[Cem Erciyes’in Radikal gazetesinde yayınlanan “Şehir Tiyatroları’nda İkinci Raunt Başladı” adlı yazısını okuyucularımızla paylaşıyoruz.] Geçen yıl değiştirilen ve büyük tepki çeken yönetmeliğin dört maddesi iptal edildi. Kararda yönetime katılımın engellenmesi anayasaya ve insan haklarına aykırıdır’ deniyor.
İstanbul Şehir Tiyatroları’nın büyük tepki çeken yeni yönetmeliği için İdare Mahkemesi’nden iptal kararı çıktı. İstanbul 1. İdare Mahkemesi, dün açıklanan kararıyla yönetmeliğin dört maddesini iptal etti. İptal edilen maddeler arasında, sanatçıları tiyatro yönetiminden dışladığı için eleştirilen 7. ‘içki içmeyi alışkanlık haline getirenin’ kurumdan atılmasını düzenleyen 46. maddeler de yer alıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın (İBBŞT) 1980’lerde çıkartılan, 90’larda çeşitli düzenlemeler yapılan yönetmeliği geçen yıl nisan ayında değiştirilmişti. Tiyatro yönetiminin bile haberi olmadan hazırlanan yönetmelikle, tiyatronun tanımı, yönetim ve işleyiş biçimleri değişmiş, İBBŞT sanatçıları ve tüm tiyatro çevreleri bu değişikliğe büyük tepki göstermişti. Sanatçıların tiyatro yönetiminden dışlanması ve repertuvar dahil pek çok konuda belediye bürokratlarının söz sahibi olması çokça eleştirilmiş, sanatçılar sokaklara dökülüp gösteriler yapmıştı.
Yönetmeliğin iptali için CHP Büyükşehir Meclis üyeleri Tuncer Özyavuz ve Fahrettin Kayhan idare mahkemesine başvurmuştu. Eş zamanlı olarak tiyatro sanatçıları adına Tüm Bel-Sen’in (Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Emekçileri Sendikası) de mahkemeye başvurdu. Mahkeme dün dört maddenin iptaline şu gerekçelerle karar verdi:
*7. maddede yapılan düzenlemede yönetim kurulunun oluşumunda Şehir Tiyatroları’nda çalışan sanatçıların kendi aralarından seçecekleri üyelere yer verilmemesi sanatçıların temsil ve yönetime katılma hakkını engelliyor. Bu durum anayasamızda yer alan hukuk devleti ilkesine ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırı.
*45. maddede ‘il hududları dışına çıkmayı’ yasaklayan hüküm anayasada güvence altına alınan seyahat özgürlüğüne aykırı.
*46. maddede yer alan ‘İçki içmeyi alışkanlık haline getirmek’ kısmı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırıdır. Sözleşmenin 8. maddesinde “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir” denir, ancak kişinin özel hayatındaki fiil ve davranışları yürüttüğü kamu hizmetine etki etmesi halinde yaptırıma konu olabilir.
*51. maddede ‘Kurumda iki sezon üst üste fiilen görev yapmamış olanlara kurum dışı çalışma izni verilemeyeceğine’ ilişkin kısım iptal edilmelidir. Çünkü oyuncuya iki yıl boyunca istemesine rağmen görev verilmeyerek cezalandırılmasının yolunu açabilir ki bu da hukuk devleti ilkesine aykırıdır.
Mahkeme, yönetmeliğin diğer maddelerini ise ‘hukuka ve mevzuaat uygun’ buldu. Konuyla ilgili görüştüğümüz eski Şehir Tiyatroları sanat yönetmenlerinden Orhan Alkaya ‘bunu bir başlangıç noktası kabul ettiğini’ söyledi. Alkaya, ‘sanat kurumu’ ibaresinin çıkartıldığı yeni 1. maddenin de iptal edilmesini beklediğini, ama bu dört maddenin değişecek olmasının son derece önemli olduğunu anlattı: “Yönetmeliğin temel niteliği değişmediği için bu karar yetersizdir. Ama bunu bir başlangıç noktası kabul ederek kurumun yönetmeliği yeniden gözden geçireceğini ümit ediyorum. Umuyorum Şehir Tiyatroları’na yakışır yeni bir süreç başlar.” Şehir Tiyatroları yönetimi ise konuyla ilgili sessizliğini korurken mahkemeye başvuran Belediye Meclisi üyesi avukat Tuncer Özyavuz, diğer maddeler için de Danıştay’a başvuracaklarını söyledi: “Meclis’te bunun anti-demokratik olduğunu, sanatçıları bürokrasinin tahakkümü altına almak amacı taşıdığını söylemiş ve geçmemesi için direnmiştik. Yargı taleplerimizi haklı buldu ve bazı anti demokratik hükümleri iptal etti. Bu yeterli değil, başka hükümlerin de iptal edilmesi gerekirdi. Kararı Danıştay nezdinde temyiz edeceğiz. CHP olarak bağımsız, özgür Şehir Tiyatroları için çabamız sürecek.”
Tüm Bel-Sen’e yetki veren sanatçılardan Volkan Sağırosmanoğlu kararı olumlu ama yetersiz bulduklarını anlattı: “Biz bütün yönetmeiliğin değişmesini istiyorduk. Şimdi yönetim şeması değişmiyor ama kazancımız sanatçıların yürütme kuruluna girmesi olacak.”
Yazının tamamı için Radikal Gazetesi