Günün ilk etkinliği MKM (Mezopotamya Kültür Merkezi) Modern Dans Topluluğu’nun sergilediği “Demirci Kawa Destanı” adlı gösteriydi. MKM topluluğu, Kürt mitolojisinde önemli bir yer tutan Kawa destanını tiyatro ve dansın olanaklarını kullanarak seyirciye farklı bir yaklaşımla korku, ihanet, irade, direniş, özgürlük ve iktidar kavramlarını sorgulatmayı hedeflediler. Bu serhıldan destanının mitolojik anlatımı Mezopotamya halklarının binlerce yıllık tarihsel sürecini kapsayan ve süregelen günümüz koşullarına gönderme yaparak işlenmesi hedeflenmişti. Etkinliği yaklaşık 90 civarında seyirci izledi.
Günün ikinci etkinliği ise Zafer Akturan ve Sema Cabbaroğlu’nun yönettiği “Zorunlu Hayat” adlı belgesel gösterimi oldu. Gösterimin ardından Yönetmenler ve Göç Edenler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (GÖÇ-DER) ile göç üzerine söyleşi gerçekleştirildi.
Günün bir diğer etkinliği ise “Öteki Kürtler: Sömürge Irak’ında Ezidiler” adlı sunum ve söyleşiydi. Boğaziçi Üniversitesi doktora öğrencisi Onur Günay ve Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler yüksek lisans öğrencisi Amed Gökçen’in konuşmacı olarak katıldığı sunum yaklaşık bir saat sürdü. Sunumun ilk kısmında söz alan Gökçen, Mezopotamya, Suriye, Ermenistan ve Almanya’daki Ezidilerin bugünkü durumlarından ve bu gruplar arasındaki kültürel-politik farklardan bahsetti. Ayrıca Gökçen, 90’lı yıllardan sonra Ezidiler üzerine yapılan çalışmaların arttığını belirterek yapılan araştırma çalışmalarıyla ilgili görüşlerini dinleyicilerle paylaştı.
Gökçen’den sonra söz alan Günay, Nelida Fuccaro tarafından yazılmış ve Türkçe çevirisi bu yıl içerisinde BGST Yayınları tarafından basılacak olan “Öteki Kürtler: Sömürge Irak’ında Ezidiler” adlı kitabın kısa bir sunumunu gerçekleştirdi.
Günün son etkinliği olan Barış Konseri ise birçok sanatçıyla ortak düzenlenmesi açısından güne damgasını vurdu. Konserde BÜFK (Boğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü) müzisyenleri, BGST (Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu) müzisyenleri, İlkay Akkaya, Cavit Mürtezaoğlu, Ayşenur Kolivar, Şêrko, Koma Âzad, Yurttan Kürtçe Sesler Korosu, Emrah Oğuztürk, Oğuzcan Bilgin, Onur Karaağaç, Aslan Hazretî, Can Hazretî, Emrah Karataş, Mezopotamya Kültür Merkezi, Onur Şentürk ve Onur Dedetaş katılımcılar arasındaydı.
BİSG sanatçıları, memleketi yangın yerine çeviren bu savaşa karşı “Barışın Sesini Yükseltmek” için Boğaziçi Üniversitesi’nde idiler. Konserin başında söz alan Feryal Öney; “Bu memleketin açık, kapalı, açılımlı, açılımsız, olağan, olağanüstü savaş hallerini kaldıracak dermanı kalmadı. Bu memleketin daimi azap hallerini, gazap hallerini bitirmek lâzım. Baharı barışla bir tutup kardeş halkların kardeş hayallerini birleştirmek lâzım! Bize, birlikte hayal kurabileceğimiz, onurlu ve mutlu yaşayacağımız, her yerde ve her şeyde eşit, özgür olacağımız, hep birlikte şarkılar, türküler söyleyebileceğimiz bir memleket lâzım.” diyerek katılımcı tüm sanatçılara sözcü oldu.
BİSG sanatçılarının hep beraber oluşturdukları, çok dilli, çok renkli repertuar ile söyledikleri barış şarkılarına yaklaşık 300 kişi eşlik etti. Zaman zaman halaylar ve horonlarla renklenen konser iki saate yakın sürdü. Gecenin sonunda attıkları “Barış, hemen şimdi!” sloganlarıyla seyirciler de barışı ne kadar istediklerini göstermiş oldular.
Barış İçin Sanatçı Girişimi’nin, barışın susturulmaya çalışıldığı bu dönemde Kürt sorunu etrafında gelişen kültürel-politik olguları kamusal alana taşımak ve canlı bir gündem oluşturmak amacıyla düzenlediği Newroz etkinlikleri bizlere çok canlı bir “Halkların Kardeşliği” gecesi yaşattı.
30 Mart tarihine kadar devam edecek Newroz etkinlikleri kapsamında Barış anneleri ve Cumartesi anneleriyle bir söyleşi ve yönetmenliğini Miraz Bezar’ın yaptığı Min Dît filminin gösterimi de gerçekleştirilecek.
Program için lütfen bakınız: https://www.mimesis-dergi.org/duyuru.php?verb=117
