Barbara Poitier, Gösteri Sanatları Merkezi’nin Konuğu Oldu

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Amerika’nın en ünlü oyuncu koçu, oyuncu ve yönetmenlerinden Barbara Poitier, Gösteri Sanatları Merkezi’nin konuğu olarak Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi tiyatro salonunda tiyatro oyunculuk öğrencileriyle bir söyleşi gerçekleştirdi.

Bilgi Üniversitesi’ne atölye çalışması için gelen ve Gösteri Sanatları Merkezi oyunculuk eğitmenlerinden Özlem Turhal’ın Actors Studio’den hocası olan Poitier, kendi oyunculuk serüvenini anlattı. “Her oyuncunun kendi metodunu bulması gerekir” diyen Poitier, öğrencilere “Bir yönetmen ya da oyuncu koçu size ne yapmanız gerektiğini söylüyorsa, oradan hemen uzaklaşın” dedi.

Actors Studio’nun yönetim kurulu üyesi olan ve 40. sanat yılını kutlayan Poitier, Elia Kazan’ın yazıp yönettiği birçok oyunun başrol oyunculuğunu yaptı. Poitier, metod Oyunculuğu’nun ve Actors Studio’nun kurucusu Lee Strasberg’in öğrenciliğini ve asistanlığını yapan Poitier, “Lee benim için büyük bir şanstı. Lee bana ne yapmam gerektiğini asla söylemedi. Hep, daha fazla Barbara, daha fazla Barbara, dedi… Ben de ona sahnede oyunculuk adına ne vermem gerekiyorsa daha fazlasını hep verdim”

Dünyanın birçok ülkesinden gelen oyuncuların oyunculuklarını geliştirmesi ve yeni oyunculuk formları bulması amacıyla kurulan Actors Studio’nun şu an öğrenci yetiştirmek amacına daha çok ağırlık verdiğini söyleyen Poitier, “Sean Penn bana aşık olur mu?, diye düşünerek gelen bir çok öğrenci var. Hayat işte!..” diyerek eleştiriyor. Actors Studio’nun şu anki yöneticileri arasında Al Pacino, Ellen Burstyn ve Harvey Keitel bulunuyor. Üyeleri arasında Robert De Niro, Sean Penn, Jack Nicholson, Tenesse Williams, Kevin Spacey, Julia Roberts, Mickey Rourke, Marlon Brando gibi isimlerin olduğu Actors Studio’nun geçmişte de James Dean, Marilyn Monroe gibi ünlü oyuncu üyeleri de bulunuyordu.

Gösteri Sanatları Merkezi öğrencilerinin oyunculuk üzerine sorularını cevaplayan Poitier, “Oyunculuğa başladığım ilk zamanlar, tenimin renginden dolayı ayrımcılığa uğradım. Ve onlara dedim ki, tenimin rengi kişiliğim ve karakterim değildir. Ben de bir insanım. Birilerinin onlara bunu söylemesi gerekiyordu” derken, ödül sistemine ilişkin “Zenci olanlara da ödül vermek konusunda kararlı olan birileri, aslında iyi oyuncu olmayanlara da ödül verdiler” dedi.

19. yüzyılda oyunculuk yapmayı çok istediğini ve ruhunun o dönemlere ait olduğunu söyleyen Poitier, “Yeni jenerasyon eğlenmek üzerine yoğunlaşıyor. Bir şeyin onların dikkatini çekebilmesi için eğlenceli olması yeterli. Ancak ben Shakespeare oyunculuğunu istiyorum” dedi. “Stanislavski’nin tiyatro kuramını benimsediğini söyleyen Poitier, “Oyunculukta o karakterin ne hissettiğini seyirciye hissettirmek çok önemlidir. Ve bunu tiyatroda her akşam yapmak durumundasınız. Oyunculuk eğitiminiz yoksa bunu çoğu zaman başarmanız güçtür”

Yaklaşık 2 buçuk saatlik söyleşi, birlikte fotoğraf çektirilerek sona erdi.

KültürSanat

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.