Twitter’den Sonra Tiyatro mu Kapatılıyor?

Pinterest LinkedIn Tumblr +

580x0_cr__UserFiles_Image__upload_2014_3_27_tiyatro-yasakTiyatro yasağı geliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Devlet Tiyatroları, Opera Bale, Güzel Sanatlar genel müdürlükleri ile orkestraların kapatılmasını içeren yasa taslağına yönelik tepkiler sürüyor.

Twitter’ı kapatan zihniyet şimdi de devlet tiyatrosunu kapatıyor. Bursa Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu önünde başlatılan imza kampanyasına Bursa Barosu Başkanı Ekrem Demiröz ve tiyatro oyuncuları da destek verdi. Baro Başkanı Demiröz, “Twitter’ı yasaklamaya kalkan zihniyet şimdi de opera, baleyi ve tiyatroyu kapatmak ya da iktidarın denetiminde onların beğeneceği, onay vereceği bir yapılanma içerisinde yürütmek istiyorlar.” dedi.

Devlet Tiyatroları, Opera Bale, Güzel Sanatlar genel müdürlükleri ile orkestraların kapatılmasını ve Türkiye Sanat Kurumu (TÜSAK) adı ile kurulacak yapıya devredilmesini içeren tasarıya yönelik ülke genelinden tepkiler sürüyor. Bursa Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu önünde toplanan tiyatro oyuncuları, tasarıya tepki gösterdi. Tasarıya karşı başlatılan imza kampanyasına Bursa Barosu da destek verdi. Devlet Tiyatrosu’ndan emekli ünlü oyuncu Özer Tunca, özel tiyatroların gidemediği en ücra köşelere bile devlet tiyatrolarının oyun götürdüğünü söyledi.

Tunca şunları kaydetti: “Bu kuruma 31 sene bilfiil hizmet ettim, gençliğimizi orta yaşlılığımızı bu kurumda yaşadık. Tüm Türkiye’ye yıllarca en ücra köşesine sanat götürdük. Yıl sonunda sezon biterdi, biz Hakkari’ye sanat götürdük, oyun seyretmeyenler Devlet Tiyatrosu sayesinde oyun seyrettiler, sanatı tanıdılar. Devlet Tiyatrosu’nu kapatırsanız ya da yasasını değiştirseniz Devlet Tiyatrosu’nu yok edersiniz. Halkın ucuz sanat alma hakkını elinden alıyorsunuz. Çünkü en kaliteli en ucuz oyunları yapar, sanatı en ücra köşeye götürür. Hiçbir özel tiyatro sanatı Hakkari’ye, Artvin’e götüremez. Bu tiyatroyu kapatıp damarlarını kesmek demektir. TÜSAK’a karşıyım.”

Tiyatro oyuncusu Demet Oran ise şunları söyledi: “17 yıldır bu kurumun çalışanıyım. Yıllar boyunca birçok bölgeye turneler yaparak bu hizmeti seyircimize götürdük, bu hakkın elimizden alınmasını istemiyoruz. Seyircimizin kaliteli işleri ucuz şekilde ayağına alma hizmetine kimsenin engel olmasını istemiyoruz. Sadece Devlet Tiyatrosu’nu da kapsamıyor, baleleri, korolar, senfoni hepsini içeriyor. Zaman içerisinde eritmeye ve yok etmeye götürüyor. Biz buna karşıyız. Bir tasarı hazırlanacaksa bilenlerle, sanatı sevenlerle birlikte yapılabilecek bir iştir. Hiç işi bilmeyen insanların sanatı yavaş yavaş yok ederek yapabileceği bir iş değildir. İmza kampanyamız 5 Nisan’a kadar uzadı.”

OYUNUN BÜTÇESİNE VE SAHNELENMESİNE 11 KİŞİLİK TÜSAK HEYETİ KARAR VERECEK

Tiyatrocu Avukat İzzet Boğa da tasarı ile 11 kişilik sanat kurumu oluşturulacağını ve sahnelenecek eserlerin bütçelerine ve projelerine onay verme yetkisinin de tek elde toplanmaya çalışıldığını söyledi. Boğa, “Üstelik 11 kişinin seçimi hiçbir objektif kriter belirlenmeyerek idarenin keyfine bırakılacaktır. Açıkça sanatın tek sesliliğe ve idareye teslim edilme anlamı taşımaktadır. Sıkça karşılaştığımız ama asla kanıtsamayacağımız biçimde iktidar sahipleri yine tepeden inme yasa tasarısıyla kamuoyunun önüne çıkmıştır. Her alanda yasa tasarıları o alanın uygulayıcıları, teorisyenleri, emekçileri, sivil toplum kuruluşları, önderleri, bilim insanları tarafından tartışılmadan, hatta içeriği saklanarak toplumun ilgili her kesimin görüşü alınmadan katılımcı ve demokratik toplumun dengeleri gözetilmeden hazırlanmakta, yasalar ardı ardına çıkarılmaktadır. İlgililerin istek ve beklentilerin çok uzakta sonuçlar doğuran yasal düzenlemeler uygulamada ortaya çıkan sonuçlarla ilgili alanı çalışamaz hale getirmektedir.” diye konuştu.

“TWİTTER’I KAPATMAYA ÇALIŞAN ZİHNİYET SANATI DA YASAKLIYOR”

İmza kampanyasına destek veren Baro Başkanı Ekrem Demiröz de tasarıya tepki gösterdi. Demiröz şunları söyledi: “Kültürün ve sanatın bir toplumu olmazsa olmaz vazgeçilmez değerlerinden sayanlardanız. Sanatı gerçekleri gösterme yeteneği iktidarı rahatsız etmiş görünüyor. TÜSAK bir merkezi yapılanmayla tüm sanatsal değerleri, iktidarın keyfi tanımlamalarına terk etmek istiyor. Sanatın en önemli özelliklerinden biri özgürlüğüdür. Yapılanlar yargıda, siyasal yaşamda gösterilen tavrın bir başka örneğidir. Twitter’ı yasaklamaya kalkan zihniyet şimdi de opera, baleyi ve tiyatroyu kapatmak ya da iktidarın denetiminde onların beğeneceği, onay vereceği bir yapılanma içerisinde yürütmek istiyorlar. Sonuna kadar bu konuda mücadele edecek sanatçı arkadaşlarımızın yanında olacağız ve sanatın özgürlüğü için mücadele edeceğiz, imza kampanyasına destek veriyoruz. Kamuoyunu da tüm demokratik değerlere, özgürlüklere inanan tüm insanları da bu kampanyaya destek vermeye davet ediyoruz.”

Medyapolisi

Paylaş.

Yorumlar kapatıldı.