[Eylem Nazlıer’in Evrensel Gazetesi’nde yayınlanan haberini paylaşıyoruz.]
2010 yılında Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde vicdani ret hakkının tanınması ve tutuklu vicdani retçi İnan Süer’in serbest bırakılması amacıyla yapılan eylemde sergilediği sokak tiyatrosu nedeniyle hakkında TCK’nın 318’inci maddesi uyarınca ‘Halkı askerlikten soğutmak’ suçlamasıyla dava açılan tiyatro oyuncusu Nazlı Masatçı’nın cezası onandı.
SANATÇILARDAN TUTUKLAMA KARARINA TEPKİ
Nazlı Masatçı’nın tutuklanmasına sanatçılardan tepki geldi.
TİYATROCUYA TİYATRO YAPTIĞI İÇİN CEZA VERİLDİ
Yenikapı Tiyatrosundan oyuncularından ve Nazlı Masatçı’nın abisi Orçun Masatçı, süreci anlattı: 2014-2015 yıllarında Alsancak’ta basın açıklaması yapan herkes gözaltına alınıyordu. Bunlardan bir tanesinde, daha basın açıklaması yapmadan gençler gözaltına alımıştı, yani daha suç vuku bulmadan ‘suç işleyecekler’ diye insanları gözaltına almışlardı. Biz de Metin Altıok Kültür Merkezinde bunu hicveden bir tiyatro performansı gerçekleştirdik. Bu tiyatro performansını gerçekleştirdiğimizde basından gelen arkadaşlarımız rol icabı okunan basın açıklamasını sadece çekmişler ve internete koymuşlardı. Bu bölümden kaynaklı, 1 yıl örgüt propagandası yapmaktan ceza aldı. Daha sonra da bunun sosyal medyadan yayınlanmasından kaynaklı, ki Nazlı Masatçı kendisi yayınlamadığı halde, 6 ay ceza verdiler. Toplam cezası 1 yıl 6 ay oldu. Yani kendi kültür merkezimizde yapmış olduğu performanstan kaynaklı ceza aldı.
“ENİNDE SONUNDA GERÇEKLER ORTAYA ÇIKACAK”
Tiyatro Eleştirmenler Birliği Başkanı Ragıp Ertuğrul, sanatın yaşamı anlamlandırmak ve güzellemek için var olduğunu söyledi ve şunları ekledi: Sosyal olgular, ideolojiler üzerine eleştirel düşünmemizi sağlamak için en temel araçtır. Sanat uyarır, uyandırır, buna propaganda denemez. Böyle yaklaşırsanız, bu ‘sadece benim gibi düşünen, davranan, eleştirmeyen, sorgulamayan insanlar yaratmak istiyorum’ anlamına gelir ki bunun da literatürdeki adı faşizmdir. Dünya kültür tarihi bunlar gibi yığınla müdahalelere maruz kalmıştır. Kitaplar, filmler, oyunlar, şarkılar, resimler olmasa aklımızı ve duygularımızı nasıl besleyip, harekete geçirip, yaşamı anlamlı kılacağız? Eninde sonunda gerçekler ortaya çıkacak, sanatçının masumiyeti ve sadece sanatçı sorumluluğunu yerine getirdiği anlaşılacaktır.
“HERKESİN TİYATRO YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ VARDIR”
Oyuncular Sendikası Genel Sekreteri Sercan Gidişoğlu, bir oyuncunun sergilediği performans nedeniyle tutuklanmasının çok üzücü bir durum olduğunu söyledi. Gidişoğlu, “Herkesin tiyatro yapma özgürlüğü, kendini ifade etme özgürlüğü kapsamında değerlendirilecek bir durum. Burada herhangi bir oyunun sözü ne olursa olsun, ne derse desin suç delili gibi kabul edilmesi zaten başlı başına trajik bir durum” dedi.
“Uzun yıllar bu ülkede oyunlar yasaklandı ya da zaman zaman oyun içeriğinden ötürü tiyatrocular sorunlarla karşılaştı” diyen Gidişoğlu, “İzmir Yenikapı Tiyatrosunun önceki yıllarda da oyunlarının yasaklandığını hatırlıyorum. Oradaki arkadaşların politik söylemleri, genel anlamda kamu otoritelerine yıllardır rahatsızlık veriyor. Demokratik bir ülkede tiyatronun kapatılması, tiyatrocunun cezaevine atılması asla kabul edilemez. Tiyatro oyununda söylediğiniz bir cümle sebebiyle ne insanlar askerlikten soğur, ne devlete isyan eder. Bunlar çok çağdışı bakış açıları” değerlendirmesinde bulundu.
Oyuncular Sendikası’nın sosyal medya hesabından da Masatçı’nın cezaevine gönderilmesine ilişkin mesaj paylaşıldı. Mesajda “Nazlı Masatçı’nın derhal serbest bırakılmasını, oyuncular ve oyunlar üzerindeki baskının sonlandırılmasını talep ediyor ve her tür baskının takipçisi olacağımızı yineliyor, buradayız diyoruz” denildi.
Haberin Devamı için Tıklayınız…
