyoruz.] Emek Gençliği, düzenleyecekleri kampı hedef tahtasına oturtan Akit gazetesine tepki gösterdi, “Yıkıcı olan ve nefret içeren Akit gazeteciliğidir” dedi.
Emek Gençliği, 16-25 Ağustos’ta düzenleyecekleri gençlik kampına ilişkin olarak Akit gazetesinin internet sitesinde çıkan haberlere tepki gösterdi.
Yazılı bir açıklama yapan Emek Gençliği, “Gençlere kamp tuzağı” başlığıyla yer alan haberin tamamen kurmaca ve yalandan ibaret olduğuna dikkat çekti.
Yaz kampına akademisyen, aydın, sanatçı ve yazarların da katılacağını belirten Emek Gençliği, şunları kaydetti:
“Haberde, ‘Gezi eylemleriyle ülkeyi yakıp yıkan gruplar arasında yer alan emek gençliği’ deniliyor. Gezi eylemlerine katılan milyonlarca kişi adına bir kez daha kınamak ve belirtmek istiyoruz ki; Gezi eylemleri, sermaye hükümetinin Gezi Parkı dahil tüm ülkede dayattığı geleceksizlik, yarattığı baskı ve uyguladığı zulmün bir sonucudur. Emek Gençliği ve mücadele eden milyonlar, özgürlük ve demokrasiyi, haklarını korumuş, Gezi’yi yıkmaya çalışan, hükümeti gezi parkına çiçek ekip çıkmak zorunda bırakmıştır. Yıkıcı olan ve nefret içeren Akit gazeteciliğidir. Kardeş halkları bırakın, kardeş ezgilere bile tahammül gösteremeyen Akit gazeteciliği ‘dindar ve kindar’ nesiller yetiştirmek peşindedir”
Akit gazetesinin haberinde yer alan “Şort ve mayo giyerek birlikte denize giriyorlar”, “Kızlı-erkekli kamp yapıyorlar” ifadeler ile şort ve mayo giyen gençlerin mozaiklenmiş fotoğrafına dikkat çekilen açıklamada, “Dün ise aynı zihniyet kadınlar hamileyken sokağa çıkmamalıdır. Topuklu ayakkabı giymemelidir. Hava kararmadan eve girmelidir, demekteydi. Bizler lise, üniversite ve atölyelerde, sokakların özgürleşmesi, kadınlar üzerindeki cinsel baskının, tüm Türkiye halkları üzerindeki ulusal ve sınıfsal baskının kaldırılması ve eğitimin gerici niteliğinin son bulmasını istiyoruz. Laik, demokratik eşit ve özgür bir Türkiye mücadelesi veriyoruz. Yaşam alanlarımıza müdahaleyi iktidar yeterli bulmamış olmalı ki, bugün yandaş gazeteleriyle, yaşamlarımıza, kıyafetlerimize, ne içtiğimize de karışır duruma gelmiştir. Bizler kendi geleceğimize ve yaşamımıza dair kendi sözümüzü söyleyeceğiz” denildi.
