Devlet Opera ve Balesi’nin en tanınmış çağdaş yapıtlarından “Seyahatname”nin yeni sürümü ‘Seyahatname 2’ 10 yıl sonra yeniden modern dans seyircisi ile buluşuyor.
Sosyal sorumluluk projesi Şehir-Orman ile bu sezon perdelerini açan ve Fulya Sanat Merkezini genç seyircilerle canlandıran MDTistanbul projesi, yeni yıla ‘Seyahatname 2’ ile devam ediyor. Kamuoyunda büyük yankılar yaratmış olan ve Beyhan Murphy’nin en tanınmış eseri Seyahatname’nin devamı niteliğindeki Seyahatname 2 yeni bir yaratıcı kadro ile karşımıza çıkıyor.
Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinden Acayip Şeyler, Cambazlar, Bir Değişik Hamam,İnci Dalgıcı, İstanbul’un Tılsımlı Sütunları gibi bölümler, dünyaca ünlü çağdaş yazarımız Elif Şafak’ın aşk, yaşam ve kimlik sorgulayıcı pasajları ile buluşuyor. Hayatın müşterek ve süregelen içsel bir yolculuk olduğu olgusundan yola çıkan ‘Seyahatname 2’de Mor ve Ötesi’nden Burak Güven’in alternatif rock tadında müzikleri, yer yer Türk motifleri ile kaynaşıyor. Ayşegül Alev’in 50’lere öykünen retro-modern tasarımı prodüksiyonu geçmişten şimdiye taşıyor. Dans, tiyatro ve edebiyatın Ozan Açıktan’ın video yapımı ile buluştuğu bu çağdaş çalışmada göçebelik olgusu, Evliya Çelebi’nin macera ve tılsımla dolu seyahatleri ile eş zamanlı olarak sergileniyor.
10, 24, 25 Ocak, 27 (Enka Vakfı), 28, 29 Şubat, 20,28 Mart ve 4 Nisan tarihlerinde Fulya Sanat’ta izleyicilerle buluşacak ‘Seyahatname 2’, 2012’deki yolculuğuna İspanya, Saraybosna, Hollanda ve Slovenya gibi ülkelere yapacağı turnelerle devam edecek.
Seyirciye Sürpriz
Eski Seyahatname’deki gibi oyuncular eserde baştan sona kadar sahneden çıkmıyorlar. Sahne üzerinde Seyahatname yaşamı içerisinde işlenen Türk motifleri arasında yer sofrasında pişirilen ‘gözleme’, mola verildiğinde seyircilere dağıtılıyor.
Video için: http://www.youtube.com/watch?v=71sui3jRpfU&feature=related
Basından :
“Seyahatname’ye gittim ve çok etkilendim çünkü, ancak ilerlemiş ülkelerde rastlanabilecek böyle bir topluluğun bizde de olması ve böylesine başarılı bir gösteri sergileyebilmesi, bir Türk sanatçısı olarak beni çok gururlandırdı. Artık hiç kuşkusuz bir dünya metropolü haline gelen İstanbulu’muza yakışır bir topluluk vardı karşımızda….”(Haldun Dormen)
“Bu, hem zamanda hem mekanda bir yolculuk, ….daha çok okuyarak, dinleyerek, bakarak ve önyargıların düğümlendiği yerleri görerek , zihnsel kalıplar ve hudutlar ötesine geçilerek bir yere varılabilir.” (E.Şafak)