Üstün, ifade özgürlüğüne çok fazla önem verdiklerini, ancak ifadenin “hakaret” boyuna ulaşmaması gerektiğini söyledi. Üstün, şöyle konuştu:
“Belli bir inanca direkt hakaret eden cümleler var. Bu kelimeleri tekrar etmekten utanıyorum. Gerçekten çok ağır şeyler. O cümlelerinde Allah inancına sahip kişilere karşı hakaret var. Değişik şeylere inanan insanlarımız var. Demokratik ülkelerde eleştirmek normaldir. Bu eleştiriler inançlara yönelik hakaret içermemelidir. Say, maalesef bu hassasiyeti göstermedi. Bunu göstermediği için açık şekilde hakarette bulunmuştur. Ceza almasına sevinecek değiliz ama yaptığı hakaretlerin karşılığında bu cezayı almıştır.
Objektif değerlendirmeler yapıldığı taktirde bunun hakaret suçu olduğuna herkes karar verir. Toplumun barış temellerine dinamit koyduğu görülmektedir. Say, doğru bir şey yapmadı ve bir an önce toplumdan özür dilemelidir. Bu cezayı pek arzu etmeyiz ama barış ve huzuru sağlayacaksak bu hakaretlerin yapılmaması lazım. Fazıl Say, verilen cezayla bu hakaretinin karşılığını almıştır.”
