Yaşam Kaya
Oyun Atölyesi, tiyatro yaşamına başladığı günden bu yana klasik ve çağdaş metinleri ülke tiyatrosuna sunuyor. Haluk Bilginer’in çağdaş sanat anlayışı, grubunun dünyaya bakış açısını her geçen zaman derinleştiriyor. Genç tiyatro sanatçılarını sahnelere taşıyarak, muhteşem bir ivme kazanan grup, Kemal Aydoğan’ın akıl dolu sahne teknikleriyle bu seneye damga vuracak bir işe imza atmış gözüküyor. Shakespeare’ in dünyaca ünlü eseri Machbeth muhteşem oyuncu kadrosuyla Türkiye Tiyatrosu’na sunuluyor.
Oyun, Raphael Holinshed’in ve İskoç filozof Hector Boece’nin İskoç Kralı Mac Bethad (Macbeth) hakkında yazdıklarına dayanır. İsveç Kralı Duncan’ı ve çevresindeki tüm insanları iktidar hırsı için öldüren Macbeth, elde ettiği tahtı çektiği vicdan azabı yüzünden koruyamaz. Karısı Lady Macbeth’in söylediklerine uyarak en yakınındaki insanları bile gözünü kırpmadan öldüren Macbeth, üç cadının O’na söylediği kehanetlerle büyük bir diktatör olma yolunda hızla ilerler. Fakat işleri planladığı gibi gitmeyecektir.
Oyunda çağımızın ve geçmiş zamanların en önemli tutkularından biri olan “iktidar”, “güç” olgusu, toplumların yaşadığı trajedileri belirleyen etken olarak karşımıza çıkıyor. Diktatörlerin gözünü kırpmadan işledikleri cinayetler saymakla bitmez. Macbeth’ in kendisine karşı gördüğü halkları kılıçtan geçirmesi, en yakınındaki dostlarını bir kalemde harcaması günümüz dünya koşulları için de geçerli. ABD’nin dünya imparatorluğunu elde etmek için çıkardığı savaşlar, ölen masum insanlar, yok edilmek istenen halklar bu durumun devamlılığını bizlere kanıtlıyor. Türkiye için de söylediklerimizi sıralayabiliriz. 80 küsür yıllık sistemin yok ettiklerini saymakla bitiremeyiz. Sırf bir sistemin, bir kişinin fikirleri sonsuza dek kalacak diye insanların, liderlerin öldürülmesi maalesef ki yüzyılların acımasız kanunu olmuş!
Oyunun çevirisi Haluk Bilginer’e ait. Mina Urgan’ın Macbeth çevirisini okuyan birisi olarak, karşımızda gerçekten sağlam bir uğraş olduğunu fark ediyoruz. Bilginer, bazı sadeleştirdiği konuşmaları, şiirsel hava içinde geçen sözcüklerle boğmamış. Akıcı, anlaşılır bir dil kullanmış. Kemal Aydoğan, oyunu yönetirken anlaşılır konuyu daha sade tutmuş. Zaten bu sadeliği kullanılan dekordan anlayabiliriz. Kuru kafalarla donatılan sahnenin her yerinde Macbeth’ in ölüm saçan hırslarını görebiliyoruz. Kemal Aydoğan’ ın yönetim başarısı oyuncuların bitmek bilmeyen temposuyla doruk noktasına ulaşıyor.
İlker Aksum, Esra Kızıldoğan, Ender Yiğit, Murat Tüzün, Barış Yıldız, Muharrem Özcan, Gözde Kırgız, Pınar Bekaroğlu, Osman Akça, Saygın Soysal, Sertan Müsellim, Berke Yağış oyunda görev alan oyuncular. İlker Aksum’u komedi oyunlarında görmeye alışan seyirci için bambaşka bir İlker Aksum var sahnede. Macbeth’ in çatışmalı ruh halini harika bir performansla oynuyor. Esra Kızıldoğan Lady Macbeth’ in şeytani yapısını gösteriyor. Ender Yiğit, izleyeni heybetli duruşu ile etkiliyor. Sahnedeki tüm oyuncular başarılılar. Tolga Çebi’ nin duygulara uygun müzikleri; Bengi Günay’ ın kullanışlı sahne yapısı; İrfan Varlı’ nın oyuncuları rahatlatan ışıkları gösteriyi olağanüstü boyuta taşımış.
Macbeth, içinden geçtiğimiz dönemde bile güncelliğini yitirmemiş bir metin. İktidar hırslarının, kinlerin, nefretlerin, diktatörlerin olduğu bir dünyada da her zaman var olacak. Gösteri, Oyun Atölyesi’nde…