Devlet eliyle tiyatro nasıl olur, akademisyenlere sorduk. “Özelleştirme sözünün altı boş, gerekli altyapıyı desteklemek zorunda” dediler
“Devlet eliyle tiyatroculuk olmaz” diyerek tiyatroları özelleştireceklerini açıklayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a akademisyenlerden de itiraz geldi. ‘Devlet-Tiyatro İlişkisi’ kitabının yazarı Doç. Tahsin Konur, medeniyet tarihinin “devlet eliyle tiyatro olmaz” diyenleri yalanladığını vurgularken, “Bu sözün altı tamamen boş” dedi. “İstediğimiz oyunu destekleriz” sözünün Başbakan gibi sosyal devlet sözünü destekleyen bir siyasetçinin daha önceki görüşlerine ters olduğunu kaydeden Doç. Konur, tiyatroları özelleştirecek bir modelin de olmadığını söyledi.
İşletme olarak bakıldığında tiyatronun zarar eden bir işletme olduğunu ifade eden Doç. Tahsin Konur, sosyal devletin yapması gereken diğer hizmetler gibi desteğe muhtaç olduğunu söyledi. Doç. Konur, “Bu destek bir kamu hizmetidir. Kamunun parasıyla yapılan bir hizmettir. Yani Başbakan’ın kendi kesesesinden kendi gelirleriyle sağladığı bir destek değildir” dedi. Devlet destekli tiyatroların bir işlevinin de klasikleri sergilemek olduğuna dikkati çeken Doç. Konur, özel tiyatroların daha çok gişe yapacak oyunları sahneye koymayı tercih edeceğinin altını çizdi. Yine devlet ile özel tiyatroların bilet fiyatlarının da farklı olduğunu vurgulayan Konur, “Onların bir de klasik eserleri sahneye koymaya kalktıklarını düşünseniz servet yetmez” dedi.
Tiyatrocu Erdoğan
“Tiyatroları özelleştireceğiz” sözleri tartışılan Başbakan Erdoğan’ın gençlik yıllarında tiyatro yaptığı ortaya çıktı. Milat gazetesi yazarı İsa Tatlıcan’ın iddiasına göre Erdoğan, henüz 23 yaşında Milli Selamet Partisi Gençlik Komisyonu Başkanı’yken ‘Mas-kom-yah’ (Açılımı ‘mason, komünist, Yahudiydi’) adlı bir oyunu yazıp yönetti, oyunda aynı zamanda ‘İyi Evlat’ adı verilen başrolü oynadı.
Özelleştirme, bakanlar kuruluna sunulacak
Tiyatroların ‘özelleştirilmesi’ Başbakan Erdoğan’ın dediği gibi ilk bakanlar kurulu toplantısında gündeme geldi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bu konuda ilgili bakanlara görev verildiğini söyledi. Türkiye’ye özgü bir modelin oluşturulabileceğini belirten Arınç, “Maliye, Kültür ve Turizm Bakanlarımız, Devlet Tiyatroları ve belediyelere ait tiyatroların nasıl özelleşmesi halinde daha iyi bir kaliteye gelebileceği konusunda ön inceleme yapıp, bakanlar kuruluna sunacaklar, sonra kararımızı vereceğiz” dedi.
Bütçesi 146 milyon
2011 yılı sonu itibariyle devlet tiyatrolarının bütçesi 146 milyon lira. Bunun 127 milyon lirası direkt Hazine yardımı. Yine 4.5 milyon lirası da sermaye gideri (yatırım) olarak Hazine tarafından veriliyor. Devlet Tiyatroları’nın 5.2 milyon lirası özgelirlerinden oluşuyor. Ayrıca Devlet Tiyatroları’nda 1889 çalışan bulunuyor. Bunun 708’i sanatçı. Bunun dışında 143 sahne ışıkçısı, 163 sahne makinisti, 90 sahne terzisi, 42 sahne marangozu, 74 perukacısı bulunuyor. Hükümetin özel tiyatrolara 2011-2012 sanat sezonununda verdiği toplam yardım oranı ise 3 milyon 500 bin lira. Bu yardımdan 162 özel tiyatro yararlandı.
Devlet altyapıyı kurar
Doç. Dr. Tülin Sağlam (Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi): Devlet eliyle tiyatro yapılmaz. Bu, sanatı ideolojik bir araç haline getirir, bağımsızlığına gölge düşürür. Ancak, bu demek değildir ki devlet sanatı desteklemez. Hemen tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi devlet tiyatroyu var edecek, yaşatacak altyapıyı kurar; tiyatro binaları yapar, sahneler açar, halkın tiyatro ile karşılaşma olanaklarını çoğaltır. Bununla da kalmaz; buralarda tiyatro sanatını yaşatacak sanatçıları, toplulukları, sanatsal ölçütler temelinde destekler. Bunun için çeşitli bağımsız kurumlarla işbirliği yapar.