Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, bir süre önce “Devlet eliyle tiyatro olmaz, özelleştireceğiz” diyerek eleştirdiği Devlet Tiyatroları’ndan, “icraatın içinden” savunması geldi.
2012 Faaliyet Raporu’nu tamamlayan kurum, hem bir sezon boyunca yürüttüğü çalışmaları özetledi, hem de kurumun neden önemli olduğunu anlattı. Sınırlı sayıda sanatçıyla çalışılması ve çalışma şartlarının iyileştirilememesi konusundaki hassasiyetin dile getirildiği raporda, “Devlet Tiyatroları, ulusal birliği ve bütünlüğü, kültürel katkılar sağlayarak koruyan kuruluşlardan biridir” vurgusu yapıldığı görüldü. Yeni Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in de, Devlet Tiyatroları’nın faaliyetlerini övmesi dikkat çekti.
Cumhuriyetin Temel Kurumlarından
Raporda, Devlet Tiyatrolarının üstünlükleri ve zayıflıkları sıralanırken, ilginç tespitler yapıldı. Türk dilini koruyan en önemli kurumlardan biri olan Devlet Tiyatroları’nın, kuruluş yasasının bulunması ve yurt genelinde yaygınlığı “üstünlük” olarak nitelendirildi. “Cumhuriyetin temel kurumlarından biri” vurgusu yapılan Devlet Tiyatroları’nın, ulusal tiyatronun oluşmasında temel taşlardan olması, alanındaki liderliği, tüzel kişiliğe haiz olması özellikle vurgulandı. Konusunda uzman personelle çalışıldığının altı çizilirken, “Genel Müdür’ün tiyatro sanatı eğitimi almış olma şartı taşıması” da “üstünlük” hanesinde yer aldı.
Mali Şartlara Vurgu
Raporda “Zayıflıklar” hanesindeki ifadeler de dikkat çekti. “Rejisör ve yerli yazar sayısının yeterli olmayışı”, “Tüzel kişiliğe haiz olmasına rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olması” zayıflık olarak nitelendirildi. “Faaliyetlerinin diğer kamu kurum ve kuruluşlarından farklı bir prosedürle gerçekleştirmesine rağmen diğer genel bütçeli kurumlar gibi değerlendirilmesi”nin de zayıflığa yol açtığı savunuldu. Bu ifade, tartışmalara yanıt olarak nitelendirildi.
“Ulusal Birlik ve Bütünlük”
Yapılan değerlendirmede ise şu ifadeler öne çıktı:
“Devlet Tiyatroları’nın sahip olduğu üstünlükler dikkate alındığında ulusal birliği ve bütünlüğü, kültürel katkılar sağlayarak koruyan kuruluşlardan biri olduğu görülmektedir.. Devlet Tiyatrolarının zayıflıkları, en yakın sürede iyileştirilmesi gereken alanlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Sınırlı sayıda sanatçı ile çalışma zorunluluğu, ayrılanların yerinin hemen doldurulamaması, mali ve çalışma şartlarının iyi leştirilememesi kalitenin en üst düzeyde olmasını engellemektedir.”
Bakan Çelik’ten Övgü
Faaliyet Raporu’nun Önsöz’ünü kaleme alan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Devlet Tiyatroları’nı överken, “Devlet Tiyatroları, yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri ile sanatın toplumsal yardımlaşma ve dayanışma konusundaki katkısını en iyi şekilde yansıtmaktadır. Devlet Tiyatroları sahip olduğu misyonu ve bunun gerektirdiği hedeflerini belirlemiş ve bu hedeflere ulaşmak için faaliyetlerini yürütmektedir” dedi.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin ise, kurumun halkın sosyal ve kültürel faaliyetlere katılım düzeyini artırmanın yanı sıra, toplumda birlik, beraberlik ve barış kavramlarını yansıtmak amacıyla insanları bütünleştirdiğini kaydetti. Bilgin, “Kültürümüzü ve onu oluşturan değerleri yaşatma, görev ve sorumluluğu ile Devlet Tiyatroları repertuarını büyük bir titizlikle hazırlayarak oyunlarını ülkemizin her bir köşesinde başarıyla sergilemeye büyük bir özveriyle devam edecektir” ifadesini kullandı.
İşte Üç Sezon’un Bilançosu
Raporda, geçen sezon sergilenen oyunlar tek tek sıralandı. Devlet Tiyatroları’nın, geçen sezon 400’den fazla yurtiçi, 30 yurtdışı turne düzenlediği hatırlatılırken, 86’sı yeni oyun olmak üzere, toplam 152 oyun sahnelendiği vurgulandı. Üç sezonluk bilanço ise şöyle özetlendi:
SEZONLAR TEMSİL SAYISI SEYİRCİ SAYISI HASILAT
2009-2010 5.625 1.641.229 5.917.600
2010-2011 5.785 1.722.294 7.420.705
2011-2012 5.946 1.787.246 7.442.849
Akşam
