Muhsin Ertuğrul’un Koltuğu Emin Ellerde Mi?

Pinterest LinkedIn Tumblr +

muhsin[Kubilay Tunçer’in Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan yazısını aktarıyoruz…] Erhan Yazıcıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın yeni genel sanat yönetmeni oldu ve ayağının tozuyla önemli açıklamalar yaptı. Kurumun geleceğiyle ilgili endişe duydum. Dünyanın en büyük tiyatrolarından biri, dev bir organizasyon. İkisi çocuk tiyatrosu olmak üzere 10 sahneleri var. Yüzlerce oyuncu, personel. Dev bir bütçe. Milyonu zorlayan seyirci sayısı. Özetle, eşi benzeri olmayan 100 yıllık bir kurum. Böyle bir koltuğa oturmak olağanüstü ayrıcalıklı bir durum. Erhan Bey’in açıklamaları umut vermiyor, tam tersine bir vizyon eksikliği gösteriyor. Bizim memlekette Çapanoğlu aramak âdettendir malum, baştan söyleyeyim: Kurumla veya Erhan Bey’le bir alıp veremediğim yoktur. Şehir Tiyatroları’yla akçalı işim de yok. Yazıcıoğlu’nun sevilen, tecrübeli bir sanatçı olduğunu bilirim. Benim derdim tiyatro. Yıllardır kötü yönetilen, atıl ve fersiz bir kurum Şehir Tiyatroları. Erhan Bey “sivri çocuklarımın uçlarını törpüleyeceğim. Otokontrolü öğreteceğim. Bazıları politik konularda çığrından çıkınca otokontrolü kaybediyor” diyor.  Sanat yönetmenlerinin iş tanımında böyle bir madde varmış demek. Ayrıca, ne çocuğu? Kreş mi orası? “Kenan İmirzalıoğlu sahneye çıkacak” diyor. Tiyatro sanatçısı mıdır? Kurumdaki diğer oyuncuların sahip olmadığı yetenekleri mi var? Erhan Bey çok müthiş şeyler yapacağını söylüyor. Peki nelerdir bunlar? Dünya çapında bir tiyatro haline nasıl getirmeyi düşünüyor bu kurumu? Somut hiçbir şey yok açıklamalarında. Oynamakta olduğu televizyon dizisinde rolü sürecekmiş. Hayranları için iyi, tiyatroseverler için kötü bir haber bu. Ben oraya genel sanat yönetmeni olsam, bırakın dizide oynamayı, seyretmeye vaktim olmaz. İşin gerçeği şudur: Kurumda en yoğun çalışan oyuncu bile senede toplam 150, hadi bilemediniz 200 saat mesai yapar. Tıkır tıkır da maaşlarını alırlar. Mayıs geldi mi yangından mal kaçırır gibi temsilleri bitirirler. Ekime kadar yaprak kımıldamaz. Senelik repertuvar yapmazlar. Oyunlarının çoğu felakettir. Değerli sanatçılar var orada. Çok tecrübeli bir teknik kadro var. Bütçe var, sahne var. Her şey var. Görüntü var, ses yok. Bu bir yönetim problemidir. Kadir Topbaş iyi bir seçim yapamamış. Yöneticilik vasıflarına haiz olmayan, tiyatro dünyasında düşünsel anlamda bir iz bırakmamış, kariyerinde tek bir klasik oyun olmayan, herhangi bir eğitimi bulunmayan bir sanat yönetmeni atamış. Lise mezunu olmak ayıp değil ama bu görev için kabul edilemez bir durum. Tiyatro ciddi iştir. İyi niyet ve sempatiyle yürümez. Muhsin Ertuğrul’un koltuğuna oturuyorsanız en az onun kadar bilgi sahibi olacaksınız. Manzara iyi değil maalesef.

Hürriyet

Paylaş.

Yanıtla