[Damla Yur’un Davide Martello ile yaptığı ve Milliyet’te yayınlanan söyleşiyi paylaşıyoruz.] Taksim Meydanı’nda konser veren İtalyan piyanist Davide Martello: Siz çok güçlü bir halksınız. Diren Taksim, diren İstanbul, diren Türkiye.
Taksim Meydanı’na son günlerde hakim olan gaz bombaları ve sloganlar yerini geçtiğimiz gece İtalyan piyanist Davide Martello’nun melodilerine bıraktı. Berlin Hanns Eisler University mezunu İtalyan bir piyanist Davide Martello. Arabasına yüklediği piyanosuyla dünya üzerindeki tüm ülkelerin başkentlerinde konserler veriyor. Kendisini aynı zamanda ‘aktivist’ olarak tanımlıyor.
Martello, Gezi Parkı olaylarını Bulgaristan’ın başkenti Sofya’dayken öğrenmiş. Sosyal medya aracılığı ile direnişin tüm Türkiye’ye yayıldığını farkeder farketmez de Türkiye’ye gelmeye karar vermiş. Geçtiğimiz gün İstanbul’a varır varmaz piyanosuyla Taksim’e gelen Martello 5 saatlik meydan konserini Milliyet’e anlattı:
“Ben çalmaya başladığımda yüzlerinde maske takılı binlerce genç anında bana katılmaya başladı. Onlar böyle bir an bekliyorlardı diye düşündüm. Fakat Türk polisinden gerçekten çok korktum.
İtalyan sanatçı Davide Martello, Taksim Meydanı’nda verdiği konseri arkadaşımız Damla Yur’a anlattı.
‘Tek ses benim müziğimdi’
İlk çalmaya başladığımda bakışlarından öyle ürktüm ki daha sonra onları gülümsetebildiğim için kendimi resmen kahraman gibi hissediyorum. Bir barış ortamı yaratmıştık ve kimse bu anın bitmesini hiç istemiyordu. Savaş alanı olarak gördüğüm Taksim Meydan’ında tek bir ses vardı o da benim müziğim. Polisler kaskını çıkartıp, yere uzanarak beni dinliyordu. İnsanlar dostlarına sarılıyor, dans ediyorlardı. Ben bu mutlulukla daha da güçlü çalıyordum. Yorulmaya başladığım anda gençler bana enerji içeceği veriyor, kollarıma masaj yapıyordu. Bu gerçekten muhteşemdi.
Türkiye’ye ilk kez geldim. Sosyal medyada Türkiye’deki olayları okuduğum zaman bunun tek bir bina ya da ağaç tartışması olmadığını anladım. Türkiye halkının demokrasi isteği var. Gençler parkta ülkelerine demokrasinin gelmesini istiyor. Sadece Taksim’de değil tüm Türkiye’de sokaklardalar. Ben de piyanomu aldım ve geldim. Onlara müziğim ile güç vermek istedim. Türkiye’yi muhteşem bir halk, halkının mutsuzluğu için varolan siyasi yönetim şeklinde hatırlayacağım.”
