Saldırının Düşündürdükleri…

Pinterest LinkedIn Tumblr +

Levent Soy

“Basın Açıklaması                                                              

Sanata bir saldırı da Beşiktaş meydanında…

İDANS 04 Festivali kapsamında Beşiktaş Meydanı’ndaki sergiye 15 kişi saldırdı.

Bimeras Kültür Vakfı tarafından dördüncü kez düzenlenen iDANS Uluslararası Çağdaş Dans ve Performans Festivali kapsamında Üsküdar, Beşiktaş ve Kadıköy meydanları için planlanan Free Zone Istanbul (Serbest Bölge İstanbul) sergisi daha yerleştirme aşamasındayken Beşiktaş Meydanı’nda saldırıya uğradı. CHP Gençlik Kolları üyesi olduklarını iddia eden grup sergide beğenmedikleri objeyi devirerek parçaladılar. 

Uluslararası üne sahip tasarımcılar Rosan Bosch ve Rune Fjord’un İstanbul için tasarladıkları sergi alışılmış işaretleri dönüştürerek kent mekanlarındaki bazı alışkanlıklara ve kurallara mizahi bir bakış getirmektedir. Sergi böylece özel alan ile kamusal alan arasındaki sınırları incelerken, paylaştığımız ortak alanlarda birbirimizle konuşup tartışabileceğimiz yeni bölgeler yaratmayı hedeflemekteydi.

Sergideki 25 farklı objeden birisinde hava meydanlarındaki “ibadet bölgesi” işaretine gönderme yapılıyor ve üç büyük dinin simgelerinin yanında Atatürk’ün resmi yer alıyordu. Atatürk’ün bazı kesimler tarafından bir din gibi algılanıp algılanmadığını tartışmaya açan eser Beşiktaş meydanında bulunan bir grubun tepkisini çekti. Başlayan tartışmada Beşiktaş Belediye’sine ait bir otobüsten inen bir grubun katılmasıyla sinirler gerildi. Bu arada tartışma konusu olan eser devrilip yırtılarak parçalandı.

Bimeras Kültür Vakfı olarak, ifade özgürlüğüne yapılan saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırının Beşiktaş gibi İstanbul’un aydın bir semtinde gerçekleşmiş olması da oldukça düşündürücüdür. Serginin sanatçılarından ve Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin yeni binasının tasarımcısı Rosan Bosch şu açıklamayı yapmıştır: “Sergideki objelerin herbirinde bir soru var. Bu sorulara farklı yanıtlar verilebilir ve ifadelere karşı çıkıp tartışmak mümkündür. Ancak, tartışmanın mümkün olmaması bazı dogmaların olduğuna işarettir. Buluşup konuşup paylaşacağımız alanlar oluşturmayı hedefleyen bir projede çalışırken böyle bir durumla karşılaşmak beni çok üzdü.”

Bugün (eksik olarak) Beşiktaş meydanında kurulumu tamamlanan serginin benzeri yarın Kadıköy ve Üsküdar meydanlarında kurulmaya başlayacak.

Beşiktaş’taki sergi kurulumundan ve saldırıdan bazı fotoğrafları ekte bulabilirsiniz.”

Saldırının Düşündürdükleri…

iDANS kapsamındaki serginin saldırıya uğradığını, yukarıdaki basın açıklaması ve resimler mail aracılığıyla elime geçtiğinde öğrenmiş oldum.  Ya ben haftasonu olduğu için yeterince takip etmedim, ya da yayınlanmadı belki diye düşündüm. İnternet taraması yapınca da, büyük gazetelerimizin internet sitelerinde habere rastlamadım.

Temel sebebinin saldırının CHP’li gençler (yani Kemalist/ulusalcı) gençler tarafından gerçekleştirilmiş olduğu kanısındayım. Daha önce Tophane saldırısını, semtin demografik yapısı dolayısıyla Referandum sonrası Türkiye’nin gittiği uçurum olarak çarşaf çarşaf yayınlayan medya kesimi bu kez haberi suskunlukla geçiştiriyordu anladığım kadarıyla.

Saldırı haberi iki biçimde dikkatimi çekti. “Mimesis” portal haberi “sesonline”dan alıntılamıştı. Burada haber “Tophaneden sonra ikinci saldırı” vurgusunu taşıyordu. Saldırının kimden geldiği bence de bu noktada önemli değil. Önemli olan, ister beğenelim, ister beğenmeyelim, sanatsal yolla yapılan bir ifadenin engellenmesi girişimidir.

Bu durumda, yukarıda bahsettiğim medya kesimi, ifade özgürlüğü konusunda özgürlükçü taraf olmaya aday olmadığı için, saldırıyı ve failleri görmezden gelebilir. Ancak, benim dikkat çekmek isteyeceğim nokta, bizzat saldırıya uğrayanların yazdığı basın açıklamasındaki tutumlarıdır.

Bir yandan saldırıyı gerçekleştirenlerin CHP gençlik kollarından olduğunu iddia etmekte, fakat bu saldırının Beşiktaş gibi aydın bir semtte meydana gelmesi karşısında şaşırmaktadırlar. Benim şaşırdığım nokta da tam burası işte. Hem Kemalizm’i eleştiriye açacaksın, hem de bunu Kemalizm’in kalelerinden birinde yapacaksın. Beşiktaş’taki saldırıyı yapanlar muhtemelen oradan otobüsle geçmekte olan bir takım gerici unsurlar değildi. Bizzat Beşiktaşlılardı. Aydın kelimesi, bir kesim için Türkiye tarihinde Kemalizm’den de bir türlü kopamamış, yaşam biçimiyle ilişkilendirilmiş olduğu için sonuç sanatçılar tarafından bir sürpriz olarak algılanabiliyor. Hatta “Bimeras Kültür Vakfı olarak, ifade özgürlüğüne yapılan saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırının Beşiktaş gibi İstanbul’un aydın bir semtinde gerçekleşmiş olması da oldukça düşündürücüdür” cümlesi, aydın bir semtin bile aydınlığını yitirmeye başladığını ima ediyor.

Aşağıda basın açıklaması ile gönderilen resimleri bir kez daha gönderiyorum. Ama fotoğrafların arka planlarını işaretleyerek. Böylece serginin neden semt halkı tarafından saldırıya açık olduğu daha kolay anlaşılacaktır.

 

Görüldüğü üzere, benim de sürekli fark ettiğim üzere, “aydın” Beşiktaş, aydınlığını genel olarak her ne sebeple orda asılı olduğunu pek bilmediğim, Atatürk resimlerinden ve Türk bayraklarından (yanında da CHP belediyesi flamalarından) almaktadır.

İDANS çalışanlarına geçmiş olsun diliyor, ifade özgürlüğüne ve sanata yapılan saldırıyı nereden ve kimden gelirse gelsin kınıyorum. Bununla birlikte, suni aydınlıklar ve elitizmler yaratılmamasında yarar görüyorum. Aksi takdirde, cinayet sanığı doktor/bürokrat/subay vs çıktığında ne yapacağını bilemeyen mahkeme heyeti gibi şaşırır kalırız. Keşke katil uşak çıksaydı da, cezayı kesiverseydik rahatça diye hayıflanırız.

 

 

Paylaş.

Yazarın bütün yazıları için: Levent Soy

Yanıtla