Amerika’nın ‘Korku İmparatorluğu’ Tiyatro Sahnesinde

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Yaşam Kaya

Amerika Birleşik Devletleri himayesinde kurulan El Kaide örgütünün, 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika’ya saldırmasıyla oluşan suni savaş, Myth Tiyatro tarafından ‘Korku İmparatorluğu’ adıyla tiyatro sahnesine aktarılıyor. Artık dünyadaki bütün insanların bildiği, yüzyılın en korkunç olayı olarak gösterilmeye çalışılan ‘11 Eylül’de, El Kaide üyesi uçak korsanlarının, Dünya Ticaret Merkezi’nin de içinde bulunduğu İkiz Kuleler’e, Pentagon’a saldırmasıyla sonuçlanan kötü olaylar, binlerce insanın ölümüyle sonuçlanmıştı. Kapitalizmin simgesi olan İkiz Kuleler çökmüş; dünyayı askeri, siyasi biçimde kontrol eden Pentagon’un büyük bölümü yerle bir olmuştu. Yaşanılanlardan sonra ABD olaylardan sorumlu tuttuğu Irak ile Afganistan’ı kanunsuz, hukuksuz biçimde işgal etti. ABD ve NATO kuvvetleri, ‘11 Eylül’ bahanesiyle dünyadaki ABD karşıtı ülkeleri tehdit edip; kendilerine karşı direnç gösterenleri yüksek askeri teknolojilerle yerle bir etmeye devam ediyorlar…

‘11 Eylül’ olayından sonra Samuel Huntington’un ‘Medeniyetler Çatışması’ tezi ABD eliyle uygulanmaya başlandı. SSCB’nin yıkımı sonrası Komünizm tehlikesinin geçtiğini düşünen Amerika, kapital düzenini, ekonomik çıkarlarını korumaya aktif yardımcı olan NATO’yu lağvetmeme adına kendisine yeni bir düşman yarattı: Müslüman Terörizm!

İşte ‘Korku İmparatorluğu’ böylesi karışık siyasi planların çizildiği dünyanın önemli bir kesitini bizlere sunuyor. Amerikan deniz piyadeleri tarafından Irak’ta sürdürülen savaşta, Irak’taki direnişçi gruplarla Amerikan askerleri arasında çıkan çatışmada tutuklanarak gözaltına alınan bir ‘karı-koca’ sahnede görülüyor. Sorguyu gerçekleştiren denizci piyade subay, El Kaide örgütüne yapılan muamelenin bir benzerini sahnedeki aileye yapıyor. Başlarına geçirilen çuvallar, ellerin, kolların tam bilekten sabitlenerek bağlanması, psikolojik baskılar… Gözaltında tutulan karı-koca, belli bir zaman Amerika’da bulunmuş, iyi düzeyde İngilizce bilen iki insan… Ailenin küçük oğlu Amerikan askerleri tarafından keyfi biçimde öldürülmüş, büyük oğlu direnişçi gruplara katılarak ‘özgürlük’ mücadelesi vermeyi sürdürüyor. Subay, aileden mahallelerinde bulunan direnişçilerin isimlerini istiyor. Peki neyin karşılığında? İşte o istek oyunun tüm odak noktasını oluşturuyor.

Myth Tiyatro İlklere İmza Atıyor!

Gökhan Erarslan ve Neslihan İpek ikilisinin kaleme aldığı ‘Korku İmparatorluğu’, Myth Tiyatro’nun cesur yeni oyunu. Geçtiğimiz yıl ‘Porno Club’ isimli eserle tiyatro seyircisini şaşkına çeviren topluluk, Gökhan Erarslan’ın yaratıcı yönetim anlayışıyla adım adım tiyatro dünyasına adını yazdırıyor. Oyunun sağlam konusu sahnede işlenirken bazı bölümlerde didaktik kalıyor. Özellikle Amerikalı askerin kendi psikolojik çözümlemelerini yaptığı sahne, annenin ağlamaklı konuşmaları oyunun gidişatını sekteye uğratıyor. Seyirci ABD faşizmini, özgürlük yalanlarını birebir görürken, sözcüklerle defalarca bu yalanların söylenmesi olmuyor. Oyundaki olumsuz noktaların yanında çokça olumlu noktalar var. ‘11 Eylül’ aldatmasıyla dünyaya ‘demokrasi’ ve ‘özgürlük’ getirme yalanları karı-kocaya yapılan muamelelerde ortaya çıkıyor. Gökhan Erarslan’ın fikirsel bazda kapitalizme saldırdığı sahneler çok hoş!

Coşku Cem Akkaya, Barış Çakmak, Özlem Menligil ‘Korku İmparatorluğu’nu sahnede bizlere yaşatan isimler. Coşku Cem Akkaya, ABD’li deniz piyadesini oynarken çokça gel-git yaşıyor. Kendi çıkarları uğruna bir aileyi bütünüyle öldürmeyi kafaya koyan bir askerin, faşist, ırkçı yapısını mükemmel biçimde oynamış. Barış Çakmak, ailesini koruyan babanın onurlu direnişini başarıyla resmediyor. Özlem Menligil, ağlamaklı sahneler haricinde oyunun bütününde çok iyi iş çıkarmış. İsyan, haykırış, başkaldırı onun gözlerinde oluşuyor.

’11 Eylül’ sonrası dünyanın fotoğrafını görmek isteyenler ‘Korku İmparatorluğu’nu kaçırmasın. Oyun, iki binli yılları doğru biçimde, cesurca anlatmış.

Tiyatronline

Paylaş.

Yazarın bütün yazıları için: Yaşam Kaya

Yanıtla